Gözlerimi direkt gözlerine dikmiştim. O ise sinsice gülümsüyordu. Elini çekip hemen bağırmıştım.
" Taehyung ne yapıyorsun!?"
"İlgini çekiyorum işte."
"Ben bundan bahsetmemiştim."
"Jungkook bu kadar kızarmanı beklememiştim."
"Ben kızarmadım."
"Emin misin? Yüzün pancara döndü ve sanırım daha fazlasını istiyorsun."
Kurduğum çadırı görünce utançla ellerimi oraya götürmüş ve bastırmıştım.
"Utanmana gerek yok Kook ben de çok farksız değilim. Feromonların çok etkileyici."
Bunu dedikten sonra o da yoğun bir şekilde feromonlarını salmaya başlamıştı. Ellerini iki yanıma koymuş yüzüme eğilmişti.
Kafamı kaldıramayacak kadar utanıyordum.
"Yaklaşmayın."
"Yaklaşmıyayım mı? Neden?"
Çok yakındı istemeden nefesim kesiliyordu. Yanaklarım alev almış gibi yanıyordu.
Bir anda kulağıma yaklaşmıştı. Konuştukça dudakları kulağıma değiyordu. Bu çok garip hissettirmişti.
"Her şey yolunda mı Kookie? Nefes alışverişlerin bozuldu."
Ardından sessizce gülmüştü. Bu yaptığı beni daha da utandırmıştı. Onu üzerimden itip yataktan kalkmış ve hızlıca banyoya girmiştim.
Aynaya baktığımda yanaklarım cidden pancar gibiydi. Hızlıca elimi yüzümü yıkamıştım. Derin bir nefes alıp geri bırakmıştım. Biraz daha bekledikten sonra çıkmıştım banyodan.
Telefonumun çaldığını duyunca kaşlarım çatılmıştı. Seri adımlara yatak odasına geri girmiştim.
"Jimin arıyor."
Hala utandığım için sadece kafa sallamış ve telefonu almak için yeltenmiştim. Ama Taehyung bir anda bileğimden çekip beni altına almıştı. Ardından telefonu açıp kulağıma götürmüştü.
"Alo? Jungkook ne yapıyorsun."
Derin bir nefes alıp gözlerimi kaçırmıştım.
"Bi-bir şey yapmıyorum. Oturuyorum sen?"
Taehyung sinsice gülümsemeye başlayınca kaşlarım çatılmıştı. Boşta kalan elimi kafamın üstüne götürmüştü. Ardından boynuma yaklaşıp öpmeye başlamıştı.
"Yarın bize gelebilir misin? Abim evde olmıycak. Hem abinlerin gelme ihtimali de yok."
Kafamı kaldırıp yutkunmuştum. Tanrı aşkına bu adamın derdi neydi?
"Bilmiyorum Jimin seni birazdan arasam olu-ahh"
Bir anda boynumu ısırınca canım acımıştı. Ardından kıkırdamış ve ısırdığı yeri öpmüştü.
"Jungkook? İyi misin?"
"İyiyim iyiyim serçe parmağımı çarptım. Aish cidden acıttı!"
"Ahahhaha ne kadar aptalsın Kook. Neyse bana mesaj at şuan kapatmam lazım."
"T-tamam."
O telefonu kapatınca direkt direkt telefonu öteye atmış ve kafamı çevirmiştim.
"Taehyung-ssi."
"Efendim Kookie"
"Ne yapıyorsunuz Tanrı aşkına? Rahat bırakın beni."
Kollarını belime sarıp kafasını göğsüme yaslamıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Omega/Taekook
FanfictionOmega olan Jungkook bir anda tanımadığı bir adamla birlikte otel odasında uyanmıştı. Artık her şey için çok geçti. Olan olmuş biten bitmişti peki bundan sonra ne olacaktı?