Multimedyada Deniz var.
Aynı gün Yiğit'in ağzından;
Ona benimsin dedim çünkü, benim olmasını istedim. Gülüşü, bakışı, duruşu..
Dışarıdan bakan olgun biri olarak görür onu ama öyle değil. Küçük bir kız çocuğu. Savunmaya, korunmaya muhtaç küçük bir kız çocuğu. Hep yanımda olmasını istiyordum. Ve olacaktı da.
Yüzüne yaklaştığımda nefes alışverişi değişti. Gözlerini kapattı. Bana şimdiden güvenmesi komik geliyordu ve tabiki sinir bozucu. Kaşlarımı çattım. Sahile çarpan dalgaların ve onun sesi huzur vericiydi.
Uzaklaştı ve ona onu anlatmamı istedi. Mete'den öğrendiğim bilgileri anlattım ona. Gözleri büyüdü bildiklerimi duyunca. Öyle tatlı oluyordu ki..
Benden hoşlandığını söylediğimde bugünkü bilmem kaçıncı şokunu yaşıyordu..
Yankı'dan
"Sen kendini ne sanıyorsun? Ne hoşlanması? Kaç gündür tanışıyoruz daha. Hem beni tanısaydın bir kaç gündür tanıdığım bir insana aşık olmayacağımı bilirdin!" dedim.
Şok geçirme sırası ondaydı.
"Haklısın, küçüğüm. Madem öyle ben gideyim artık." dedi. Cevabımı beklemeden gitti.
Bende kalktım ondan sonra evime gittim.
Onu düşünüyordum. Tamam yakışıklıydı ama benim için sadece yakışıklı olması yetmezdi. Bir erkek düşünceli olmalıydı. Yiğit düşünceliydi de. Beni tanımak için hayatımı araştırmıştı. Benim hakkımda o kadar bilgiyi nerden öğrenmişti ki?
Biraz uyumaya ihtiyacım vardı ama o aptal yüzünden gözüme uyku girmiyordu.
Cidden onun da dediği gibi, ondan hoşlanıyor muydum?
Telefonum çalmaya başladı koşarak telefonumu çantamdan aldım. Neden arayanın Yiğit olmasını istiyordum ki? Arayan Deniz'di. Neden arıyordu ki? Deniz benim eski sevgilim, ona platonik aşıktım. 1 hafta çıktık ve onun beni sevmediğini öğrendim. 1 yıl acı çektim ve sonra onu gördüğümde kalbim o kadar hızlı atmamıştı, onu umursamamıştım. Ve evet! Başarmıştım. Deniz'i unutmuştum.
"Alo?" diye açtım telefonu.
"Yankı, nasılsın?" diye sordu.
"İyiyim Deniz, sen nasılsın?"dedim.
"İyiyim bende." dedi.
Sinir bozucu bir sessizlik oldu telefonda. Sessizliği bozan yine ben oldum.
"Ne oldu neden aradın? Bir sorun mu var?" diye sordum.
"Buluşmak istiyorum Yankı, konuşmamız gerek." dedi tek nefeste.
"Tamam buluşalım, nerde ve saat kaçta?" dedim.
"Şimdi, Gece Cafe'ye gel." dedi ve kapattı. Bu insanlar neden müsait olup olmadığımı sormazdı ki?
Aklıma Yiğit geldi o da aynısını yapmıştı. Küçük bir tebessümle hatırladım konuşmamızı. Ama onu düşünmemeliydim. Hemen çıktım. Gece Cafe bizim evimize çok yakındı. Bir sokak ötedeydi. Kulaklığı takıp oraya gittim.
Gittiğimde oturuyordu. Görmeyeli boyu ve saçları uzamıştı. Deniz hep yakışıklıydı zaten.
Yanına geçip oturdum.
"Seni dinliyorum" dedim.
"Hoş geldin canım, bişey içer misin?" diye sordu.
Canım mı?!
"Seni dinliyorum, Deniz!" dedim.
En son kavgamızda benim için söyledikleri hala aklımdaydı.
"O şerefsizle aranda ne var Yankı?" diye sordu.
Kimden bahsediyordu?
"Kimden bahsediyorsun sen?" diye karşılık verdim.
Kurduğu cümleyle damarlarımdaki bütün kanın kalbime çekildiğini hissettim.
"Kimden olacak Yiğit'ten tabiki!"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dur Gitme
RandomAsla aşık olmam derdim gözlerinin siyahını görmeden önce. Beni hayata yeniden bağlayan adam; Dur Gitme!