Hurt {Hyunlix}

-19-

Felix... Arkamda kal."

Hyunjin elimi tuttu ve yavaş adımlarla ilerlemeye başladık.
Hyunjin, sağ taraftaki sokağa ilerlemeye başladı.

"Hyunjin, dur."

"Ne oldu Felix?"

"Bayan kim, orada değil."

"Ne demek istiyorsun?"

"Demek istediğim, bu sokak caddeye çıkıyor. Ayrıca ses sol taraftan geldi."

"Nereden..."

"Dediğim gibi, ben burada yaşadım Hyunjin."

"Pekala, gidelim o zaman."

Hyunjin elimi daha sıkı tuttu ve ilerlemeye başladık. İlerledikçe sokaklar daha da sessizleşti ve iğrenç koku daha fazla arttı, artık burnumuzu tutmadan yürüyemiyorduk.

"Nereden geliyor bu iğrenç koku?"

Elimi burnumdan çektim ve kokunun nereden geldiğini anlamaya çalıştım. Bu resmen burnuma bir işkenceydi, küçüklüğümden beri burnum normalden çok daha iyi koku alırdı, bu sebeple okuldaki lakaplarımdan biri de "köpek" Olmuştu. Ama kokunun ne taraftan geldiğini kavramıştım. Bu yeteneğimin bir işe yarayacağını hiç düşünmemiştim.

"Bu taraftan."

Hızlı adılarla Hyunjin'in elini sıkıca tuttu ve öne geçtim.

"Nereye Felix?"

"Kokunun geldiği yere."

Kesilene kadar kokuyu takip ettim. Ama geldiğimiz yer... Bu bi tesadüf mü?

"Felix? İyi misin..?"

"Evet Sadece, burası..."

"Burayı biliyor musun?"

"Burası benim evim..."

"Ne..?"

"Her neyse, koku buradan geliyor. Hadi girelim."

Adıım attığım gibi Hyunjin kolumdan tuttu.

"İlk ben gideyim, içeride hala birileri olabilir."

"Bu yüzden ilk ben gireceğim, kafama birisi vurursa beni taşıyabilirsin."

"Ne kadar garip bi bakış açısı.."

"Hadi, gidelim."

Yavaşça merdivenleri çıktım ve kapıyı açtım.

"Kimse var mı?"

Ses gelmedi...

"Giriyorum, arkamda kal Hyunjin."

"Kendimi uke gibi hissettim."

Gülümsedim ve içeri girdim.

"Kimse var mı!?"

İlerlemeye devam ettim. Gördüğüm görüntü midemi bulandırdı, koku burnumu acıtmaya başladı. Aniden enseme bir darbe geldi ve yere düştüm.

Ama bu darbelere alışıktım, bayılmama yetecek bir darbe değildi. Sırtüstü döndüm ve bana vuran kişiyi yere düşürmek için hamle yaptım. Dizinin arkasına tekme attım, yere düşünce kafasını bacağımla tuttum ve kolunu kendime çektim.

"Felix! Dikkat et!"

Aniden sağ kolundan bir bıçak çıkarttı. Bana saplayacağı sırada Hyunjin ayağıyla koluna bastı, o da acı içinde inledi.

"KALDIRIN ELLERİNİZİ KİMSE KIPI..
Hyunjin? Felix? Ne işimiz var burada?"

"Asıl senin ne işin var burada... Seungmin?"