race | taekook

4'

Merhaba! Bölüm biraz geç geldi haklısınız kızmakta haklısınız..

Yazım yanlışları varsa mazur görünüz!

Keyifli okumalar güzelim.

-

Yarışma başlamadan dakikalar öncesi|

"Söylediğim gibi yapıp yarışmanın yarısında çekileceksin anladın beni değil mi!" diyerek kükredi Taehyung karşısındaki kel adama.

Kel adam ise nutku tutulmuş gibi, nefeslerini düzene sokup kafasını sallamakla yetinmişti.

Çünkü kabul etmeseydi alnının ortasında delik açılacağından bihaber di.

"Anladım dediğin gibi yarışmanın ortasında aradan sıyrılıp çekileceğim. Peki ya bundan benim ne çıkarım olacak? Param, param ne olacak?" dedi uzun boylu kel adam. Haklıydı neticesinde bir kârı olmak zorundaydı..

"Orası kolay iş, sen sadece lee'nin yanına git ve Kim Taehyung tarafından gönderildiğini söyle."

-

"Sikeyim seni! Neden önümü kesiyorsun,arabamı mahvettin!" diyerek bağırdım.

Sinirden ağlayacaktım ama ağlamamak için çok fazla direnmiştim.

Ve bir dakika aldığım koku, oh siktir bu nasıl bir kokuydu. Yarışmadan önce dizginlediğim kurdum yeniden uçuşa geçmişti.

"İstediğin araba olsun Jeon, yeterki bu geceni bana ayır." Kalın ve derin sesini işittiğimde beynimden vurulmuşa dönmüştüm..

Ne demişti o öyle? Geceni bana ayır mı? Sözleri hızla beynimi işgal altına almışken adını dahi bilmediğim iri yapılı adamın derin sesi ulaştı kulaklarıma.

"Teklifimi kabul ediyor musun?" Cidden kafayı mı üşütmüştü bu adam?! Kafamı arkama çevirip Victoria'nın haline bakmıştım. Güzel kızım cidden fena bir şekilde hasar almıştı.

Ve karşımdaki adam ise bu gecelik bana sevişme teklifinde bulunuyordu!

"Arabamın halini görüyor musun sen! Birde utanmadan geçmiş sevişmeyi teklif ediyorsun!" diye bağırarak konuştum.

Arabamın hasarını ödemeliydi, kesinlikle ödemeliydi. Yoksa bu hayatı ona dar ederdim.

"Söylediğim gibi Jeon istediğin araba olsun. Tüm beğendiğin arabaları önüne sunarım." dedi sakince Taehyung.

Çünkü karşısındaki çocuğun seviyesini az çok anlamış gibi duruyordu.

"Sen arabalarla benim bedenimi bir geceliğine satın alabileceğini mi düşünüyorsun?" diyerek söylendi Jungkook.

Haklıydı. Karşısındaki adam arabasını mahvetmişti ve arsızca onunla bir gece teklif ediyordu.

Jungkook beyninde patlamalar hissediyordu. Kurdu sanırım rahatsız etmeye başlamıştı Jungkook'u.

Kafasını çevirip telefonun kamerasını açtığında gözlerinin mavi olduğunu görmüştü. Ve bu durum işte şimdi Jungkook'u zorlayacaktı.

"Bedenini satın alacağımı söylemedim Jeon! Ayrıca kızgınlığım başlamak üzere ve lanet olsun ki kurdum seni arzuluyor duydun mu beni?! Yoksa işim olmazdı seninle emin ol."

Hah. Cidden şaka gibiydi. Fakat bende deli gibi şuan onu arzuluyordum. Ama asla onunla olmayacaktım.

"Adın ne?" diye sessizce konuştu Jungkook. Ve sorusunun cevabı hızlıca gelmişti.