7

149 17 22
                                    


""

7; arzuların pranga vurduğu bedenler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

7; arzuların pranga vurduğu bedenler


-


Jungkook'la ortada buluştuğum için içim öylesine rahattı ki, çocukluğumun kokusunu hemen yanı başımda almanın verdiği güven, cesaret bambaşkaydı. O benim canımdı, ailemdi. Şuandan sonra da bu sanırsam değişmezdi, her ne kadar hayatıma sözde bir çete girmiş olsa bile. Tabi ki Taehyung'da bana karşı kötü bir davranışta bulunmamış, tam tersine koruma içgüdüsüyle yaklaşmıştı. Ama ikisi arasındaki farklılık benim için gözle görülürdü.

Jungkook'a karşı böyle bir cinsel çekim hissetmiyordum. Jungkook'un yanında kalp atışlarım her zaman daha yavaştı, belki de rahattım fazlasıyla.

Onun göz altlarında oluşan belli belirsiz morluklara parmak uçlarımla dokunarak kaşlarımı çattım. Bu morluklar tek bir gecede çıkmamıştı, bu kadar mı çıkmazdaydık biz? Bacağına yasladığım kolumu çekip, oturduğum ve görünce eve almayı kafama yazdığım parlak kırmızı sandalyede doğruldum.

"Sen, ölü gibi görünüyorsun." dedim kaşlarımı çatarak. Gözlerimle onu işaret ettim. "Bu hiç hoşuma gitmedi,"

Jungkook her daim, her şartın altında kendine özen gösteren bir erkekti ve onu böyle görüyor olmak içimi sivri bir bıçağın dürtmesi gibiydi. Yorgundu. Bir şeylere sebep bir yorgunluğu vardı belliydi. Jungkook'dan bir süre ses çıkmayınca, bir süre sonra kaçacağı bir yer olmadığından emin olarak zorlamadım. Oturduğum bar taburesinden etrafa bakındım, yukarıdaki camekanlı bölümden aşağıya herkesin içine inmiştik Jungkook'la ve eğlenen bu büyük kalabalık arasında bir bar sandalyesinde hasret gidermeye çalışıyorduk.

Bakışlarım camekanlı bölüme tekrar kaydı, tam karşı hizamda biraz daha boynumu kaldırmam gerekecek bir yükseklikteydi bölme. Başımı yavaş yavaş yana eğerken aynı zamada gözlerimle camı delercesine cama bakmaya devam ettim. Cam filmliydi, arka tarafı göremiyordum. Orada mıydı, değil miydi bir fikrim yoktu ancak bir süre aynı pozisyonda bakmaya devam ettim. Hoş orda olduğunu düşünmüyordum da pek, çünkü olsa bilirdim, öyle ya da böyle.

"Bebeğim sen iyisin? Taehyung' un, sana yaklaşımında sıkıntı yoktu değil mi?" diye yükseltti sesini Jungkook. Sesinden akan merak beni gülümsetti ve bakışlarımı ona çevirmeme neden oldu. Benim cümlemle ilgili bir şey söylememişti, sanırım daha çok sonuç odaklı gitmeye çalışıyorduk, eh tabi daha faydalı olabilirdi. Ona kocaman gülümseyip, görüş açımın bir süre kaybolmasına sebep oldum. Onun sesli gülüşünü duyduğumda, daha da mutlu olmuştum çünkü bunu yapmamı hala çok seviyordu.

"İyiydi," dedim iğneleyici bir tavırla. Ondan önce benim yaklaşımımı konuşsak, daha sağlıklı olabilirdi diyemedim.
"Ama şuan o kadar iyiyim ki Jungkook, anlatamam." dedim şımarık bir tavırla.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

23+29 | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin