Daha sonra saat geç olmaya başlayınca, uyku hazırlıklarına girdim. Uyumadan önce televizyonu açtım ve son dakika haberlerini gördüm. Türkiye-Rusya uçuşunu yapan uçaktaki ağır yaralılardan biri Adem Tekgöz yazıyordu. O an kalbime çarpıntı girdi. Hemen sakin olmam gerekiyordu, ama olamadım. Sonra acil yardım butonuna bastım, etrafa bağırıp duruyordum. Hemşirelerden biri gelip yatıştırıcı enjekte etti.
Uyandığımda saat sabah 9'du. Sabah kahvaltı vakti gelmiş. Kapımın önüne çıkıp kahvaltımı aldım, fakat hiç iştahım yoktu. Bir anda başıma ağrı girdi ve Adem'i baş ucumda gördüm. Adem çok sert bir şekilde bana bakıp bağırıyordu. "Uçak senin yüzünden düştü, Erik! Her şey senin hatandan kaynaklıydı," diyordu.
Sonra başımı sağa sola çevirdim ve Adem ortalıkta yoktu. Hemen kalkıp hemşireye, "Doktoru çağır, çabuk!" diye seslendim. Hemen doktor geldi ve beni neden çağırdın dedi. Ben de, "Adem iyimi?" diye sordum. Doktor şöyle cevap verdi: "Adem şu an yoğun bakımda, yaşam ünitesine bağlı." Kafamın içindeki düşünceler kafamı kurcalıyordu. Sonra doktor dışarı gitti ve kapı aniden açıldı. İçeriye üniformalı, sarışın tenli, yapılı bir adam girdi ve şöyle bir şeyler dedi: "Ben kazayı soruşturan ekipten Arda, ekibim ve ben bu kazanın önceden düzenlendiğini düşünüyoruz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Kutu
Tajemnica / Thriller"Kara Kutu," uçak pilotu Eric Wil'in olağanüstü maceralarını konu alan bir hikaye. Kitap, beklenmedik olaylar, zorlu hava koşulları ve duygusal anları bir araya getirerek okuyuculara heyecan verici bir deneyim sunuyor. Eric'in yaşadığı sıra dışı ola...
