Herkese selam:)
Bu bölüm biraz kimin kim olduğunu anlamamız için tasarlanan bir bölüm oldu. Sizleri satır aralarında bekliyorum. Herkese keyifli okumalar🤍
Bölüm 1: Yabancı adam
2020
Yiğit konağa doğru ilerlerken eskilerden bir anı düştü zihnine. O çok küçükken dedesi bir tekne kiralamıştı. Bu her yanı rengarenk tüllerle çevrelenmiş bir tekneydi. Bembeyaz, ayakları zemine sabitlenmiş üç adet mavi yelken ve etrafını çevreleyen kahverengi korkulukları olan bir tekne.
O günün ne olduğunu hatırlayamasa da annesinin üzerindeki lila tonlarındaki elbiseyi çok iyi hatırlıyordu. Amcasının sütlü kahverengi takımını, teknenin bir köşesinde telefonla konuşmasını hatta telefondaki kişiye bağırışını.
Bir de o sesi, ne olduğunu anlayamadığı kargaşayı.. Ve bu kargaşa içerisinde amcasının koltuğun üzerinde uyuklayan kızı Sare'ye sarılırken annesinin kızı Zeynep'e sarılmasını. Hatırladığı bu minik anıda Yiğit'e sarılan kimsenin olmayışını da hatırlıyordu. Bu anının devamını hatırlamıyordu fakat bu kadarını hatırlaması bile intikam duygusunun alevlenmesine neden oluyordu.
Yiğit konağın tam önüne geldiğinde onu karşılamak için bahçeye çıkan ailesini gördü.
Kendisine yabancı ama aralarında kan bağı bulunan bu kişilere baktığında kıpkırmızı askılı elbisesiyle kendisine gülümseyerek bakan genç bir kadın dikkatini çekti. Yiğit'e uzun boyu, bembeyaz teni, koyu uzun saçları, ince ve zarif yüz hatlarıyla gülümseyerek bakıyordu. Bu kişinin kim olduğunu sorgulamasına gerek yoktu.
Onu bakışından, gülümsemesinden tanımıştı. Yüreği, bu kadını peşinde koşan kırmızı ayakkabılarıyla hatırlamıştı. Genç adamın hatırladığı kırmızı ayakkabılar kendini şimdi kırmızı bir elbiseye bırakmıştı.
Kalbi Yiğit'i gördüğü andan beri bir kuş misali çırpınan Sare, genç adamın kendisine yönelmesiyle birlikte kollarını onun boynuna sardı. Bu beklenmedik sarılma karşısında başta afallayan Yiğit kendini çabuk toplayarak iki yanında duran kollarını Sare'nin beline sararak karşılık verdi.
Havanın sıcaklığından ziyade birbirlerini gördüğü andan beri kalplerine düşen yangının sıcaklığı birbirini bulmuştu. Dışarıdan bakıldığında masumane görülen bu sarılış gerçekte öyle değildi.
Yiğit, YAMAN ailesini Sare'ye giden yoldan vuracaktı. İntikam oyunu burada saklıydı.
Sanki yılların acısını çıkarmak istercesine sarılan bu iki yabancının sarılışını ise dedeleri Erdinç Bey'in öksürük sesi böldü ki bu öksürük olmasa daha uzun sarılacaklarının ikisi de farkındaydı.
Birbirine sarılı kollarını genç kadının belinden çözüp katran karası gözlerini ondan ayırmadan dedesinin yanına gelen Yiğit ona uzatılan eli öptü.
*
Hava maviliğini karanlığa bırakırken YAMAN ailesine ait iki tane siyah jeep, KANDEMİR ailesinin akşam yemeği için davet ettiği iki katlı taş konağın önünde durdu.
Bu akşam klasik pazar akşamı aile yemeklerinden farklı olarak, YAMAN ailesi uzun zamandır aralarında türlü problemlerin yaşandığı KANDEMİR ailesi ile yemek yiyecekti. Bu iki ailenin birlikte yemek yemesi pek olağan bir durum olmasa da Sare'nin o an umurunda değildi, dedesinin bu aileye gözdağı vermek istediğini düşünüyordu.
Üzerine giydiği beyaz gömleği, zümrüt rengindeki tüvit crop yelek - etek takımı ve beyaz topuklu botlarıyla 06 YMN 06 plakalı jeepin arka kapısından inen ilk Sare oldu. Saçını atkuyruğu şeklinde toplayıp kulaklarına gold, uzun yılanlı küpe takmıştı. Dedesi gözdağı vermek istiyorsa o da pekala bu görüntüsüyle dedesine destek çıkacağını düşünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
18'e Üç Kala
Misteri / Thriller'İnsan bir ağaç misali köklerine bağlı yaşar.'' Ya bildiği kökler kendine ait değilse o zaman ne olur? * O an sessiz bir hesaplaşma içerisindeydiler. İkisi de bunun farkında olsa da dile getiren Yiğit oldu. Hiçbir aile karesinde benim yerim yok görm...