10. kedicik

43 7 17
                                    

İş çıkışı, dolmuş durağında Felix'le beraber dolmuş bekliyorlardı. Felix'in arabası arızalandığı için o da eve dolmuşla dönecekti.

Hafif bir kar yağışı vardı ve hava inanılmaz derecede soğuktu. Jeongin, ellerini ısıtmak için birbirine sürtüyordu, Felix de Jeongin'in koluna sarılmış bir şekilde söyleniyordu.

"Of bu soğuk ne ya!? Donduk resmen."

"Tabii sen alışmışsın sıcacık arabanla eve gitmeye." diye karşılık verdi Jeongin.

Felix söylenmeye devam ederken otobüs geldi.

"Sonunda." diye gözlerini devirirken dolmuşa bindi.

Jeongin, onun bu tepkisine gülüp onun arkasından dolmuşa bindi.

Ortada ikili boş bir koltuğa oturdular.

Jeongin, yine o kısa boylu şoförün geldiğini fark edince yanındakinin omzunu dürttü ve kulağına eğildi.

"Bu sana bahsettiğim şoför, Seungmin'le gördüğümüz."

Felix, başını yerden kaldırıp şoföre doğru baktı.

"Oha."

Jeongin gülerek arkadaşına döndü.

"O kadar da kısa değil ya..."

Felix, hâlâ şoföre doğru bakarken konuştu.

"Amına koyayım Jeongin." dedi sessizce.

"Ayıp oluyor ama." diyerek önüne döndü.

"Bu şoför..." cümlesini devam ettirmeden önce yutkundu.

"Jeongin ben buna miyavlarım." dedi aniden gelen cesaretiyle.

Jeongin, gülümsemesini yüzünden düşürdü ve kaşlarını çatarak Felix'e döndü.

"Ne–?"

"Şunun direksiyonunu çevirişine bak, peki ya diğer elinde salladığı tespihi..." cümlesine devam etmeden önce alt dudağını hafifçe ısırdı.

"Direksiyonun olayım çevir beni şoför bey–!"

Jeongin'in ağzını kapatmasıyla cümlesi kesildi.

"Ne diyorsun Felix!?"

"Ya biraz heyecanlandım ne olmuş yani? Şoför bey pek yakışıklıymış..."

Felix'in bu söylediğinden sonra kısa süreli bir sessizlik oluştu. Jeongin, küçük çaplı bir şoka girdi. Ciddi ciddi en yakın arkadaşı bir dolmuş şoförüne düştü...

"Felix, ciddi misin dalga mı geçiyorsun?" diye haklı bir soru ile sessizliği bozdu.

"Ya niye dalga geçeyim, hem biraz beğendim sadece." diye söylendi.

"Bak şimdi zeki arkadaşım; Hyunjin'in dövmeci dükkanı var, işinde çok başarılı ve tarzı da çok güzel. Ama bu ismini bile bilmediğimiz dolmuş şoförü, bir kere dediğim gibi dolmuş şoförü olması bile bir eksi ve şunun davranışlarına bak amına koyayım–!"

"Bir dakika, Hyunjin ne alaka acaba...?"

Jeongin, hafifçe boğazını temizledi ve gözlerini kaçırarak konuştu.

"Ne ya, Hyunjin... Hyunjin işte! İlk aklıma o geldi diye onu söyledim."

Felix, genişçe gülümseyip Jeongin'e baktı.

"Siz zaten bu sıralar baya yakınlaştınız, aklına ilk onun gelmesi normaldir..."

"Evet, yani. Ya hayır öyle değil–!"

crimson winter | hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin