Bölüm iki: Gecenin Bir Yarısı

20 4 2
                                    

Yeni bölüm sizlerle, iyi okumalar...

Bu hikayenin hiçbir kurum ve kuruluşla alakası yoktur. Gerçekleşen her olay, kurgusal olmaktır.

Korkak bir insandım.

Eskiden korkmadığım karanlıktan artık korkardım. Sonra, yalnız kalmaktan korktum; ama yine alıştım.

Kayıplar verdim, ölümden korktum. Tüm sevdiklerimi kaybetmekten, benden önce onları kaybetmekten korktum.

Korktuğum başıma geldi, canımı toprağa verdim.

Onun ruhunu huzura erdirememekten, canına sebep olanın adaletini bulamamasından korktum. Ellerimle toprağa verdiğim nişanlımın savunmasını yaptım, adalete güvendim. Ve başardım.

Başta terör olmak üzere on üç ayrı suçtan içeriye girdi.

Hayatımda kazandığım hiç bir dava beni bu kadar tatmin ve mutlu etmemişti.

Ama şimdi, karşımdaki yabancı o katilin adını söylerken kalbim korkuyla çarpıyordu. Ardından gelecek cümlelerin duymak istemeyeceğim şeyler olmasın istiyordum.

"Konuyu biraz daha açabilir misiniz?" Dedim titreyen sesimle.

"Reha Özcan, tahliye edilecek."

Reha Özcan, tahliye.

Beynimde binlerce kez dönmeye başlayan cümle bir el olup boğazıma sarıldı. Nefesim yetmemeye, ellerim titremeye başlarken tasma ellerimin arasından kayarak yerde tok bir ses çıkardı.

Bir yere tutunmalı güç almalıydım.

Derin bir nefes solumalıydım ama almaya çalıştığım her nefes yarım kaldı. Soluklarım düzensizleşmeye ve sıklaşmaya başladı.

Derin nefes, Nalan.

Sakin olman lazım.

Gözlerim yavaşça kapandı.

"Şimdi bir deniz kenarında olduğunu hayal et bakalım." Fısıltılı sesi kulaklarımdaydı.

"Masmavi denizin dalgaların kıyıya çarptığı o sesi duy. Martıların sesini duyuyor musun?" Başımı salladım hafifçe.

"Şimdi denizin o kokusunu içine çek, ama derin bir nefes tamam mı?" Derin bir nefes solumaya çalıştım. Bunu birkaç kez denedim. Titreyen dudakarımı aralayarak daha derin bir nefes solumaya çalıştım, bu sefer başardım.

"Aferin benim sevgilime." Şakağımda öpücüğünü hissettiğimde gülümsedim ve gözlerimi yavaşça araladım.

"Bundan sonra hep bu metodu uyguluyoruz, anlaştık mı?" Diye sordu. Başımı yeniden, güvenle göğüsüne yasladım.

Ben, korkularımı hep onunla yendim. Ama bir tek de ona yenildim.

Kulaklarımda boğuk sesler vardı. Dobby'nin havlamaları, yabancı adamın telaşlı sesini duyuyordum. Kulaklarım uğulduyordu. Gözlerimi aralamak istedim ama etraf o kadar bulanıktı ki, hiç bir şey göremedim.

Soluklarım tükeniyor,göğsüme ağrılar saplanıyordu.

Bedenim güçsüzleştiği anda dudaklarımın arasına yerleştirilen soğuk metal ile derin bir nefes soludum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yara BandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin