Keşke bu sabahda her zamanki gibi annemin aramasıyla uyansaydım...
Ama artık her şey çok değişmişti, en önemliside artık ben de değişmiştim. Huzur yoktu, mutluluk hiç yoktuOdanın kapısının çalmasıyla gözlerimi açtım bu defa, annemin aramasıyla değil...
"Yenge kahvaltı sofrası hazır herkes sizi aşağıda bekliyor" dedi Nazlı
Gözlerimi iyice açıp etrafa baktım. Bir kabus görmek isterdim, uyandığımda bitmesini isterdim. Ama gerçekti
Koltuğa baktım, yoktu. Banyodan sesler geliyordu. Az sonra çıkmıştı banyodan
Göz göze geldik, ama bu defa ilk karşılaşmamızdaki gibi bakmak için diretmedi, kaçırdı gözlerini
Ve günaydın bile demedi
Sanki olması gereken buymuş gibi
Kalktım yataktan, banyoya gittim. Günlük rutin işlerimi hallettim, üzerime su yeşili bir elbise giydim
Banyodan çıktığımda odadan çıktığını farkettim. Beni beklemeden...
Odamdan çıktım. Herkes avludaydı. Sofra kurulmuş, beni bekliyorlardı
"Günaydın" dedim kısık sesimle
"Günaydın güzel kızım" dedi Arhan'ın dedesi Serdar ağa
Gülümsedim
"Günaydın kızım geç otur" dedi Arhan'ın annesi Halide hanım
Geçip Arhan'ın yanında oturdum. Bu masadakiler daha düne kadar benim için yabancılardı, şimdi...
Bir anda kopmuştum hayatımdan, sanki asıl gerçek buydu, 10 sene boyunca ki, hayatım şimdi rüya gibi geliyordu
Herkes yemeğe başlamıştı. Halide hanım tabağıma bir şeyler bırakıyordu, ve sanki gözleriyle 'utanma ye' der gibi bakıyordu
Gülümsedim yüzüne, aynı gülümsemeyle karşılık verdi
Masadaki insanlara baktım
Sofranın başında Serdar ağa, ondan solda Arhan'ın babası Hasan ağa, onun yanında Halide hanım ve Nazlı oturmuştu. Diğer tarafda yani sağda Arhan'ın amcası Murat ağa, yanında karısı Dilan hanım, ve Arhan ile ben.
Açlık hissetmiyordum, o yüzden bir tek çayımı içtim
"Kızım neden bir şey yemiyorsun?"
"Pek iştahım yok" dedim
"Olur düğün sabahı böyle şeyler" dedi ve göz kırptı Nazlı
Serdar ağa öksürdü. Yani adam öksürmekte haklıydı
Yan bakışla Arhan'a baktım. Hiç oralı olmamıştı, sakince yemeğini yiyordu
Ve Arhan ayağa kalktı. Herkes bana bakıyordu, benim kalkıp onu işe uğurlamamı bekliyorlardı galiba
Bende onunla beraber kalktım. Beraber kapıya doğru gittik
Kapıya vardığımızda kulağıma doğru yaklaştı
"Düğün sabahları olur öyle şeyler" dedi ve alayla sırıttı
Kaşlarımı çattım
Tekrar kısık sesle konuştu
"Güzel oyun"
"Ne oyunundan bahsediyorsun? Zaten yaşadıklarımız sanki kaderin bir oyunu, kabus gibi" dedim sitemle
"Doğru... Kader'in bir oyunu" Kader sözüne bastırarak konuştu
Kapıyı açtı. Bende ardından çıktım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yangın Külü/ Berdel✔️
RomanceÜzerime doğru yürümeye devam etti. Gelip tam karşımda durdu. Gözünü kırpmadan yüzümü inceliyordu. Gözlerini gözlerime dikti. Soru dolu bakışlarla yüzüne bakıyordum. Ona inat bende gözlerimi kaçırmadım. Geri durmadım. "Benim" dedi. "Anlamadım?" d...