rose and ocean÷minsung÷

2🌹

İyi okumalar🌹

"Seungmin siktir et o Alfa'yı! Sen çok ama çok güzelsin, özelsin ve mükemmelsin! Asıl çirkin olan o Alfa."

"Sağolun arkadaşlar, iyiki varsınız."

"Asıl sen iyiki varsın Seungmin."

Hep beraber birbirimize sarılınca gülmeye başladık. O işe yaramaz Alfa, Seungmin öyle bir şey söylemeyecekti. Seungmin her ne kadar bizi korumak için bazen kendini tehlikeye atsa da ona söylenen sözler, cümleler ve davranışlar onu etkileyebiliyordu.

Öğlen arasında beraber yemekhaneye inip yemeklerimizi alıp boş olan bir yere geçtikten sonra herkesin gözü bendeydi. Buna alışık olsam da bazen rahatsız edici olabiliyor. Onları takmayarak arkadaşlarım ile sohbete daldım.

"Sonra Jeongin dedi ki 'Ben mi seni gözlerim ile yiyeceğim' dediğinde ben alttan gülmemek için zor tutuyordum."

"Gülmeyin ya!"

"Oyyy benim bebek ekmeğim aşık mı olmuş?"

"Aşık olduğun kişi de Minho'nun arkadaş grubundan olması şaşırtıcı."

"Değil mi? En son 'O gruptan hiç kimse dikkatimi çekmiyor' demiştin."

Biz sohbeti derinleştirirken yemkhanenin kapısı açılınca biz kimler olduğunu bildiğimiz için yemeğimizi yemeye ve sohbet etmeye devam ettik. Yemekhanede ki herkes olmasa da bir çoğu o tarafa bakarken geri kalanlar sanki beni yemek ister gibi bakıyorlardı. Şuan cidden aşırı rahatsız oldum.

"Lix hadi sen de bitir de gidelim, burası cidden aşırı rahatsız edici olmaya başladı."

Bunu derken gözlerim ile yan masada oturan Alfaları işaret ettim. Felix'te beni anladığını belirten bir şekilde yemeğini biraz hızlı yemeğe başladı. Jeongin ise Minho'nun arkadaşı olan Changbin'e bakmamak için kendi içinde savaş verirken Seungmin kafasını eğmiş bir şey düşünüyordu. Yanımda olduğumu göstermek için omzuna dokundum, sonra da sırtını okşadım. En son Felix yemeğini bitirdiğinde masamızdan kalkıp yemekhaneden çıkacak iken Minho ile göz göze geldiğimizde Minho göz kırkıp geri arkadaşları ile sohbetine devam etti.

Onu boşverip tekrar önüme odaklanıp yemekhanenin çıkışına kadar yürüdüm. Birden hapörlerden gelen anons sesinden sonra herkes oraya odaklandı. Biz de dahil.

"Sigma Han Jisung ve Delta Lee Minho müdürün odasına bekleniyorsunuz."

Ben anlamaz bakışlarımı arkadaşlarımda gezdirirken bir anda kolumdan tutulmam ile çekilmeye başladım. Ben de düşmemek için yürürken bu kızıl saçlar sadece Minho'ya ait olabilirdi.

"Bay Kim'i tanımıyormuş gibi davranma. Bekletilmekten nefret eder."

"Hı hı- Dur bir dakika."

"Ne oldu?"

"Kendim yürüyebilirim, kolumu bırak lütfen."

"Önden buyrun Bay Han, odaya geldik."

Ben hiç bir şey söylemeden odaya girdiğimde içimden Minho'ya sövüyordum. Bay Kim'in ciddi yüzünü gördüğümde onun önündeki koltukta oturan Bay Jeon kısa bir selam verdikten sonra Bay Kim'e döndüm. Minho her zamanki rahattı.

"Konuya direk gireceğim..."

Bunu derken bile hâlâ aynı yüz ifadesine sahipti.

"Siz ikiniz yıl sonu balo partisi için şarkı söyleyip, açılış dansını yapacaksınız."

"NEEEEE!?"

İkimiz beraber aynı şeyi söyledik...

🌹 Bölüm bitti🌹