🌹Özel bölü(m)🌹

580 48 64
                                    

İyi okumalar🌹

"Teşekkür etmene gerek yok Jisung."

Felix ve Hyunjin konuşmama izin vermeden çoktan Arin'i alıp evden çıkmışlardı. Bugün Arin'in doğum günüydü ve doğum günü partisinden sonra Felix Arin'i lunaparka götürmeyi teklif ettiğinde Arın ve Minjun hemen lunapark lafını duyunca yanımıza koşarak geldiler. Ben de Arin'e kıyamayıp kabul ettiğimde Arin bana sıkıca sarıldı.

"Sonunda evde yalnız kaldık Sigma'm."

"Evet sanırım öyle oldu."

Minho üstüme yürümeye başladığında ben de geri geri gidiyordum. Sırtım duvar ile buluştuğunda soğukluğu ile tısladım.

"Seni çok seviyorum."

Diyerek okyanus kokulu feromonlarını serbest bıraktıktan sonra aldığım eşsiz koku ile ben de kendi gül kokulu feromonlarımı serbest bırakmam ile Minho kendinden geçer gibi burnunu boynuma götürüp derince koklarken aynı zamanda tüy kadar hafif öpücükler de konduruyordu.

"Hmm~"

Hoşuma gidiyordu... Onunda hoşuna gidiyordu. Ama galiba onun biraz fazla hoşuna gitmiş olacak ki biraz sert öpmeye başlamıştı. Önce üstümdeki düğmeleri açık olan bayaz gömleğimi omuzlarımdan kaymasına izin vererek yere düştüğünde dudakları hemen göğsümde izler bırakmaya başlamıştı bile.

"M-minhoahm~"

(şuan sınıfın içinde böyle bir şey yazmak... Üstelik sınıfın erkekleri sanki sikiliyormuş inlememeleri... Ve ayrıca yazarken Surfin dinlemem gsgababnabzb)

Minho göğsümden ayrılıp üstündeki yeşil bluzu üstünden çıkarıp beni kucağına aldı. Odaya gidene kadar dudaklarımdan ayrılmadığı için bir an nefessiz kalacağımı düşündüm. Odaya geldiğimizde Minho beni yatağa bıraktıktan sonra önce dudağımı sonra boynumu öpmeye başladı.

Boynumdan aşağılara inerken sol göğüs ucumu öpüp emerken diğerini ise parmakları ile baskı uyguluyordu.


(Şuan evdeyim bu yüzden rahatça yazabilirim.)


Sol göğüs ucumdan ayrılıp eli hemen pantolonumun fermuarına götürüp açtığında hızlı bir şekilde pantolon ve boxerimden kurtulduğunda bu sefer kendi üstündekilerden de kurtuldu.


"Ah!"


Minho hiç beklemeden iki parmağını deliğime soktuğunda acıyla inlesemde sonrasına zevk alacağımı biliyordum. Etraftaki gül ve okyanus kokusu yoğunlaşırken Minho'nun gözleri yeşilin en güzel tonlarındaydı. Büyük ihtimalle benimkisi de çok mor olmuştur.


Minho parmaklarını deliğimden çıkardıktan sonra büyük bir boşluğa düşmüş hissini yaşamama izin vermeyen Minho sert bir şekilde içime girdiğinde acıyla inledim.


"D-deltaahmm~"


Sonlara yaklaşırken benim artık inlemekten sesim kısılmış bir şekilde inlerken kısa bir süre sonra ikimizde boşaldıktan sonra Minho kendini benim üstüme bırakırken ben yarı uykuluydum.


"Önce beraber duş alalım güzelim."


Minho beni kucağına alıp duşa götürdükten sonra beni küvete bırakıp suyu açtı. Suyu ayarlarladıktan sonra bana döndü.


"Su dolarken ben yatak örtüsünü değiştireceğim Sungie'm."


Onu sadece başımla onayladıktan sonra Minho banyodan çıktı. Ben suyun dolmasını beklerken bir an aklıma gelenler ile gözlerim büyüdü. Elimi karnıma koyduğum sırada Minho içeri girdi. Benim şaşkın halimi görünce yanıma geldi.

rose and ocean÷minsung÷Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin