Yuqi, Chan daha fazla Doktoru dövmesin diye onu iyice geriye çekti.
Yuqi: "Napıyon amk hastanedeyiz! Ayrıca.. Minho'ya noldu lan"
Chan sakinleştikten sonra derin bi nefes alıp Minho'ya baktı. İyileşmişti. Ardından Chan herşeyi anlattı.
Yuqi: "Vay ananısını. Minho ne zaman taburcu olcak falan filan diye sormaya gidelim gel."
Chan başını salladı ve Doktor'a tükürüp Yuqi'nin peşinden gitmeye başladı. Yuqi hemşirelerle, doktorlarla konuştuktan sonra Minho'nun uyandıktan sonra taburcu olabileceğini öğrendi. Yuqi Chan'a eve gitmesini söyledikten sonra Minho'nun odasına gitti. Kapıyı kapatıp Minho'nun elini tuttu.
Yuqi: "Minho.. Bak ben geldim.. Uzun zaman olmuştu değil mi(gülüyor)? Seni çok özledim canım. Uyanda seni bi güzel öpeyim, koklayayım. Özlettin be kendini Minhom"
Yuqi'nin gözünden bir damla yaş süzüldü. Hemen eliyle sildi onu. Hepsini çok özlemişti. Ama en çok Minho'yu. Yuqi Minho'nun yanağını öptükten sonra hastaneden çıktı. Chan'a evlerinin konumunu atmasını söyledi. Hava çok güzeldi. Yuqi güneşli havaları severdi. Chan konumu atınca evet doğru yürümeye başladı. Telefonunu saçını düzeltmek için havaya kaldırdığında birisinin onu takip ettiğini fark etti.
Yuqi: "Sikicem ha yeter.."
Yuqi sinirle aniden durdu. Arkasına baktığında ordaki adamda durmuştu
Yuqi: "Ben durunca neden durdun?"
Adam sinirle küfür etti ve Yuqi'ye doğru koşmaya başladı. Yuqi kaçmıyordu. Adam Yuqi'ye yaklaşınca Yuqi adamın suratına bir tekme attı. Ardından bir yumruk, sonra özel bölgesine bir daha tekme. Adam yere düşünce Yuqi adamı köpek dışkısının üstüne attı ve eve doğru yola devam etti.
Yuqi'nin herşeyi aynen böyleydi asklar
Yaklaşık yarım saat sonra
Yuqi sonunda eve varmıştı. Taksiye binmek yerine neden yürüdüyse.. Yuqi kapıyı tıklatınca hemen açıldı. Kapıyı Felix açmıştı.
Felix: "LAN! SEN JAPONYA'DAN NE ARA GELDİN! ULAN HYUNJİN OROSPUSU BAK KİM GELMİŞ AĞAĞAĞAĞ"
Yuqi: "Tamam sakin ol Felix"
Yuqi içeri girdi ve Jisung'u gördü. Onu tanımıyordu. Chan'ın kulağına yaklaşıp "Bu kürdan çocuk kim?" diye sordu. Chan güldükten sonra cevap verdi fısıldayarak "O Jisung. Minho'nun sevgilisi" Yuqi başını salladı. Jisung'a doğru ilerledi ve elini uzattı.
Yuqi: "Selam Jisung! Ben Yuqi umarım iyi anlaşırız."
Jisung şaşırarak Yuqi'nin elini sıktı. Aslında Jisung mutluydu. Sadece Minho ne zaman aile ziyaretinden dönecek onu merak ediyordu.
Jisung: "Selam Yuqi"
Jisung eskiden ne kadar sosyal bir çocuk olsa da, o olanlar yüzunden artık asosyal birisi olmuştu. Eskiden çok fazla arkadaşı vardı. Ama Jisung kaybolunca hiçbiri Jisung ile konuşmadı. Jisung onlar artık geride kaldı dedi içinden. Herkes Yuqi'ye sarıldı ve gülerek sohbet etmeye başladılar. Jisung gelince hepsinin yüzü düşüktü ama.. Jisung bunları düşünürken gözünden bir damla yaş aktığını fark etmemişti.
Seungmin: "Hey Jisung neden ağlıyorsun?"
Yuqi bunu duyar duymaz ayağa kalktı ve peçete alıp Jisung'un yanına gelip eğildi. Jisung'un yanağındaki yaşı sildi.
Yuqi: "Hey hey hey ağlama."
Jisung ayağa kalktı ve koşarak tuvalete gitti. Ağlarsa başı çok ağrıyordu. Ama Jisung'un umrunda değildi.
Minho'dan
Gözlerimi zar zor açtım. Etrafa baktığımds hastanede olduğumu gördüm. En son kaçırılmıştım ama.. Off bacağım ve karnım çok kötü ağrıyor. Acaba Jisung iyi mi? Onu buldular mı? İçeri hemşire kadın girince şaşkınca "Doktor!" diye bağırdı. Ben sadece onları izliyordum. Üstüne içeri koşarak bi doktor girdi.
Doktor: "Oh! Nihayet uyandınız Minho bey!"
Ben adama side eye attım ve gözlerimi geri kapattım. Açınca acıyordu. Doktor bana taburcu olabilirsiniz gibi şeyler zırvaladıktsn sonra gitti. Hemşire üstümden bi kaç alet çıkardı. Ben ayağa kalkıp tekerlekli sandalyeye oturdum ve eşyalarımı toplamaya başladım. Üstümü de zar zor değiştirdikten sonra odadan çıktım. Hastanelerden nefret ederim.
Böyle giyindi işte yaw
"Anne!" "Geri çekilin!" "Bırak beni! Anne baba!" Kafamın içindeki sesler.. Susmuyor.. Hemen bu hastaneden çıkmam lazım. Hemen. Valizimle be tekerlekli sandalyeyle dışarı çıktım. Derin bir nefes aldım. Otobüs durağına gittim. Otobüs gelince birkaç kişi yardımıyla otobüse bindim. Otobüs bi tık dolu olduğu için bacağımdaki dikişe değiyorlardı. Hemen eve gitmek istiyorum.. "Tipe bak!" "Kim seninle sevgili olur ki!" "Hahaha!" "Okulun en tatlı çocuğu Jisung mu sana bakacak HAHAH!" Kafam.. Susun artık. Kafama birkaç kez vurdum. Bu sesleri duymak istemiyorum..
🐇🤍💐
Bu bölüm 600 kelime djsşspakf
Ben beğendim yani
Görüşürüz bebislerr
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm The Mafia - Minsung
AçãoHafızası silinmiş bir adet Jisung ve.. Onun hatırlamadığı sevgilisi, sırf Jisung'a bunları yapanları bulmak için mafya olan Minho . . . . . . . . . angst değil°