-onların omuzlarında uyuya kaldığınızda-
heeseung: sadece senin hislerini seviyor.
göğsünde hafifleyen sıcak nefesin; kazağının üzerine yayılan saçların; parmaklarınız bilinçsizce koluyla oynuyor ve çekiştiriyor.
bu onu o kadar eritiyor ki artık dik oturamıyor, yer çekimine teslim olmak ve sana sarılmak zorunda kalıyor
kıpırdamadığında biraz şaşırır; "Oh, bayıldı" diyor ve gece boyunca rahat kalabilmeniz için sizi yatağa öylece taşımaya karar veriyor.
jay: ceketini/battaniyesini üzerinize çok hızlı örtüyor
ve çok zahmetsizce
nezaket bu adamın ikinci doğasıdır o bir beyefendidir (soğukta bekleyen engenelere verdiği el ısıtma torbasını biliyor musunuz? 😭😭)
eğer bu senin için iyi bir uyku anlamına geliyorsa sonsuza kadar hareketsiz kalabilir.
ve bütün gece tam olarak bunu yapıyor, kelimenin tam anlamıyla seni uyandırmamak için hiç hareket etmiyor.
sonra ertesi sabah uyanır ve sürekli sana dırdır eder
"Bir saat boyunca omzuma masaj yapacaksın." "neden :("
"çünkü 9 saat boyunca yastığın olmak için yatağımın konforunu feda ettim."belki biraz dramatik fakat haklı.
jake: onun kucağında oturmanı tercih ederdi ama bu işe yarayacak.
vücudunu biraz sana doğru kaydırıp başınızın üstüne milyarlarca öpücük konduruyor.
onu rüyanda görsen iyi olur
sonunda omzunu teklif etmekten vazgeçer ve sana sarılır
tepki vermeseniz bile sizinle konuşuyor, aksi takdirde yalnız kalacak
ama çoğunlukla itiraf etmek için mükemmel bir zaman olduğunu düşündüğü için (sanki tüm uyanık olduğunuz saatlerde size itiraf etmiyormuş gibi)
"çok güzelsin"
"senin için dünyadan vazgeçerim"sunghoon: bu konuda o kadar kendini beğenmiş ki
"kafasının boynumun kıvrımına nasıl mükemmel bir şekilde uyduğunu görüyor musunuz?" gibi. (bu bir soru değil.) siz gerçekten ruh eşisiniz.
sadece saçını yavaşça okşuyor ve o bu konuda çok kayıtsız
Zaten uyuklamıyorsanız Sunghoon o kadar rahatlatıcıdır ki sizi uykuya sokar
hatırlamayacağınızı bilerek sevimsiz küçük şeyler bile fısıldayabilir...
sunoo: size tam olarak side eye atıyor.
acaba bu gibi mi?
yoksa bu gibi mi
endişe ve şok arasında bir yerde, "bu tipik bir y/n davranışı değil, bu y/n değil biliyorum, bu benim
y/n'm değil" dedi.parmağını hayatta olup olmadığını kontrol etmek için burnunun altına koyar.
öylesin elbette 😶 yapışkan y/n dönemi. sanırım buna alışması gerekecek.
başını seninkine yaslamaya önem veriyor "bu asalak bir ilişki değil, simbiyotik bir ilişki olacak"
(simbiyotik ilişki: fiziksel şekilde birbirinize bağlı olacağınızı kastediyor.)eğer uyanırsanız esprili şakalar uğruna ilk söylediğiniz şey "kafanız ağırdı 😒" olur.
"hey! omzumda uyuya kalan sendin.)
jungwon: şaşırmış kedi suratı
sana sokulan kişi olma eğiliminde olduğundan bu onu biraz rahatsız ediyor, ama mümkün olan en iyi şekilde hareket etmemeyi geçici yaşam hedefi haline getiriyor
neredeyse bir saat içinde boynunun kırılmaması için yalvarıyor
ne kadar uyuştuğunu fark etmemişti bile, seni o kadar dikkatle izliyordu ki
elinden geldiğince dayanmayı düşünüyor ama sonra "sen çocuk değilsin kendine uyuyacak bir yatak bulabilirsin" diyor
seni hala çok dikkatli bir şekilde uyandırıyor ve hareket edemeyecek kadar sersemlemiş olduğunu fark ettiğinde onun yerine kucağında kestirmene izin veriyor
onun kararlılığını ancak sen bozabiliyorsun..
niki: 127000 fotoğrafınız ile telefonunuzun depolama alanını kesinlikle tüketir.
dudaklarından salyalar mı akmaya başladı?
yanağını omzuna sıkıştırıyorsun ve sen bir balığa mı benziyorsun? elbette sana tapıyor.
bence o sen uyurken tatlı sözler fısıldayan bir tip değil, sadece senin telaşlı tepkini görmeyi ve bununla dalga geçmeyi tercih ediyor.
yine de senin için güvenli bir alan oluşturdu ve istediğiniz kadar onunla uyumanıza izin verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enhypen reaction
Fanfictionbirileriyle ilişki kurmayı anlamsızca tüm kalbimle ve pervasızca istiyordum. tüm ipler kendi elimde sanıyordum, gençken herkes öyledir. fakat insan büyüdükçe vurdumduymaz oluyor, umut ve ihtiras tıpkı bir kum gibi kayıyor parmaklarımızın arasından.