Melez Elf

4.

Adele babasını görünce şok olmuştu. Babası fotoğraflardakinden nerdeyse saha genç görünüyordu. Altın sarısı saçları omuzlarında mavi çelik gözleri adete bir deniz gibiydi. Bu nasıl mümkündü? Geçen onca senelerde hiç yaşlanmamıştı. Babası Magnus Adele sıkıca sarıldı. Adele ona sarılamamıştı. Magnus güzel kızına baktı. Aynı bana benziyorsun dedi. Adele sadece başını salladı. Ona ne diyeceğini bilmiyordu. Magnus konuşmaya başladı. Her daim seni izledim kızım dedi. Ama yanında olamadım. Özür dilerim diye ekledi. Annen Rose benim için çok önemliydi. Bazı şeyleri sizi korumak için yaptım. Hayat bazen çok zor seçimler yaptırır dedi. Artık olanları anlayacak yaşa geldin Adele şimdi yavaştan bunları sana anlatmam gerekiyor dedi Magnus. Adele ağlamaya başladı. Çünkü bunların karşısında diyecek tek kelimesi yoktu. Babasının ne kadar üzgün olduğunu hissediyordu. Birden Adele'nin telefonu çaldı. Arayan annesiydi. Bu havada annesine piknik yapmaya gittiğini söylemişti. Çok sakince açtı telefonu Adele. Annesi çok merak etmişti ve hemen eve gelmesini söyledi. Adele sadece tamam diyebildi. Babasına baba bile diyemiyordu. Annesinin onu artık eve çağırdığı söyledi. Belki başka zaman detaylıca anlatırsınız dedi babasına. Ve arkasını döndü. Magnus çaresizce arkasından baktı. Adele birden arkasını döndü ve onu eve davet etti. Annem seni gördüğüne çok sevinir baba dedi ve ağlamaya başladı. Magnus biraz gerilmişti. Bu olanları ilk önce sana anlatmalıyım Adele yoksa annen bana inanmaz dedi. Adele ağlıyordu ve sadece başını evet anlamında salladı. Magnus sıkıca Adele sarıldı. Artık baban var hep olduğu gibi dedi. Adele çok kalın bir kitap verdi. Bunu hemen okumaya başla Adele. Ama sadece yalnızken kimseye de bahsetme dedi. Sana güvendiğim için yemin ettirmeyeceğim. Çünkü sen benim kızımsın dedi. Adele babasına sadece giderken sarılabilmişti. Ormanın çıkışına doğru koşmaya başladı. O kadar hızlı koşuyordu ki ciğeri yanmaya başladı. Bi köşede dinlenmek için durdu ve telefonuna baktı. Annesi üç kere aramıştı. Adele tekrar koşmaya başladı. Eve varmıştı. Annesi camda onu bekliyordu. Annesi Adele bir bardak çay koyarken Adele koşarak odasına gitti ve ilk olarak kitabı sakladı. Sonra üstünü değiştirdi. Acaba annesine babasını söylemeli miydi? Adele annesinin yanına inene kadar bunu düşündü. Annesi Adele ormanda ne yaptığını sordu. Adele tam annesine olanları anlatacakken Rose konuşmaya başladı. Adele sana önemli bir konu konuşacağım dedi. Adele  dinliyorum anne dedi. Annesi Rose bir adamla tanışmıştı kısa bir süre önce. Onunla bir ilişkiye başlayacaklardı. Adele'nin de bilmesi gerektiğini düşündü annesi. Adele şaşırmış sevinmiş bi o kadar üzülmüştü. Artık babası gelmişti ve annesine bunu söyleyecekti. Adele annesi adına çok sevindiğini dile getirdi. Annesiyle sohbet etmeye başladılar. Annesi nasıl tanıştığını anlatıyordu. Anlatırken gözlerinin içi gülüyordu. Annesinin mutluluğu herkesten daha önemliydi. Babasından bile. Sohbete daldıkları için akşamın olduğunu fark etmediler bile. Birden  Adele'nin aklına babasının verdiği kitap geldi. Okumayı çok istiyordu. Annesine ödevlerinin olduğunu söyledi. Annesi de geç olmadan yapması gerektiğini. Adele odasına çıktı. Tam kapıyı kapatırken annesinin yeni erkek arkadaşıyla konuştuğunu duydu. Kendi kendine güldü. Annesi meşgulken bi kaç sayfa okuyabilirim diye içinden geçirdi. Tam kitabı sakladığı yerden çıkaracakken telefonu çalmaya başladı. Arayan yeni arkadaşı Alexdi. Açıp açmama konusunda kararsız kaldı. En sonunda açtı. Alex rahatsız ettiği için özür diliyordu. Müsait olup olmadığını sordu. Adele müsait olduğunu söyledi. İnternet üzerinden beraber film izleyebilir miyiz dedi Alex. Adele şaşırdı ve hangi film diye sordu. Bilmem seçeriz diye cevap verdi Alex. Adele utandı. Tamam seni görüntülü arıyorum diyerek kapattı. Alex yüzünde kocaman bir gülümsemeyle açtı. Sürekli gülüyorlar ve birbirlerine iltifat ediyorlardı. Film seçmeye başladılar. Yüzüklerin efendisini izlemeye karar verdiler. Filmi izlerken elflerin olduğu sahne geldi. Alex çok şaşırmıştı ve durup adeleye şöyle dedi. Aynı onlara benziyorsun bu harika keşke bir elf olsaydın dedi. Bende gollum olurdum herhalde dedi. Adele ve Alex bu espiriye baya uzun gülmüşlerdi. Adele elfler sadece masal kitaplarında vardır bende elf olmayı çok isterdim dedi. Her elf sahnesinde beraber gülüyor ve sahneleri canlandırıyorladı. Saat gece yarısını geçmişti ve Adele uyuya kalmak üzereydi. Alex sen uyu ben kapatırım dedi. Seni korurum elf prenses dedi. Adele'nin bu çok hoşuna gitmişti. Daha önce hiç bir erkek ona böyle davranmamıştı. Adele gülümseyerek uyuya kaldı. Alex onu izledi. Ve o da uyuya kaldı.