KORKAK CESUR

25 2 2
                                    


Sokaktaki insanların bir kısmı canavar görmüş gibi bakıyordu yüzüme bir kısmının ise umrumda dahi değildim, sadece ağlıyordum görebildikleri tarafı buydu. Beni zaten kimse hiçbir zaman anlamazdı. Hüngür hüngür bağırarak ağlamak sokak ortasında yürürken, biliyorum çok acınası bir durum ama iki hafta önce annemi kaybetmiştim, hayattaki tek destekçimi. Bugün evde babamı başka bir kadınla yakalamak ve yıllarca onun için çalıştığım üniversiteye yerleşemediğimi öğrenmek: Hazmedemiyordum, kim ederdi ki?

Bulutlu bir yaz ikindisi sahil kenarında bankta oturuyordum, yüzümün ağlamaktan kıpkırmızı olduğuna emindim ama tek düşündüğüm yok olmaktı, ben fazla güçsüzdüm galiba.

Sulara karşı hep bir fobim vardır yüzme de bilmiyorum ama beni hep çeker kendine o yüzden soğuk duşu çok severim; suyu gözeneklerimde hissetmek sanki ölüyormuşum gibi bir işkence misali, verdiği zevk beni uyandırırdı; sıcak su uyutmaya devam ederdi.

Denizi izliyordum usulca, güneş kıyıdaydı batmasına birkaç saat varken sanırım onu burada batıracaktım, buna hazırdım. Etrafı seyredalarken , artık ağlamıyordum. Kaç saat geçtiğini bilmesem de güneş batıyordu tek duyduğum arkamdaki insan ve trafik uğultuları önümde deniz ve martıların sesiydi. Sol elimde sıkıca tuttuğum roman: "Tutunamayanlar"ı bıraktım , tutmaktan elim kızarmıştı. Artık bırakmalıydım, bunu ölesiye istiyordum. Yanımdaki siyah çantayı açıp bir kağıt kalem çıkardım bir not yazdım, bir vefaydı bu kime karşı bilmiyorum, geri koydum her şeyi.

Ayağa kalktım, hafif kıvırcık saçlarım yaz melteminde tatlı tatlı uçuşurken
yavaşça denize doğru adım atıyordum, derin bir nefes aldım. Karşıdan bir vapur geçiyordu, etraftaki banklarda kimse yoktu ama birazdan bira içmeye akın ederlerdi. Gri mermerlerin bittiği yerde mavilik başlıyordu orayı istiyordum. Batan güneş çok güzeldi, çok şairaneydi. Geri döndüm, kalktığım banka yaklaştım tekrar derin bir nefes aldım ve arkamı dönüp koşmaya başladım: Denize doğru!

Atladım! İliklerime kadar ıslandığımı hissettiğimde içimden buraya kadarmış Rüya, hikayeninin bittiği yerdeyiz; On sekiz yıl ve son!

Tüm on sekiz  yıl gözümün önünden geçiyordu, boğuluyordum ve bunun için bir mücadele içine girmemiştim.
Derine batarken gözlerimi kapattım, suyun beni istediği yere çekmesine izin veriyordum, boğuluyordum. Bilincimi kaybetmek üzereydim, ölüme çok yakındım, işte oluyordu olan; peki buna değecek miydi? Şüphesiz çok güçsüzdüm, korkak bir cesurdum ben, kim reddedebilir?

Bir cisim hissettim bedenimde, bir balık mıydı ya da bir çöp, ne olduğunu anlayamadan kapandı gözlerim sonsuzluğa.

ANNE BEN AŞIK OLDUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin