3. DÜŞLERDEN UYANAN BAŞLANGIÇLAR

78 6 10
                                    

3. DÜŞLERDEN UYANAN BAŞLANGIÇLAR

melekler ölmez, mor ve ötesi

"Hoş mu geldim, göreceğiz..." dedim Ceylin'e yanıt olarak. Aradan sadece birkaç saniye geçmişti ve ben hala bulunduğum yerde dikiliyor, etrafı incelemeye ve ortama alışmaya çalışıyordum.

Çok şaşırtıcı bir şekilde, alışmaya başlamıştım bile. Her saniye gördüğüm görüntü kalbimin biraz daha ısınmasına ve heyecanımın ikiye katlanmasına sebep oluyordu. Normal şartlar altında asla kolay kolay farklı bir ortama alışamazdım ama burası garipti. Garip hissettirmişti. Sanki beni kurtarabilecek tek yermiş gibiydi.

Mutluluk vardı içimde. Büyük bir mutluluk.

Burası bana iyi gelecek miydi bilmiyordum ama şu an oldukça iyi hissediyordum. Hem de hiç hissetmediğim kadar. Başarabilmenin verdiği o hazzı hissediyordum. Zaten hissettiğim duyguyu ancak, bu zamana kadar hiçbir boku becerememiş birisi hissedebilirdi. Yani, bendim bu kişi.

Bir işin peşine koştığum zaman istediğimi elde edene kadar bırakmazdım. Benim ismim Alina'ydı. Geleceğim birkaç malzemenin önünde hayal kurmakla geçmişti ve o küçük çocuğu yüzüstü bırakamazdım. Bunu yaparsam, işte o zaman Alina olmayı bırakırdım.

Beni özümden çevirmek isteyen çok insan olmuştu, gerçekten söyledikleri mesleğin iş imkanlarının daha fazla olduğunu söyleyen, başka mesleklere, farklı bölümlere yönlendiren birçok insan olmuştu. Sözde hepsi de iyiliğimi istiyordu ama destek olsalar birçok şeyin üstünden gelebileceğim konusunda akılları çalışmıyordu.

İşte şimdi herkesin ağızının payını vermeye başlayacaktım çünkü artık ayaklarımın üzerinde duruyordum.

Gerçek meslek tutkusunun ne demek olduğunu hakkımda konuşan herkese gösterecektim.

Demek ki hırs, böyle bir şeydi.

"Bu arada, bu ekibin bir ismi var Alina..." Ceylin'in sesini duyduğunda bakışlarım ona doğru kaydı. "Sık sık duyabileceğin için söylüyorum, her set çıkışı garip ama oldukça tatlı bir şekilde tezahürat yapılır. Azadlar Delisi. Ekibin ismi bu."

"Ne?" dedim suratımı buruşturuken. İşte bu sefer dayanamamıştım. Ne biçim ekip ismiydi bu?

"Öyle." dedi Ceylin. "Beğenmedin mi?" Sesi iğneliyici değil, aksine güldürecek şekilde çıkmıştı. Yüzündeki ifade yüzünden kendisini gülmemek için sıktığı her halinden belliydi.

"Yaani..." dedim a'ları gevşeterek söyleyerek. "Çok beğendiğim söylenmez ama beni ilgilendirmez de zaten. Oldukça garip bir isim."

"Beni ilgilendirmez deme, tam şu noktadan sonra bu ekibin her bir zerresi seni de ilgilendirir çünkü artık sen de bizdensin. Her bir anıya şahitlik edeceksin."

İçtenlikle gülüşü kalbimi ısıttı. Cidden böyle mi düşünüyordu? Onun için sıradan, basit ve acınası birisiydim belki de. Gecenin ardında buraya sırf aylardır iş bulamadığı için gelen bendim, bir başkası değildi. Kendimi garip duyguların içerisinde buldukça daha da çıkmazda hissediyordum ve sanırım şu anda düşünmenin sırası da değildi.

"Ve Alina, sana bir şey söyleyeyim mi?" dedi Ceylin, sesi o kadar komik çıkmıştı ki kahkaha atasım gelmişti.

"Hatta bir şey değil, iki şey diyeyim; birincisi, o beğenmediğin ekip ismine makyaj yapacağın kişi karar verdi. Kedi köpek gibi birbirinizi yiyeceğinize o kadar çok eminim ki... Her neyse, ikincisi, tımarhaneden kaçmış insanların hepsi burada toplansa da çekim yerinin ortasında durduğumuz için herkes bize garip garip bakıyor."

GECENİN ARDINDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin