Takemichi, Kiyomasa'nın önünde duruyordu.
Bütün kalabalık Kiyomasa'nın Takemichi'yi alt etmesi için alkışlıyordu.
'Onunla yüzleşmem lazım. Yoksa Sano ve Kisaki'yle asla tanışamayacağım.'
Kiyomasa ona saldırmaya hazırlanarak yumruğunu geri çektiğinde sarışın irkildi.
"Buna pişman olmasan iyi olur."
Bununla birlikte Kiyomasa, Takemichi'nin midesine güçlü bir yumruk indirdi. Bu da sarışın çocuğun içini dökmesine neden oldu.
'Kazanmamın hiçbir yolu yok! Tek bir vuruşla onun ne kadar güçlü olduğunu anlayabiliyorum.'
"Ne oldu Takemichi?!"
"Ne? Sadece konuşuyor musun?!" Kiyomasa, Takemichi'ye tüm gücüyle yumruk atmaya
devam etti. Sarışın çocuk vuruşlara karşı kendini savunmaya çalışsa bile bu nafileydi.
Daha sonra siyah saçlı erkek çenesini tekmelemeden önce karnına diz attı. Takemichi'nin burnunun kanamaya başlamasına neden oldu. Son olarak Kiyomasa onun yüzüne doğrudan bir tekme attı ve memnun bir homurtu çıkardı.
"Takemichi!" Takuya endişeyle bağırdı.
"Bu kadar yeter dostum! Öleceksin!" Akkun
merdivenlerin dibine yaklaşırken Makoto ve Yamagishi konuştu. Takemichi ağır nefesler verdi, burnundan ve ağzından kan gelerek yere
damlıyordu.
"Daha bitirmedim." Dedi.
Kiyomasa bu cesur açıklamasının ardından
sigarasını tükürdü ve kalabalığı çılgına çeviren
Kiyomasa ciddileşmeye başlamıştı.
"Öldür onu, Kiyomasa!"
"Ona ölümü verin! Ona ölümü verin!"
Kalabalık defalarca slogan attı. Kiyomasa, Takemichi'yi sayısız kez yumrukladı ve tekmeledi, ancak Takemichi onu tutmaya çalıştı. Her zaman başka bir yumrukla misilleme yaptı veya suratına diz attı.
"Kiyomasa..." Akkun çakısını çıkarırken hırladı.
Kalabalık aniden sustu çünkü artık Takemichi'nin pes etmediğini anlamışlardı. Sarışın, onu bir kez daha yumruklayana kadar Kiyomasa'nın beline tutunmaya devam etti. Şimdi ikisi de hâlâ ayaktaydı ama ağır nefes alıyordu.
"Ben... henüz işim bitmedi!"
"Yeter, Takemichi!" Yamagishi ona bağırdı.
"Cidden öleceksin!" Makoto katıldı.
"Dur, Takemichi!" Takuya bağırdı.
"Bu, son on iki yıldaki zayıf kalbimi iyileştirmek
için yeterli değil!"
'Kız kardeşimi yalnızca sen kurtarabilirsin.'
Naoto'nun sözleri zihninde yankılandı ve Hinata'nın görüntüsü belirdi.
"Geriye dönemem! Tokyo Manji Çetesi'nden
Kiyomasa, eğer kazanacaksan, beni gerçekten öldürmen gerekecek! Kaybetmeyeceğim!"
"Tut şunu."
Bütün dövüş ringinde bir kadın sesi duyuldu.
Herkes uzun boylu bir kızın yüzünde hiçbir
korku olmadan doğrudan Takemichi ve Kiyomasa'ya doğru yürüdüğünü fark etti.
"L-L/N-senpai?!" diye haykırdı Takemichi.
"Oradasın," diye seslendi Kiyomasa'ya. Söz konusu erkek arkasına baktı ve kıza kötü bir bakış attı.
"Ha?! Sen de kimsin?" diye homurdandı.
"Hey, kaltak! Defol buradan!"
"Dövülmek mi istiyorsun?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fᴀᴄ̧ᴀᴅᴇ (Tokyo Revengers)
FanfictionY/N L/N Mizo Ortaokulunda üçüncü sınıf öğrencisidir. Aynı zamanda saygın bir öğrenci konseyi başkanıdır. Mükemmel notları, güzelliği ve yetenekleriyle her şeye sahiptir. Okuldaki herkes onu idolleştiriyordur. Peki okul dışında ne yapıyor? Bir çeteni...
