"Efendim ben... size bunları anlatamam yani benim haddime değil bunları anlatmak. Siz en iyisi Efendi Wei ve babanız Hanguang jun'a danışın onlar size gerçekleri söyleyecektir."
"Ne demek söyleyemem? Sen biliyorsun değil mi o gece onları"
"Evet. Ama dediğim gibi benim anlatmam doğru olmaz. Kusura bakmayın lütfen. Ve kimseye söylemeyeceğim. İzninizle.."
Bize selam verip yanımızdan ayrıldı
Sinirle elimi duvara vurdum. Yang hemen kolumu tuttu
"Hey sakin ol! Demekki onun anlatabilecegi bir şey değil. Hem anneme sadık birisi olması çok hoş bir şey bence. Ve sende kendini hemen salma belki başka birisinden öğreniriz. Şiddet ve duvarları tekmelemek çözüm değil"
"Haklısın başka birisinden öğrenebiliriz"
"Haydi gidelim artık burdan annem çoktan gelmiştir. Gece yatmadan sakin kafa ile bir daha düşünürüz olur mu?"
"Of tamam. Benden küçüksün ama maşallah her şeye aklın yetiyor. Sanırım artık senin büyüdüğünü kabullenmem gerek"
"Sanki çok küçükmüşüm gibi davranman yok mu... Alt tarafı 2 yaş büyüksün benden bebek değilim hem ben. Her şeyi anlayacak yaştayım"
"Tamam tamam demedik bir şey"
Ne kadar atarlansa da onunla uğraşmak hoşuma gidiyordu.
◇ ◇ ◇
Aradan 7 ay geçmişti ama çocuklar hala bir sonuca varamamıştı. Wen Ning söz verdiği gibi aralarında geçen konuşmaları kimseye anlatmamıştı
Wang artık bu belirsizlikten bıkmıştı. Gücü ile iletişim kurup öğrenmeye bile çalışmıştı ama sonuç hep aynıydı. Sanki asla öğrenemeyecekmiş gibi hissediyordu artık!
Jingshi meydanında dolaşırken ilerideki taş ocağında kardeşini görmüştü.
"Hey! Yine neler yapıyorsun"
"Kendime kılıç ve bıçak yapıyorum. Nasıl olmuş sence"
Yang heyecanla söylemişti tüm bunları. Yeni şeyler öğrenmek onu mutlu ediyordu. Öğrenmeye açık birisiydi asla sıkılmaz ve bir yolunu bulup hedeflerine ulaşırdı.
Wang eline bir kılıç aldı ve incelemeye başladı. Kardeşi ise arkada heyecanla vereceği tepkiyi bekliyordu
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Wang dudak büzmüş kafasını sallamıştı "Gerçekten inanılmaz olmuş. Harika bir iş çıkarmışsın bana da yapsana bir tane"
