35. | final

2.4K 162 377
                                    

tw // en basta ve en sonda biraz somno var, yemekle cinsellik, waxplay/candleplay, hamilelik fetişi
———

Jisung'un sabahları erken uyanmaya artık alışmıştı, bedeni bazen alarmından bile önce uyanıyordu ve uyanma saatine yakın uykusu iyice hafifliyordu. Bu sabah yalnız onu ne alarmı, ne de biyolojik saati uyandırmıştı; hayır bu sabah onu uyandıran şey sevgilisinin sıcak, ıslak ağzıydı.

"Mw-Mhhh-aahh!!! Min- Minho hyung- Hyung- N-N'apıyorsun? Aaahhh..."

Çatallı sesi kulaklarına çalındığında, sevgilisi yakışıklı yüzünde hınzır bir sırıtışlı çıkarmıştı Jisung'un sikini ağzından.

"Sonunda uyanabildin kedicik. Rahatla ve babacığının seninle ilgilenmesine izin ver, tamam mı?"

Jisung hala beynini çalıştırabilecek kıvamda olmasa da zaten kendinden geçmiş vaziyetteyken Minho'nun onu yönlendirmesine alışkın olduğundan hiç sorgulamadan denileni yapmış, yatağa uzanıp bacaklarını aralamıştı.

"Siktir, aferim sana. Babacığına bacaklarını açarken ne kadar güzel göründüğünü bir bilsen..."

Minho'nun sıcak ağzı yumuşak aletinin etrafını sardığında Jisung'un bedeni huzurla gevşedi, uyluklarını okşayan sıcak dokunuş ve sevgilisinin ağzından gelen ritmik şapırtılarla da iyice mayışmıştı. Nefesleri düzensizleşse de yatağa bir kaya gibi çekiliyordu, geri uykuya dalması uzun sürmemişti.


Birkaç saat sonra yeniden uyandığında Minho da kedi gibi koynunda uzanmış, telefonundan bir şeylere bakıyordu, yapılı bedeni zaten yarısı kadar anca olan Jisung'un ufak bedenini yorgan gibi örtmüştü. Jisung öyle bir esnedi ki çenesi kıtladı, Minho gülümseyerek ona çevirmişti başını.

"Günaydın doğum günü çocuğu."

"Günaydın~"

Diye mırıldandı Jisung, uyku mahmuru sesi borozan gibi kalın çıkıyordu. Minho sivri burnunu onun çenesinin altına bastırdı, sıcacık tenini için için kokladıktan sonra öptü oğlanı gıdısından. Jisung kıkırdayınca iyice keyiflenmiş, Jisung'un üzerinden ağırlığını kaldırıp dirseklerinin üzerinde yükselerek sevgilisini öpmüştü şiş dudaklarından.

"Sabah seni ilk hediyenle uyandırayım dedim ama prensesin daha uyuyası varmış galiba?"

Diye dalga geçti Minho onunla, Jisung sızlanmış, dizleriyle onu ittirmişti.

"Boşalırken bile uyanmadın, senin hediyen benim hediyem oldu, şapşal kedicik."

"Hyuuuung~"

Kıvranıp sızlanmaya başlayınca Minho dayanamayıp üzerine atlamıştı yeniden oğlanın; belini gıdıklıyor, yanaklarını ısırıyor, Jisung çığlık ata ata gülüp tepinerek onu üzerinden itmeye çalışınca küçüğü bileklerinden tuttuğu gibi yatağa mıhlıyordu. Jisung bir an ellerini kurtarabildiğinde Minho'nun yüzünü kavramış ve dudaklarını birleştirmişti. Sevgilisi saldırılarını durdurup onun öpüşüne karşılık verince Jisung içini çekerek yatağa bıraktı kendini.

Bir süre daha yatakta cilveleştikten sonra Jisung kollarını Minho'ya dolamış ve onu bir kere daha üstüne yatırmıştı. Saçlarını, sırtını okşadı. Minho huzurla içini çektikten sonra Jisung'un ellerinden birini kavrayıp avcuna bir öpücük kondurdu.

"Bu gün okulu kırıyosun."

Dedi küçüğe, Jisung kıvrılmış ve yanına uzanmıştı bu sefer, Minho onun alnına düşen saçlarını okşayarak güzel yüzünden çekti ve alnını öptü tatlı tatlı.

✔️ minsung • daddy's boy (texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin