✔️ minsung • daddy's boy (texting)

26.

Now I'm out and wearing something low-cut
'Bout to get attention from a grown up
-Hey Violet - Guys My Age
———

lino hyung antileri 😡

wooyoung:
çıkışta bi yere gidelim artık bi şey yapalım beraber delircem ya
okul ev okul ev beynim yandı

san:
olur askım
kim geliyo

hyunjin:
bennnn

felix:
eksik olma zaten
ucube
hayatsız piç

hyunjin:
felix
bu konuyu konuşmuştuk
nasıl davranman gerektiğini unuttuysan hatırlatabilirim

felix:
akıllı bir oğlan olursam altımda yine inler misin hyunie

hongjoong:
PUHAHAH NEYYY

hyunjin:
valla kuru iftira ya
bunu köşede bi sıkıştırdım
altına işicekti yavşak

changbin:
kanka peki çok önemli bir soru

hyunjin:
sor kardeşim

changbin:
ordan birbirinizin yüzünü emcükleme aşamasına nasıl geldiniz
ne yaşandı orda

felix:
inan hiç beklemediğin bir anda oluyormuş kuzu

jeongin:
nası ya sevgili mi bunlar şimdi

felix:
yok

hyunjin:
sikseler olmam

seonghwa:
sen bekle o da gelir

chan:
neyse kafe diyoduk
jisung bitanem
anasının kuzusu
seni de götürelim mi
limonlu cheesecake alırım sana ben
güzel güzel yersin

jisung:
ama hyungggg (,,>﹏<,,) ˚ʚ♡ɞ˚
lino hyunga söz vermiştim (๑'•.̫ • '๑)
gelemem ki (′︿‵｡)

mingi:
jisung sen bu siralar biraz fazla takiliyosun sanki lino hyungla
surekli surekli yanindasin
surekli beraber bi seyler yapiyosunuz
seni artik gormuyorum bile

jisung:
özür dilerim (T⌓T)
sınav yaklaştığı için ailem de ders çalışmaya ağırlık vermemi istiyorlar (ˊ˃ॣ~˂ˋॣ)«≈՞๑

seungmin:
denemede biraz düşmüş ama netlerin
çok da yorma kendini biraz bize takıl
dinlenmen de gerek

jisung:
cuma günü!!!! söz!!
gerçek söz!! (=^-ω-^=)

mingi:
öyle olsun bakalım
iyi eğlenceler sungie

—

Jisung okuldan çıkar çıkmaz soluğu Minho'nun kapısında almıştı. Pileli gri eteği, tozlukları ve dağılmış kravatı, boncuk boncuk gözlerinin karşısında sönük kalıyordu. Minho kapıyı açar açmaz kocaman gülümsemişti onun sevimliliğine, Jisung'a sıkıca sarılarak içeri çekti oğlanı.

"Hoşgelmiş benim bebeğim."

Yüzünü avuçlarında tutup tatlı tatlı öptü dudaklarından. Neredeyse her gün kapısındaydı artık Jisung, Minho onu sarmalayıp öpmekten hiç bıkmıyordu. Her gün yeni bir heyecanla, onu görmenin getirdiği mutlulukla açıyordu kediciğine kapısını, kendi işine ara verip bir süre onu seviyordu.

"Hoşbulmuşum kii!!!"

Dedi Jisung gülerek, Minho onu kucağına alıp uzun uzun öptü dudaklarını. Bugün belli ki Jisung'u epey özlemişti. Boynunu burnuyla gıdıklarken Jisung onun başına sarılmış, tatlı kahkahaları doldurmuştu evini. Jisung'un sesi yuva gibi hissettiriyordu sanki artık bu apartman dairesini, kahkahaları, iniltileri, sızlanmaları, uykusunda mırıldanması...