Fısıltı Timi

GÖLGE

Karargah-

"Komutanım sinyaller kesildi hiçbirinden haber alamıyoruz."
"Bana Ankara'yı bağla "
...
"Komutanım hattalar "
"Albay Ergün Demir ,komutanım fısıltıyı emirleriniz dahilinde Sergen 'i almak için göndermiştik ama son 12saattir haber yok. Sinyal alamıyoruz. Tahminimce pusuya düştüler. Destek ekip istiyorum"
"Gölge içlerinde miydi Albay "
"Evet komutanım "
"Allah kahretsin gölgeyi kaybedemeyiz bu bizim için felaket olur-"
"Komutanım cellatda orada"
"Ne diyorsun sen asker hemen Kılıç Timini yolluyorum 4 saate oradalar "
"Emredersiniz komutanım "
...
"Komutanım Kılıç geldi "ve hemen peşinden giren 5 tane dağ gibi adam
"Yüzbaşı Mete Ulu "
"Üsteğmen Kerem Çıvak "
"Üsteğmen Yiğit Aydoğdu"
"Teğmen Deniz Paşazade"
"Teğmen Alparslan Çevik "
"Otur Kılıç bu bir emirdir "hemen oturdular.
"Kılıç fısıltı pusuya düştü nasıl oldu bilmiyoruz ama yakalamışlar-"
"Komutanım canlı görüşme var"
"Bağla hemen "

"Oooo albay nasılsın iyi misin "karşımda fısıltı vardı ama ahu yoktu yüzümü stabil tutmaya çalıştım
"Bak bak burda kimler varr FISILTI ,haa birdee Gölge var-"
"Ne gölge fısıltıda mı"diyen Yiğitün şaşkınlık dolu sesi duyuldu ve tabiki ekran ahuya döndü. Fısıltıda hiçbirşey yoktu ama Ahunun kan olmayan tek bir yeri bile yoktu.
"Şimdi sana bir seçim albay Fısıltı mı yoksa Gölge mi? 1saatin var ,merakla kararını bekliyorum."
diyip gür bir kahkaha attı it ve bağlantı koptu.
"Komutanım ne yapalım"
"Bilmiyorum asker ilk defa bilmiyorum,gölgeyi kaybedemem ama fısıltıyı da kaybedemem.."
Derken binbaşı böldü sessizliği"komutanım ben ne yapacağımızı biliyorum"tüm gözler ona döndü onun suratında ise hafif bir sırıtış vardı.
          ...1 saat sonra...
"Komutanım bağlantı var"
"Aç çabuk"
O iğrenç sesi ile Sergen göründü ekranda"eee albay yaptın mı seçimini"
"Yaptım"dedi albay ve kamera ahuya döndü 
"Gölge" dedi binbaşı, ahu hemen "emret komutanım"
"En kısa sürede lavinya" sırıttı ahu
"Emredersiniz komutanım"
"Fısıltıyı seçiyorum"dedi binbaşı kılıçın bakışları ona döndü.
"Tamamdır komutan yolluyorum bu itleri yoksa siz bizi rahat bırakmazsınız."
"Yolla bekliyorum Sergen" ve hat kesildi.

FISILTI'DAN

"Komutanım ne diyo bu binbaşı "diye sordu batu kendini suçlu hissediyordu.
"Ahuyu burada bırakmayacağız değil mi cellat "diye sordu kara
"Komutanım susmayın öldürecekler kızı"diye bağırdı hayalet
"Fısıltı gideceksiniz"dedi ahu
"Nereye gidicez lan yok gitmiyorum ben"dedi sarı
"Fısıltı gideceksiniz dedim bitti "
"Gitmiyo-"
"Mecbursun lan mecbursun, daha kabullenemediğiniz bi kız için 4kardeşinin ölmesine göz yumabilirmisin  sen ha söylesene kara "sustu diyecek birşeyi yoktu haklıydım çünkü.
"Bende öyle düşünmüştüm.Şimdi beni ikilettirmeyin gideceksiniz "
"Ahu yapma senin ölümüne göz mü yumalım "dedi acı içinde çaylak
"Biz askeriz çaylak bugün varız yarın yokuz, hem ben bu time daha yeni geldim emin ol gidersem yokluğum hissedilmez."
Ve içeri Sergen iti girdi "ee gölge çok güvendiğin binbaşı senin ölümüne göz yumdu,ne yapsak seni kurşuna mı dizsek yoksa patlatsak mı belkide mayın dolu tarlada yürümeyi tercih edersin."
"Kes ulan sesini bari sesini duymayım "
"Aa ama ayıp oluyo Ahu, seninle ne yapacağımı şunları teslim ettikten sonra düşünürüm yoksa bu albay düşmez peşimden. Alın şunları "diye seslendi dışarıdaki itlere "önce bayıltın ama ne yapacakları belli olmaz yada dur bayıltma bişey yaparlarsa gözleri önünde öldürürüm bunu "diyip ahuyu gösterdi.
"Ahu korkma sakın"dedi hayalet
"Ahu kurtarıcaz seni sakın korkma ölmeyeceksin"dedi çaylak
"Eee yettiniz siz be çözün lan artık şunları sizde"diye bağırdı yanındaki itlere
Tim çözüldü ve ben ensemde soğuk namluyu hissettim "yürüyün lan"
"Ahu"dedi cellat
"Merak etmeyin komutanım, olurda kurtulamazsam hakkınızı helal edin,benim sizin üzerinizde hakkım varsa helal olsun."dedi ahu
"Helal olsun "dedi fısıltı hep bir ağızdan ve son kez ahunun o güzel gözlerine bakıp çıktılar.