Fısıltı Timi

GERİ DÖNÜŞ

"Ölüm sana ödül olur. Gölgeyi bilirsin, işkencelerim meşhurdur. Sen hangisini istersin-" ve paattt.
Oha gölge adam senin korkuna bayıldı.
Yuhhh. Valla fadik adam sağa yattı resmen korkudan.

Ve bir kahkaha sesi kulaklarıma doldu.
Binbaşıya döndüğümde karnını tutarak gülüyordu.
"Binbaşım?"
"Gölge ben bu ite işkence edersin diye zannediyordum, bi çift lafınla bayıldı. Gurur duyuyorum seninle."dedi sona doğru ciddileşerek.
"Sağolun-"
"Ama bi bak istersen arkana."dedi tekrar gülmeye başlayarak. Arkamı döndüğümde şerefsizin korkudan altına işediğini gördüm.
Gülme isteğimi bastırmak için yanaklarımın içini ısırdım. Zaten maskem olduğu için yüzüm gözükmüyordu. Tekrar binbaşıya döndüm. Gülmekten kızarmıştı.
Bu nasıl asker lan? Gülüp duruyor. Rütbesi de yüksek, fadik bi el at beynim durdu.
Valla gölge ben de anlayamadım ki deli herhalde
Askeriyede akıllı adam mı varmış?
Sus da çık artık şuradan burnumun direği intihar etti.

"Binbaşım benim çıkmam lazım."
"Tabi ki gölge, ben erlerden birilerini çağırayım da taşısınlar bu iti."dışarı çıktı ve iki dakika sonra arkasında üç tane erle birlikte içeri girdi. Askerler şerefsizi kaldırıp sürümeye başladılar. İçimden yaptıkları bu harekete güldüm.
Aslanlarım be
Fadik bi gir içeri be kızım yorulmadın da
Ama-
Akınla, batuyu görürüsün bir kaç saat sonra
Off pekii

"Komutanım helikopter geldi. Sizi bekliyor."
"Sağol aslanım."ufak bir baş selamı verdi.
Binbaşı önden bende arkasında yürümeye başladım. Pistin önüne geldiğimizde binbaşı önümden çıktı.
"Gölge başarılarının devamını diliyorum. Kendine dikkat et sen bize lazımsın."
"Sağol binbaşı." İkimizde aynı anda selam verdik ve hızla helikoptere bindim. Kapıyı kapatıp koltuğa oturdum.
"Kalkış için izin istiyorum komutanım."
"İzin verildi."helikopter kalkışa geçince de aşağı doğru baktım.
Binbaşıda dahil bütün askerler hazırolda asker selamı veriyorlardı. Yaptıkları bu hakaret beni gururlandırmayı başardı.

...3 saat sonra...

"Komutanım iniş izni isteniyor."
"İzin verildi."helikopter inince kapıyı açtım ve şerefsizi sırtıma aldım. Pistte Binbaşı vardı.
Tam karşısına geçip hazırola geçtim.
"GÖLGE, GÖREV BAŞARIYLA TAMAMLANDI."
"Rahat. Teğmenim seninle gurur duyuyorum."
"SAĞOL."
"Önce revire git yarana baktır. Sonra üzerini düzeltip Albayın odasına gel. Operasyon hakkında konuşacakları var."
"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM" arkama döndüm ve yürümeye başladım ama gördüğüm yüzler beni dumura uğrattı. Hızla yanlarına doğru gidiyordum ki üzerime atlayan iki bedenle birlikte sendeledim.
"Ahu iyi misin? Yaran var mı?"
"Ahu nasılsın."
"Tamam bi durun nefes alayım."geriye çekildiklerinde gözleri hızla vücudumu kontrol etti ve kolumda durdu.
"Ahu yaralısın sen!"
"Sıyırdı-"
"Yürü revire."diyip beni revire doğru çekiştirmeye başladılar.
"Batu, Akın bi durun!"
"Lan ne durması yaralısın yürü-"
"ASKERR!"hızla hazırola geçtiler.
"ASTEĞMEN AKIN DOĞAN/İSTANBUL"
"ASTEĞMEN BATU KORKMAZ/İZMİR"
"Rahat, fısıltı timi nerede?"
"Tim odasındalar komutanım."
"Geldiğimi biliyorlar mı?"
"Biliyorlar komutanım."
Bilmelerine rağmen gelmediler ha
Şşş üzülme sakın, iki üç tane öküz için değmez
Gelmemişler bile fadik, tim komutanı ya hani bu poyraz üsteğmen!
Olsun be Ahu, siktir et Poyrazı
"Ahu bizimkiler öküzdür biraz, sen onların kusuruna bakma."diyerek düşüncelerimi böldü Akın.
"Evet Ahu, Akın haklı. Bizimkiler biraz vurdumduymazdır. Üzülme sakın-"
"Yok, üzülmem ben. Ben işlerimi halledeyim o zaman, yarın görüşürüz."tam arkamı dönüyordum ki durmak zorunda kaldım.
"Akşam kafa dağıtacağız poyraz komutanımın evde, timle birlikte. Sen de gelmek ister misin?"
"Ben mi?"
"Yok Ahu cinlerle konuşuyorum ben arada, tövbe yarabbim ya, tabi sen."bir an gözümün önünden Poyraz Komutanın davranışları geldi.
"Yok kardeşim, sağol sorduğun için."
"Ahu bak gerçekten bizimkiler-"
"Operasyondan geldim, gerçekten gerek yok."
"Peki, sen bilirsin."
"Allah'a emanet kardeşim."
"Sende Ahu."ve revire doğru ilerlemeye başladım.