3†

457 34 19
                                    

Su siktiğimin yeşil saçlı hödük beni odasına çekmiş azarlıyordu. Çocuk muyum lan ben?

"Tekrar soruyorum neden üniforma gitmedin?"

"Çünkü çok kadınsı."

"Gereken bu."

"Ben giymem."

"Zorundasın yoksa kovulursun."

"Kim demiş?"

"Ben diyorum."

"Tamam, sen kim oluyorsun?"

"Patronun."

"Ee?"

".."

"?".

"Beni çıldırtmaya mı çalışıyorsun?"

"Ben sıkıldım gideceğim."

Ayaklanıp kapıya ilerledim, hızla peşimden gelip beni kapıya dayandı.

"Ne yapıyorsun lan sen?! Bırak beni amına kodumun sapığı! Sikerim olmayan beyin hücreni!"

"Bi sessiz ol, yerinde durmayı öğren."

Susup sinirle kapıya bakmaya başladım dik dik.

Elini kalçama değdirdi.

"Lan-!"

Elini çekmeden ön tarafını arka tarafıma değdirdi.

"BIRAK LAN BENİ SENİN EBENİN NALINI YOLARİM OROSPU ÇOCUĞU!"

"Efendine karşı saygılı ol, sadece bir hizmetçisin ne yapabilirsin ki?"

"Hah?"

"Aynen öyle. Şimdi git ve 'kadınsı' elbiseni giyin, hemen sonra çalışmaya başla."

Beni tutup kapı dışarı etti.

Ben az önce ne yaşadım bilmiyorum ama sanırım lavabo ihtiyacım var.

~

Bu küçük iğrenç şeyi giydim ve makyajımı yapıp servise başladım.

O iğrenç sürtüklerin hepsinin ağzı sulanıyor, bu miğde bulandırıcı.
O iğrenç soluk seslerini duymak bile beni bunaltıyorken, onca bakışın altına izlenmek. Bir an önce bitse keşke.

"Katsuki, sen kasaya geç ben hallederim."

"Hayır Shoto benim görevim burada merak etme hallederim."

"Lütfen Kats.. senin aksine bana pantolon verildi, gerçekten adil değil."

Yanına gittim ve elini tuttum.

"Merak etme yarım dangalak, iyi olacağım."

"Umarım."

Yanaklarını çekiştirip alayla konuşmaya başladım.

"Büyümüşte beni korumaya çalışırmış, benim minik oğlum!"

"Ah! Katsuki yapma!"

"Oy büyümüş."

Biz şakalaşırken içeriye su patron bozuntusu girdi. Alıcı gözüyle bakarsak gayet yakışıklı ancak ben alıcı gözüyle bakmıyorum.
Gidip boş bir masaya yerleşti ve çantasından bir dosya ile bilgisayarını çıkarttı.

ᴍᴀɪᴅ (ʏᴀʀı ᴛᴇxᴛɪɴɢ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin