14†

219 19 55
                                    

"İzuku öpme beni!"

"Banane!"

Bu yılışık piç ile nerdeyse sevgili olmuştum. Onun kendi tabiriyle sevgiliydik gerçi ama, o bana hala teklif etmedi.

Koltukta uzanırken birden gelip beni öpmeye çalışması sinirimi bozuyordu.

"Ya öpme! Sulu sulu öpüyorsun bir de iğrenç!"

"Alt dudak?"

"Yok!"

"Üst dudak?"

"O da yok!"

"Peki boynun?"

"Öpücük yok!"

"Pft.."

Çocuk gibi dudak büzüp kollarını kavuşturdu. O haline gülümserken aklıma kırılan biblom geldi.

"İzuku? Seninle daha ilk konuşmaya başladığımızda evime girip şu bibloyu nasıl kırdın?"

"Ne? Ben evine girdim ama hiç birşey kırmadım eminim."

"E benim biblom kendi kendine mi kırıldı?"

"Eve başka biri daha mı girdi ki?"

"Senden başka biri mi.. hırsız falan olamaz, burası güvenli ve hırsızın olmadığını bir yer."

"Sana benden başkası yazdı mı?"

"Hayır.. neyse geçti gitti."

"Korkarsan kaslı kollarımla seni korurum."

"Ay götüm."

"Isırırım ama."

"Yok git."

Tekrardan bana sırnaşmaya başladı.

"Katsuki, sevgilim benim, bir tanem, aşkım, bebeğim, tatlı minik mochim ~! Seni çok seviyorum!"

"Biz ne zamandır sevgiliyiz?"

"İki buçuk aydır?"

"Ben neden hatırlamıyorum?"

"Nasıl hatırlamazdın! Bu çok kırıcı canım."

"Biz sevgili değiliz ki."

"Ne- nasıl?"

"Sen bana çıkma teklifi etmedin. Ben sadece deneyelim dedim."

"Aynı şey değil mi?"

"Hayır! Eğer o an sevgili olmak isteseydim 'artık manitamsın.' derdim. Ama emin olmadığım için seni deneme sürecine soktum! Bunu anlamayacak kadar aptal olamazsın."

"Oh.. Sevgilim ol Katsuki!"

"Hayır."

"NE?! Ama teklif ettim!"

"Ben söyleyince ettin ama."

"Hıh!"

"Amanın.. aynı çocuk gibisin."

Bana sarıldı, aptal gibi bende ona sarıldım.

~

Katsuki'nin evine girdiğimde koyduğum kameralardan onları izliyordum. Telefon ve bilgisayarıma kurduğum sistem ile her yerde izleyebiliyordum.
Evine girince kırdığım o biblo kafada soru işareti bırakmış olmalı.
Ah Katsuki, sonunda benim olacaksın. Bu planım işe yarayacak kadar, senin kadar mükemmel!

"Shoto, hadi kafeyi açalım artık."

Telefonu cebime atıp Denki'nin dediğini yapıp kafeyi açmaya gittim. Geri dönüp müşteriler gelene kadar biraz daha izledim güzelimi.
Müşteriler gelmeye başlayınca telefonu tekrardan bıraktım, işime odaklanırken bir yandan akşamki planı düşünüyordum.

ᴍᴀɪᴅ (ʏᴀʀı ᴛᴇxᴛɪɴɢ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin