Yaşamım boyunca ruhum bir alev topuna dönüşmüş, karşısına çıkan her şeyi yakıp geçmişti ve geriye sadece külleri kalmıştı. Ve benim iki seçeneğim vardı ya bu küllerin arasında boğulup gidecektim ya da bir anka kuşu misali küllerimden doğacaktım...
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2.BÖLÜM :UYARI
Yaşamak kolaydır.
Zor olan nasıl yaşadığındır.
Ya da yaşamaya çalışmaktır.
Ben yıllardır zorla yaşamaya çalışıyordum. Yaşamak istemeyerek yaşıyordum. Defalarca kez denediğim intihar girişimlerinin hiçbirinde başarılı olamamıştım. O yüzden hep derim ;
Ben ölmeyi bile beceremiyorum.
Hayatımı kabullenmiş ve bunu bir düzene oturtmaya çalışıyordum. Önümdeki su dolu kovaya baktım. Canım annem bir yağmurda bile ıslansam hemen saçlarımı kuruturdu ama şimdi beni bu su dolu kovanın içine defalarca kez soktuklarını öğrense sanırım mahvolurdu.
Karşımdaki buzdan adama baktım. Buzdan adam diyordum çünkü yüzünde duyguya dair herhangi bir ifade yoktu. Elindeki sigarasını bitirdikten sonra yanıma geldi.
"Benim gerçek adımı kimseye söylemeyeceksin, herkes beni burada doktor olarak tanıyor"
Herkeste senin gerçek adına çok meraklıydı zaten
"Tamam söylemeyeceğim" dedim ikna olsun diye.
"Güzel" dedi memnun olurmuşçasına ardından devam etti. "Saçlarını kurut sonra toplantı odasına gel. Heyet görev dağılımı yapacak"
Merakla sordum. "Görev dağılımı ne?"
"Öğrenirsin" diyerek odadan çıktı.
Bu adam beni ilk günden çıldırtacaktı.
Elimdeki havluyla saçlarımı kuruttum. Ardından toplantı odasına girdim. Girdiğimde herkesin gözü bana dönmüştü. Mahçup bir ifadeyle gülümseyerek boş yere oturdum. Masadaki tek boş yer doktorun karşısıydı. Oturduğumda gözleri önce bana daha sonra heyet başkanına dönmüştü. Tilki, Pars, Yakamoz, Gölge, Doktor ve diğer heyet üyeleri buradaydı. İstemsizce gerilmiştim.
"Evet İs, öncelikle akademiye hoşgeldin. Burada çalışabilmen için bazı şeyleri öğrenmen gerekiyor. Silah kullanımı, dövüş eğitimi ve diğer teknik dersler gibi. Sana bu dersleri diğer ekip arkadaşların verecek. Bugün ise onun dağılımını yapacağız." dedi heyet başkanı ardından devam etti
"Dövüş eğitimlerini Tilki ve Yakamoz, Teknik dersleri Pars ve Gölge, silah eğitimini ise Doktor öğretecek"
Gözlerim istemsizce Doktor'a kaydı. Ona baktığım sırada o da bana bakıyormuş.
"Ayrıca akademimizin lojmanları mevcut bu da senin dairenin anahtarı" diyerek elime bir anahtar verdi heyet başkanı.
Heyet üyelerinden birisi konuşmaya başladı "Sormak istediğin herhangi bir şey var mı? "
