20 bölümde 200.000 olmuşuz!!! İlginiz, sevginiz için çooook teşekkür ediyorum. Lütfen lütfen böyle devam edelim, nice 200.000lerimiz olsun✨🎉
Söz verdiğim gibi 3 günde 3 bölüm challenge'ımız için ilk bölümü yayımlıyorum, yarın 21.Bölüm gelecek, ertesi gün de 22.Bölüm. Yazarken ben eğlendim ve tekrar okuduğumda çok çok sevdim. Özellikle yarın paylaşacağım bölüm... Ehehe spoiler yok. Umarım siz de keyifle okursunuz 💖
Oy vermeyi ve emeğimin karşılığı olarak satır arası yorumlarınızı benimle paylaşmayı LÜTFEN unutmayın!!! Keyifli okumalar^^
*
Elisa!"
Koşa koşa gittiğim set günleri neredeydi, uyandığım halde yataktan çıkmamak için direndiğim bugünler nerede... Sabahın erken saatinde çekim için sette olmam gerektiğini biliyordum. İyileşmiştim ve daha fazla ekibi bekletemezdim. Ama... Ama insan içine çıkmak için kendimi hazır hissetmiyordum.
Çünkü o paylaşımları yapmıştım. Tarık'ın gece mekânından birlikte ayrıldığı kadının benim arkadaşım olduğuna dair bir paylaşım yapmıştım. Yetmemiş, Tarık'la magazin ekibine bile isteye yakalanmış, iki âşık gibi roller de kesmiştik. Beni kameraların önünde saçlarımdan öpmüştü, eve gelip tam beş tur saçlarımı yıkamıştım. Kendimden ödün vererek yaptığım tüm bu şeylere rağmen insanlar bize inanmamıştı, en azından bir kısmı...
O kadar kötü yorumlar vardı ki. Tahmin ettiğim gibi bu sözlerin hedefinde olan yalnızca bendim. Aşktan yana bir türlü şansımın yaver gitmediğini söylüyorlardı, sanki daha önce hiç herhangi bir aşk hayatıma rastlamışlar gibi... İlk bölümü tekrar izlediklerini ve o öpüşme sahnesinin neden yarıda kesildiğini anladıklarını yazmışlardı. Çok zekiydiler ya, güya Tarık benimle öpüşmek istemediği için o sahne yarım bırakılmıştı. Tarık beni istemediği için. Tarık beni sevmediği için.
Dayanamayıp bazı yorumlara sahte hesabımdan yanıt vermiştim. Ama sahte hesabımı bile linçlemeye kalktıklarında sosyal medya detoksuna girmem gerektiğini anladım. Son iki günümü de evden dışarıya adım atmayıp kendime vakit ayırarak geçirdim. Han'ı bile çok az gördüm. Bu süreçte polis çiçek ve çikolataları gönderen kişiyi araştırmaya devam etse de henüz bir gelişme yoktu.
"Elisa dedim!"
Oflayarak ince örtüyü üstümden attım. "Uyandım, tamam!"
"Geç kalıyorsun çiçeğim, daha kahvaltı yapacaksın," dedi Can.
"Aç değilim."
"Han beni kızdırmasın dedi."
"Yok ya," dedim kaşlarımı kaldırarak. "Ne yaparmış kızdırırsam?"
"Yap da gör."
Aslında cazip bir teklifti. Han'ı bana karşı öfkeliyken merak ediyordum. Daha önce başkalarına kızdığını görmüştüm, mavi gözler kararıyor ve boynundaki damar belirginleşiyordu. Bana kızdığında ne olurdu acaba, o gözler bana bakarken de kararır mıydı? Yoksa hep olduğu gibi öfkesine rağmen bana ruhumu görüyormuş gibi bakmaya mı devam ederdi?
Can pencere kenarındaki kitap okuma koltuğuma geçip oturduğunda ben de banyoya girdim. Hızlı, günlük rutinime uygun bir duştan sonra vücuduma sardığım turuncu havlumla giyinme odama doğru ilerledim. Duru karakterinin bugün ne giyeceğini merak ediyordum. Benimki kesinlikle kısa bir askılı bluz ile etek olacaktı.
Hazırlanmış ve sadece renkli güneş kremi sürdüğüm yüzümle odadan ayrıldığımda Can ben giyinirken benim için seçtiği büyük camlı güneş gözlüğünü elime tutuşturdu. Küçük çantamın içine attım ve çağırdığı asansöre bindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞIK OLMA KORKUSU
Dla nastolatkówElisa Tanyeli, döneminin en yetenekli ve popüler kadın oyuncularından biridir. Bir gece, kaldığı otel odasına takıntılı bir hayranı girer ve onu bu tehlikeden kurtaran adam, asıl hikâyeyi başlatır... Kurtarıcısı, Han, o geceden sonra Elisa'nın koru...