Bölüm 8

23 3 1
                                    

"Bir süre Salih ve bir kaç kişi etrafında olacak." Tam ağzımı açıp istemediğime dair cümleler sıralayacakken konuşmama izin vermeden devam etti.

"Güvenliğin için, sorgulama İzel. Bir kuzu ol ve sorgulama."

***

Sorgulama mı? Bu onun için bu kadar basit bir durum olabilirdi ama benim için değil. Hayatımın bir anda bu kadar gerilim dolu olmasına alışamamışken etrafımda birilerinin benim her hareketimi izleyecek olma düşüncesine adapte olamazdım hem de ne için olduğu bile belli değilken. Sorgulamadan itaat etmemi istiyordu, benim için çizdiği yoldan yürümemi, git dediğinde git kal dediğinde kalmamı istiyordu. Sorma dediğinde susacak bir kuzu değildim. Ben bir kuzu değildim! 

Açmaya çalıştığım kapıya sırtımı yaslayarak "Neyin güvenliği, neyi sorgulamayayım? Gece yaşanan şeylerin benimle alakası ne bilmiyorum ama onları polise vermeyip kendin bir şeyler yapacak olmandan anlaşılıyor ki konu aslında tamamen sensin ve ucu bir şekilde ucu bana dokundu. Senin özel hayatında ya da başka bir şeyinde yaşadığın şeylerin benim hayatıma etki etmesine izin vereceğimi düşünüyorsan yanılıyorsun!" Ses tonum onu ikna etmekten çok suçlayıcı çıkmıştı. Kaşları neredeyse birleşecek kadar çatılırken burnundan soluyarak sokağı izliyordu.  Eli vites koluna astığı tespihe gitti, avucuna alıp elinin üstündeki kemikleri beyaz olana kadar avucunun içinde sıktı.

"Bazen bu kadar akıllı olman canımı sıkıyor, işleri zorlaştırmaktan bir işe yaramıyor. Evet, o adamların seninle bir alakası yoktu ama artık var! Anlıyor musun? Seni avlamak isteyecekler, eğlenceli bir oyun olacaksın onlar için sen!" Korku şimdi göz pınarlarıma dolmuş göz yaşı içine sığındı. Korkuya esir olmak artık çok da uzak gelmeyen bir düşünce ile bedenime sızdı, kalp ritmimi değiştirirken boğazımda bir yumru olup aşağı doğru indi.

Yüzümü inceliyor, belki de ne kadar korktuğumu içinden yüzdelik olarak hesaplıyor bile olabilirdi. Arabanın önündeki ufak bölmeden sigara paketini çıkartıp bir dal yaktığı sırada kendi tarafındaki camı açmıştı. Onu sigara içerken ilk defa görüyordum, sanki önemli bir iş yapıyormuşçasına tuttuğu dalı dudaklarına götürürken gözleri hep gözlerimdeydi.

"Benden bir hayvan gibi bahsetme! Bunların bir anlamı olmalı değil mi, ben kimseye bir şey yapmadım! Seninle, o lanet proje dışında ortak bir durumumuz yokken benden ne isteyebilirler?" Soru sormaktan sıkılmıştım, istediğim cevapları ben sormadan asla tek seferde söyleme zahmetine girmiyordu. Dumanını camdan dışarıya doğru üfleyerek bana doğru dönüp konuşmaya başladı.

"Kelimelere çok takılıyorsun İzel. Kelimelere çok takılıp gerçek anlamdan uzaklaşıyorsun. Hiç kimse ile bir reklam filmi için dahi olsa kameralar önünde başka bir kadının adı çıkmadı ağzımdan, dikkatlerini çekmiş olmalısın. " Biten sigarasını dışarı doğru baş ve işaret parmağı arasında tutarak ileri savurdu.

"Kimin dikkatini çektim? Bu kadar dikkat çekecek bir durumsa en başından beni sokmamalıydın böyle bir işin içine! Ben dün gece ölebilirdim farkında mısın? Sen sürekli böyle şeyler yaşayabilirsin ama benim her bindiğim araba kilometrelerce takip edilip, üzerine kurşun yağdırılmıyor! Anlıyor musun? Beni tehlikenin içine sokup sonra da sessizce her şeyi kabul edebileceğimi düşünüyorsan yanılıyorsun Çağrı!" Çığlık gibi çıkan sesimle kaşları havalandı. 

"Sana bir şey olmasına izin vereceğimi mi sanıyorsun? Sana en fazla yaklaşabilecekleri an dün geceydi! Daha fazlası olmayacak, olmaması için de takip edileceksin, gideceğin yerleri önden haber vereceksin, kontrol edilecek. Bir süre buna katlanmak zorundasın." Elindeki tespihin boncuklarını parmakları arasında hareket ettiriyordu.

SENİN İÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin