attack on wolves

chapter four

1)Arkadaşlar ben oy sınırı geçilmez,rahat rahat bölüm yazarım diye sınırı yirmi yaptım siz altı günde sınırı geçtiniz aq yani bu demek oluyor ki azıcık zorlamayla her şey mümkün olabiliyormuş 💪🏻

2)Başta Jikook için bir sahne var, sakın kitapları karıştırıp yanlış bölüm attığımı sanmayın 🙏🏻

Oy sınırı: 20-25

✶

Jungkook duştan çıkmış, elindeki bir havluyla saçlarını kurularken Lalisa ile birlikte yaşadığı 2+1 evin içerisinde dolaşıyor ve etrafı toparlıyordu. Bunu yaparken sürekli Jimin'e bakmayı da ihmal etmiyordu elbette. Jimin salondaki koltuğun üzerine bağdaş kurup oturmuş,evin içerisinde dolaşan Jungkook'u izliyordu ama tedirgin olduğu her halinden belliydi.

Jimin, av gecesinden beri oldukça tedirgindi ve Jungkook'un fark etmediğini sanmıştı. Ama hayır, Jungkook gayet Jimin'in gerginliğinin farkındaydı, sadece sorgulayıp onu daha da strese sokmak istememişti. Bu yüzden akşam yemeğinden önce Jimin'e bu eve gelmeyi teklif etmişti,belki Jimin kimsenin olmadığı bir yerde olursa kendini daha rahatlamış hisseder diye. Çünkü merak ediyordu, Jimin'i bu denli endişelendiren şey ne öğrenmek istiyordu.

Evi toparlarken feromonlarını Jimin'e yönlendirmeyi de ihmal etmiyordu Jungkook,kahveleri Jimin'in etrafını sardığında Jimin'in rahatladığını biliyordu.

Jungkook, Jimin'in konuşmaya çekindiğini fark edince ortamı yumuşatmak adına evin dağınıklığı hakkında konuşmaya karar vermişti, böylece belki Jimin biraz gevşeyebilirdi.

"Lalisa çok dağınık birisi,ben burada doğru düzgün yaşamadığım halde bu dağınıklıktan rahatsız oluyorum ama o,bunu düzeni haline getirmiş."

Jimin, Jungkook'un söylenmesine hafifçe gülümseyerek bakıyordu. Kafasını hafifçe sola yatırmış ve Jungkook'un dövmeli eliyle saçlarını kurulamasını seyrediyordu.

"Buraya ayda iki kere anca geliyorum ve her seferinde de temizlik yapıyorum,Lalisa ile ayrı eve çıkmak doğru bir karar değildi."

Jungkook, Jimin'i rahatlatmak için bu konu hakkında konuşmaya başladığı halde bu konuya cidden sinirlenmeye başladığını fark edince kafasını sağa sola salladı. Elindeki havluyu banyodaki kirli sepetine attıktan sonra salona geri dönüp Jimin'in yanına adeta kendini fırlatmıştı.

Jungkook kafasını koltuğa yaslarken yorgunlukla nefesini dışarı salıp gözlerini yummuştu, Jimin oturduğu yerden kalkıp dizleri üzerinde sürünerek Jungkook'a yaklaşmış ve Jungkook'un alnına düşen siyah tutamları yüzünden çekmeye başlamıştı.

"Endişelenme, kısa bir süre sonra evli bir adam olacaksın yani artık Lalisa ile ortak bir evi paylaşmak zorunda kalmayacaksın."

Jungkook gözlerini açmış ve kafasını sola, Jimin'e doğru yatırmış ve gülümsemişti. Jimin dudaklarını birbirine bastırdıktan sonra "Tabii,sen ailen ile birlikte yaşamaya devam etmek istiyorsan sorun değil, ailenin evi oldukça büyük zaten." demişti.

Jungkook olumsuzca kafasını salladı,"Sen nasıl rahat edeceksen öyle yaparız. İstersen ailemin evinde yaşarız istersen yeni bir ev alırız hatta istersen senin sürünün evinde bile yaşayabiliriz,seninle olduğum sürece benim için fark etmez."

Jimin, Jungkook'un duymasını sağlayabilecek bir şekilde yutkunurken zorla ama aynı zamanda içten bir gülümsemeyi ona sunmuştu.

Jungkook onun sarı saçlarına bakıp iç çekerken Jimin bunun farkında değil gibiydi. Pofuduk yanaklarının daha çok göze batmasını istermiş gibi yanakları kızarmaya başlamıştı Jimin'in, Jungkook onun bir şey diyeceğini anında anlamıştı.