V

151 25 37
                                    

Evren: Dünya

Evre: 2024





Aradan geçen birkaç günün sonunda Dünya'nın atmosferine yeni yeni alışmış olmanın yanı sıra Min Yoongi ve Jeon Jungkook için bu gezegende yeni bir hayat kurmanın ilk adımları atılmıştı. Komitenin onlara sağladığı kimliklerine göre Min Yoongi 27, Jeon Jungkook ise 20 yaşında Güney Kore vatandaşı gençler olarak bu ülkede diledikleri gibi tatillerinin keyfini sürebilir ve keşif raporlarını komiteye iletebilirlerdi. Tabii ki bunun bir tatil olmadığını kendisinin bildiği üzere komite de gayet iyi bilmekteydi ve bundan dolayı Yoongi kendi başının çaresine bakmak zorunda olduğunu biliyordu. Bu sebeple, komite tarafından izleneceğini bilse dahi geri kalan işlerini gizlilik içerisinde yürütmeye çalıştı.

Şehrin opera binasına yakın bir konumunda kendisi ve Jungkook'un yaşayabileceği eşyalı bir ev kiralamış ve kısa süre içerisinde oraya yerleşmişti. İki adam bu evin dekorasyonuna çok müdahale etme gereği duymasalar da eve yerleştikleri ilk andan itibaren kendilerine has yaşam tarzları evin her yerini dönüştürmeye başlamıştı bile. Jungkook, çalışmalarına kaldığı yerden devam edebilmek için evin boş bir odasını antrenman yapabileceği bir odaya çevirirken Yoongi ise bu gezegende bulmasının mümkün olmayacağını bildiği birkaç eşyasını yanında getirerek evin dekorasyonuna bu dünyaya ait olmayan mistik bir aura yaymıştı. Genç adamın odasını süsleyen gümüş kaplama kılıçların ve okların üzerine işlenmiş olan rünler, Initium kahinlerinin kadim öğretisinin bütün bilgeliğini yansıtan sembolleri içermekteydi.

Yoongi Dünya'ya geldiğinden beri uzun olan saçlarını kısaltmış ve bu durumdan hiç memnun olmasa da kendine yeni kıyafetler seçerken bu gezegenin güncel moda anlayışına uymak zorunda kalmıştı. Yoongi bunu her seferinde yapmak zorunda kalırdı. Sevgilisine kavuşacağı her yeni döngü başlangıcında onun bulunduğu evrene gider ve hiç bilmediği bir dünyada yeni bir hayat kurup oraya adapte olmaya çalışırdı. Fakat bu zorluklar onun umurunda değildi o sadece kaçınılmaz son gelene kadar sahip oldukları kısıtlı zamanı doya doya yaşamaya çalışırdı.

Bu yeni evde yeni bir gün daha doğarken beyaz ahşap pencerelerin açık jaluzilerinden sızan güneş ahşap döşeminin yüzeyinde ışık oyunlarına neden oluyordu. Çiselemeye başlayan yağmurun da etkisiyle içeride sadece bir yanılsamadan ibaret de olsa huzurlu gibi gözüken sessizlik Jungkook'un şarkı söyleyen havai sesiyle bölündü.

Beline sarılı havlusu ve ıslak saçlarıyla salona giren çocuk kendini, deri koltuğun üzerinde düşünceli bir biçimde oturmakta olan Yoongi'nin yanına bıraktığında ''Ne düşünüyorsun hyung?'' diye sordu.

Yoongi düşüncelerinden sıyrılmaya çalışarak parmaklarını saçlarının arasından geçirdi ve ''İşlerin bu kadar yavaş ilerliyor olması hoşuma gitmiyor.'' dedi.'' Hala yemekleri yapacak birini bulamadık.''

Jungkook onun kısıtlı olan zamanını boşa harcadığını düşündüğü için gergin hissettiğini biliyordu.

''En azından onu görmeye gidebilirdin. Neden hala karşısına çıkmadın?''

Bunun üzerine Min Yoongi yüzünde buruk bir gülümse eşliğinde bir süre sessiz kaldıktan sonra kısık bir ses ile ''Çünkü normal insanlar gibi olabilelim istiyorum.'' dedi. ''Normal sevgililer gibi bir hikayemiz olsun. Onu incitmek, ruhunu huzursuz etmek istemiyorum . Sadece, onu sevmek istiyorum. Onu sevmeme izin vermesini istiyorum.''

Birkaç saniye duraksadıktan sonra bir şeyden utanırcasına başını eğdi ve devam etti.

''Benim yüzümden zaten yeterince acı çekiyor sadece onu mutlu etmek istiyorum. Yaptıklarıma karşılık bir özür olarak.''

C O L L I D E | yoonmin |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin