"Her şey hazır dimi"
Sacha odada volta atıp duruyodu. Sürpriz için benden daha çok heyecanlıydı.
"Hazır abi" dedi top toplayıcı çocuklardan biri.
"Unutmayın Hakim üçlüyü çektirdikten sonra etrafını sarıcaz arkadan konfetileri aynı anda patlatıcaksınız. Azra sürprizi açıklarken diğerlerinin de meşale yakması lazım tamam mı"
"Tamam abi sen merak etme"
"Azra sen hazır mısın" dedi bana dönerek.
"Hazırım" dedim. Hiç değildim aslında. Heyecandan titremeye başlamıştım.
"Hakim olayı anlayana kadar seni görür zaten. Umarım bebek patikleri görünce anlar sürprizi"
"Umarım"
"Ben soyunma odasına dönüyorum şimdi lütfen her şey planladığımız gibi olsun" dedi.
Onu yollayıp ben de tribüne, kızların yanına oturdum. Önemli olan takımın maçı kazanması ve Hakim'in üçlü çekmeye ikna olmasıydı.
💌
Maçın bitmesine dakikalar kalmıştı ve 2-1 kazanıyoduk. Maç boyu heyecandan midem bulanmıştı. Sürprizi yapmadan stadtan kaçmak bile gelmişti aklıma.
Tribünden inip tünelde beklemeye başladım. Son düdük çalınmıştı. Takımlar birbiriyle el sıkışıyodu. Yedek kulübesindekiler de kalkıp takımın yanına gelmişti.
Taraftarın önünde doğru gelmişti takım. Kimin üçlü çektireceğine bakınırken Sacha zorla Hakim'i öne atmıştı. Top toplayıcı çocuklar çoktan arkalarında belirmişti. Hakim görmediği için sorun yoktu.
Hakim anlam verememişti ama bozuntuya vermeden üçlü çektirmişti. Ben de sahaya girmiştim artık. Yanlarına doğru gidiyodum.
Takım etrafını sarıp zıplarken top toplayıcı çocuklar aralarına girip konfetileri patlatmıştı.
Herkes etrafına bakınırken arkalarından benim çıkmama çok şaşırmışlardı.
Takım ortada Hakim'i yalnız bırakmıştı. Ellerim titreye tireye patiklerle ona doğru yürümeye başladım. Önce yerdeki beyaz konfetilere sonra da elimdeki beyaz bebek patiklerine baktı. Yanımızda meşaleler yanmaya başlamıştı.
Gözleri açıldı, yüzü güldü. Anlamıştı sürprizi. Ellerini patiklerde gezdirdi. Yüzüme baktı gülerek. Gözleri dolmuştu. Beklemeden sarılmıştı sımsıkı.
"Baba oluyosun sevgilim" dedim kulağına fısıldayarak. Cevap vermeden başını boynuma gömdü.
Benden ayrılıp ellerimi tuttu tekrar.
"Baba oluyorum" dedi önce sessizce. Sonra gökyüzüne bakarak bağırdı.
"Baba oluyorum"
Patikleri Sacha'ya verip boynuna sarıldım. Havaya kaldırıp döndürmüştü. Her şey rüya gibiydi taraftarın sesi arşa çıkmıştı.
Hakim beni indirince takım zıplayarak yanımıza gelmişti. Beraber deliler gibi zıplayıp gülüyoduk.
Çocukluk aşkım dediğim takımla minik misafirimizi kutluyoduk. Hayatımın en mutlu anı gibiydi.
Stadta Galatasaray marşları çalmaya başlamıştı. Takım tekrar dağılmıştı. Hepsi teker teker sarılıp tebrik ediyodu.
En son el ele taraftarın önüne gidip el sallamıştık.
Takım soyunma odasına giderken en arkada takip ediyoduk. Gören herkes tebrik ediyodu.
Sürpriz sonrası için de kutlama ayarlamıştı Sacha. Tüm takım eşleriyle gelicekti.
