"Dedektif Han, katili bulmakla seni görevlendiriyorum, size güvenebilir miyim?"
"Şu ana kadar başaramadığım hiçbir şey yok Bay Mingsun."
Jisung'un kendinden emin sesiyle Jisung'un yeni patronu Mingsun onaylayarak başını salladı ve yavaşça ayağa kalktı, "Dedektif, bu vakayı en az bir hafta içinde çözmenizi istiyorum, psikopat bir katille uğraşmayı hiç istemiyorum." Jisung, Mingsun'un ayağa kalktığını görünce saygısını göstermek için ayağa kalktı ve veda etmek için hafifçe başını eğdi, "Biliyorsunuz, bunun gibi birçok manyakla uğraştım."
"Ve sen hepsini başardın dedektif, inanıyorum ki o piçi yakalayacaksın."
"Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım efendim."
Patronu odadan çıktığında jisung, olayla ilgili detaylı bilgilerin yer aldığı belgeleri çıkardı ve bakmaya başladı. "Cidden katil hakkında hiçbir bilgi yok mu?" Jisung sinirle iç çekti, bu onun için eksi bir başlangıçtı.
Jisung odasının kapısının çalındığını duyunca doğruldu ve seslendi: "Girebilirsin." Jisung, odaya girenin onun sadece 2 hafta önce çalışmaya başlayan yeni yardımcısı seungmin olduğunu görünce gülümsedi ve ona boş sandalyeyi göstererek onu oturmaya davet etti. "Tamam o zaman bana dava hakkında neler öğrendiğini anlat çaylak." Seungmin gülümsedi ve jisung'un sorusunu yanıtlamadan önce oturdu, "Açıkçası cinayet sırasında çevrede bulunanlar, katilin kurbanına yavaşça ıslık çalarak yaklaştığını söyledi."
"O hâlde katili görenler olmuş olmalı."
"Ne yazık ki dedektif tanıklarından hiçbiri katili görmemişler, dolayısıyla bu bilgiden emin değiliz."
"Amına koyayım, böyle saçmalık mı olur?" Kendi kendine sinirle fısıldadıktan sonra jisung, sandalyesine yaslandı ve boynunu geriye doğru gevşetmek için başını geriye itti. "Henüz kamera izni almadık dedektif, sua, bu yüzden zor durumda kaldı, izin için sen konuşabilir misin?" Jisung, Seungmin'in söylediklerine yanıt olarak ofladı, "Dışarıda bir katil var, devletin gevşekliğine bak"
"Seungmin, Sua'ya söyle gerekirse kamera görüntülerine izinsiz baksın."
"Ama dedektif-"
"Ortada halkı tehlikeye atan bir adam varken devletin keyifini bekleyemeyiz." Seungmin, Jisung'un söyledikleri karşısında başını salladı ve ona saygılı bir şekilde başını eğdikten sonra hızla onun odasından ayrıldı. Jisung belgeleri incelemeye devam ederken, ilk kurbanın öldürülme şekline baktı "Hasta herif..." diye fısıldadı jisung ama adamın öldürme şeklinden onun bir profesyonel olduğunu anlayabiliyordu.
"Gerçekten dinlenmeye ihtiyacım var, çok yorgunum"
Jisung hafif bir uykuya dalmak için gözlerini kapattı. Ne kadar zaman geçtiğinin farkına bile varmadan duyduğu sesle irkilmişti. "Uykucu, uyan ve evine git ve orada uyu." Jisung bu kişinin sua olduğunu görünce rahatladı ve esneyerek ayağa kalktı, "Sikiyim, her yerim ağrıyor" Jisung oturduğu yerden kalktı, omuzlarını gevşetirken sua'ya baktı, "Kamera kayıtlarına bakıp bir şey buldunuz mu?"
Sua omuz silkti ve sandalyeye doğru konumlanarak bir ayağını kaldırıp masanın üzerine koydu, "Katilimiz yakışıklı bir şeytan, dedektif." Jisung, Sua'nın söylediklerine kaşını kaldırdı ve onun önüne oturdu, "Kısacası bu katil kim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Propose - Minsung
Fanficİntikam için her şeyi riske atan Lee Minho ve onu yakalamak için tutulan dedektif Han Jisung {Düz yazı + Texting} TW: Detaylı cinayet anlatımı içerir!