Yorum yapmayanı öperim kankişler yorum yapın ya. Sitem ediyorum artık siteem🥺🥳💖
Ha birde ben kafamdaki ferayeyi buldum. Monica ablamız bu fotisinde feraye olmuş he.
Çocukluğumdan kalan bir anı geldi yer etti zihnimde. Beş, altı yaşında anca varımdır. Dışarı çıkıyorum oyun oynamak için ama fecii bir yağmur bastırıyor. Zaten oynayacak hiç arkadaşım da yok. Üstüm ıslanmış sırılsıklam olmuşum.İçime bir korku saplanıyor, ıslağım eve gitsem yengem beni haşlayacak ıslandığım için. Kışa girmek üzereyiz ve sobaları henüz kurulmuş.
Biliyorum eve gitsem sobanın demirini kızdırıp ya koluma ya da vücudumun herhangi bir yerine bastırıp yakacak beni. Korkumdan gidemiyorumda eve.
Evin arka tarafında birkaç ev daha var, birinin merdivenleri çok uzun. Bende küçüğüm diye daha da büyük gözüküyordu galiba gözüme. Tam onun önünde korkuyla sinmiş bir şekilde yağmurun altında beklerken komşu çarpıyor gözüme.
O önünde durduğum evin sahibi. Çamaşırlarını asmış kadın, yağmurda bastırınca bir hayla topluyor. Titreye titreye onu izlerken işini bitirip yanıma geliyor.
"Hiih kız feraye ne işin var senin bu yağmurda, hasta olacaksın koş evine koş."
Elini üstüme getirip dokunuyor ve sırılsıklam olduğumu gördüğü gibi hissediyorda. Cık cık yapıyor kendi kendine.
"Ah yavrum ne hale sokar o kadın seni şimdi. Cimcim su olmuşsun. Koş, koş daha ıslanma"
Beni kolumdan ite kaka evin önüne getirip kapıyı çalıp yengeme teslim ediyor. Gerisi tahmin ettiğim gibi. Islandığım için sanki bir üst değişmek zormuşçasına yediğim dayak ve koluma değdirilen kızgın soba demiri.
Ve ben sadece altı yaşındayım...
Aklıma gelenlerle gerginlikle nefes verip akan yolu izlemeye koyuldum.
Ben kahvaltıyı toplayacakken demirhan kendi toplayacağını benim o sırada üzerimi değiştirmemi söylemişti. Sabah çantamla birlikte bana bir takımda kıyafet aldırmış.
Değişik geliyordu bana. Hayatında hiçbir yer etmediğim bir insanın bana bu denli yardımcı olup düşünmesi. Ya ben şimdiye kadar insanlıkla uzaktan yakından ilgisi olmayan et yığınlarıyla zaman geçirmiştim. Ya da safi insanlık buydu.
Üzerimde omuz kısımlarında yakalığa benzer fiyonk detaylı ve belden aşağısı pliseli bir elbise vardı. Kırık beyaz tonu vardı. Demirhan özellikle beyaz istediğini bembeyaz bir sayfanın ilk satırın özel olduğunu söylemişti.
Dediğim gibi farklıydı ama hoştu.
"Sen biraz gergin misin sanki"
Demirhanın sesiyle ona döndüm. Nereden anlamıştı bilmiyorum çünkü dümdüz yola bakıyordum ama doğruydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAFDERUN
RomanceYETİŞKİN OKURLAR İÇİN UYGUNDUR!!! Çocuğu olmadığı için üzerine kuma getirilen ve bir çıkış yolu bulamayıp çareyi kumasının abisi demirhan çalhanoğlu ile evlenmekte bulan feraye'nin hikayesi... " Tüm hakları saklıdır ©