Bölüm: 5

4.1K 84 12
                                    

Geçmiş kendini tekrarlar derler. Yaşadığım bu heyecan, bu tutku ve en önemlisi ise bu korku tekrarlıyordu. Dudakları boynuma dediğinde. Çok heyecanlanmıştım . Yavaş bir şekilde alt tarafıma doğru kaymaya başladı. Bedenim titriyor, ellerim yanıyordu. Dudakları en son en özel bölgeme geldiğinde. Şiddet ile kendi mi geri çektim. "Yapamam! " Başımı iki yana hızla sallarken "olmaz! " Diye söyleniyordum .

Mirza , afallamıştı ne olduğunu sorguluyor gibiydi. Ama dediğim anda da elini bedenimden çekmiş benden uzaklaşmıştı. Gözlerimi ondan kaçırdım. Vücudumda dolaşan bir utanç vardı.  Mirza bana endişe içinde baktığında "Ben yanlış bir şey yaptım. Aa yapmamam gereken birşey yaptım. Özür dilerim ben ıı merak etme dokunmuyorum. " Mirza'nın bu tepkisi karşısında neye uğradığını şaşıran bu defa bendim.

Doğrulup Mirza'nın omzuna dokundum. "Mirza"  Mirza'nın gözlerinde sâf endişe vardı. "Ben iyiyim. Sadece " Gözlerimi ondan kaçırıp başımı aşağı tarafa eğdim. Yüzüne bakamıyordum. Mirza'dan artık o kadar da nefret etmiyorum. Ama ona kendimi yine teslim edecek kadar da güvenmiyordum.  "Korkuyorsun . " Gözlerim Mirza'nın yeşillerini buldu.
Doğrulmama yardım ettikten sonra. Yanıma geçti. Parmakları yüzümü kavradı.

"Korkma. Benden korkma ben senin kocanım  ve sana istemediğin bir harekette bulunmam." Sesinde güven vardı. Dudaklarını boynuma değdirdi. Ve yataktan çıkıp bana doğru döndü.  "Vakit hâyli geç oldu. Hadi yat artık. " Arkasını döndü. Tam odadan çıkarken omzunun ardından bana doğru bakıp. "İyi geceler ağa'nın karısı"  Deyip odadan çıktı. Benide yoğun kalp atışlarım ile bıraktı.

***
Sabah kalktığımda Mirza ortalıkta gözükmüyordu. Herhalde evde değil dedim . Bir yandan bu duruma içerlesem de öteki yandan umursamamaya çalışıyordum.

Güzel bir kahvaltı hazırlamaya koyuldum. Sofranın hiçbir şeyini eksik etmedim. Çay sevmezdim. En son kendime kahve yaptıktan sonra üzerime baktım. Saten ip askılı alt-üst pijama takımı vardı üzerimde. Değiştirmeye gerek duymadan Meriç'in odasına doğru ilerledim.

İçeri girdiğimde ise hiç beklemediğim bir görüntü ile karşılaştım. Mirza üstü çıplak bir şekilde Miraç' ın yatağına uzanmıştı. Miraç ise babasının üzerine uzanmış. Küçük bedeni babasının iri kolları arasında kaybolurken, babası sanki onu incitmekten korkarmış gibi oğlunu kolları arasına almıştı  . "Keşke "dedim içimden " Bu olay olmasaydı da. Siz birlikte büyüseydiniz. "  Kimsenin inkâr edemeyeceği bir gerçek vardı.

Mirza, Miraç'ın çok güzel sevip ,sahiplenmişdi.  Onun ağzının içine bakıyor o mutlu olsun diye herşeyi yapıyordu. Yavaş adımlar ile yanlarına yaklaştım. Oğlumun saçlarına bir öpücük kondurdum. Bir tepki vermeyince ikinci öpücüğü kondurdum. Yavaş yavaş yep yeşil gözlerini aralamaya başladı. Uzun kirpikleri tamamen açılınca zümrütleri beni buldu ve ânında parladı.

"Günaydın annecim" Neşeli sesini kulaklarım ile işitince dünyalar benim oldu. " Günaydın prensim! " Ona göndere bileceğim en büyük  gülümsememi gönderirken. Babasının kucağında kıpır kıpırken Mirza da gözlerini araladı. Önce kucağında durmayan oğlunu buldu gözleri gülümsedi. Ardından bana döndü. Gülümsemesi daha çok arttı.

Miraç'ı kucağından indirmeden doğruldu. "Günaydın karıcım, bugün nasılsın acaba? " Ona ters bir şekilde baktım. Yılışık!  Yataktan kalktı ve yanağıma bir öpücük kondurup Miraç'la birlikte banyoya doğru ilerledi. Onunla daha fazla uğraşmak istemediğimden aşağı inip Mirza' a çayını koydum. Miraç'a ise çikolatalı süt hazırladım. Kendime ise sıcak bir kahve aldım.

Baba - oğul neşe içerisinde mutfağa geldiler. "Biz geldik! " Kocaman gülümsedim.  "Hoş geldiniz! Hadi masaya geçinde güzelce kahvaltımızı yapalım. "
Kahvaltı sesiz ilerlerken Mirza sessizliği bozdu. "Oğlum bu gün ne yapmak istersin? " Miraç hemen isteklerini sıralamaya başlamıştı bile hızlı ağzında
Yemek varken konuştuğu için ne dediği tam anlaşılmıyor kelimeleri yutuyordu.

Ağa KocamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin