The Fall Of Love | Taekook

5

Selamlarrr...💞

Yeni bir bölüm ile gelmiş bulunuyorum nihayet...😍

İyi okumalar dilerimmm bebeklerimmm...💁🏻‍♀️

🔹🔹🔹🔹🔹🔹🔹

Nihayet gideceğimiz yere varmıştık. Tabi Jin hyung biraz arkamızda kalmıştı çünkü Jin hyung Yoongi'ye hyunguma 'Jimin en çok beni seviyor.' dediği için Yoongi Jin hyunga sinirlenip gaza köklenmişti.

Arabadan indiğimizde delta ve arkadaşlarının da indiğini gördüm. Deltaya bir süre bakakaldım. Keskin bakan gözleri, dalgalı kömür karası saçları, upuzun boyu ve yapılı vücudu ile 'merhaba, ben yüzyılın deltası' diyordu ve üstelik feromon da salgılamıyordu. Keskin çene hattı, çıkık adem elması, damarlı, uzun ve kemikli elleri de bütün bu 'delta vibe'ını destekler nitelikteydi.

İstediği herkesi elde edebilecek kadar yakışıklı biriydi, keza her ne kadar iyi bir şekilde tanışmasak da onda beni bile etkileyen bir şey vardı. Ne olduğunu bilmiyordum ancak gerçek anlamda etkilenmiştim. Bu beni çok şaşırtmıştı ancak o delta olduğu için aslında bu normaldi, zaten benim de sevgilim vardı ve onu bırakamazdım.

Mingyu çok iyi bir sevgili değildi hatta beni aldatıyordu ancak o betaydı. En azından bana feromonları ile işkence edemezdi alfa babamın anneme yaptığı gibi ve benden aşırı güçlü sayılmazdı.

Anneminki gibi bir hayat yaşamaktan korktum ben hayatım boyunca. Annemin çığlıkları, ağlayışları ve benim babama dur demek istediğimde beni bayılacak raddeye kadar dövmesi... Güçlü türler beni bu yüzden korkutuyordu ancak deltadan korkmamıştım en başından beri. Bu beni şaşırtsa da yine de tüm alfalardan -yunki punki hariç- ve deltadan uzak duracaktım.

"Gel sevgilim, hoşgeldin."dedi ben bunları düşünürken Mingyu. Ona ufak bir gülümseme sunup sarıldım.

Onu sevmiyordum, ondan hoşlanmıyor hatta ona hiç duygu hissetmiyordum. Belki bu kulağa çok saçma geliyor olabilir ve neden onunla sevgilisin zaten seni aldatıyor ayrılsana o zaman diyebilirsiniz ancak Mingyu yanımda olduğunda kendimi güçlü türlerden korunmuş gibi hissediyordum. Sevgilim olduğu için kimse bana yanaşamıyor gibi hissediyordum. Benden çok daha güçlü olmasını istemediğim halde uzun boylu bir beta aramamın sebebi buydu hep. Hem beni güçlü türlerden uzak tutuyor gibi hissettirmesi hem de ondan korkmamam.

"Hoş bulduk, sen de hoş geldin."dedim fazla sarılmayı uzatmadan. Tam o sırada delta ile göz göze geldim ve içimde bir şeyler kırılmış gibi hissettim. Gözlerimi kırpıştırarak kendime gelmeye çalıştım. Yanıma Yunki Punki ve Jimin gelince onlara gülümsedim.

"Jin hyung sana saydırıyordur Yunki Punki. Hâlâ gelmedi."dedim kahkaha atarak. Yunki Punki hiç istifini bozmadan bana döndü.

"O da en çok beni sevdiğini kabul etseydi banane. Jimin en çok beni seviyor."deyip Jimin'i yanağından öptü. Mingyu da beni öpecekken uzaklaşıp Jimin'e yapıştım.

"İkiniz de salaksınız çünkü Jimin en çok beni seviyor. Yiyin birbirinizi."dedim Jimin'e sarılıp. Jimin de güldü buna.

"Bu doğru."dediğinde Yunki Punki oflamıştı. Biz ise yine kahkahaya boğulmuştuk.

"Jin hyung geliyor."dedi o sırada Mingyu.

Jin hyung arabayı park edip yanımıza gelecekken bir alfa onunla konuşmaya başladı yolunu keserek. Biz ne olacağını izlerken Jin hyungun sinir kahkahasını duyduk.

Eyvah, bu kahkaha herkese normal gelse de normal olmadığını en iyi ben bilirdim. Kesin bir şey olacaktı. Merakla ne olacağını izlemeye başladık. Jin hyung ile alfa arabanın yanına geldiler, Jin hyung bagajı açtı.