25.BÖLÜM-Falcı haklıydı

103 13 0
                                    

Vuhu bir bölümle daha merhaba ben blahh98 yine sizlerleyim.

Ahaha iyice saçmaladım neyse iyi okumalar.

""""""""""""""""""""""""

"Günaydın"

İğrenen bir ifadeyle kafamı Efe denen yaratığa çevirdim boğazımı temizleyerek.

"Benden ne istiyorsunuz bırakın beni sen kimsin neden bana bunları yapıyorsun"diyince;

"Ben kim miyim" diyerek bir kahkaha attıktan sonra bağlı olduğum sandalyenin etrafında dönüp konuştu.


"Madem sordun anlatıyım önceden çocuk doktoruydum ama onları kesmek iyileştirmekten daha eğlenceli geliyordu. 

Bir gün bir çocuğun sırtına küçük çizikler atarken yakalandım.

Hapise girdikten sonra oraların bana göre olmadığını anlamam uzun sürmedi

Zeki bir planlamayla ordan kaçtım daha sonra demirle tanıştım senin resmi'ni bana gösterdikten sonra yaptığı teklifi kabul ettim"

"Ne teklifi ne diyorsun?" diye sorunca Efe alayla gülerek;


"Yakında öğrenirsin benim küçük kobayım" diyerek yanıma geldi.

Korku ve tedirginlikle bu hain ve psikolojisi bozuk adamın ne yapıcağına bakıyordum.

Titreyerek "Ne ne yapıyorsun bırak beni" dedim.

"Kes debelenmeyi diyerek karnımı açtı gözlerini karnıma odaklayarak.

"Burda büyük bir kesik vardı galiba baksana yeni iyileşmeye başlamış" diyerek elindeki bıçağı yaramın üzerinde gezdirdi.

Yavaş yavaş bıçağı karnıma batırmaya başladı bense çığlık çığlığaydım.

Sesim tekrar kesildiğinde artık bağıramıyordum çünkü biraz bağırmaya kalksam boğazım o kadar acıyordu ki, gözümün ucuyla karnıma baktım. 


Karnımın üzerine küçük bir kesik açmasına rağmen önceden yara olduğu için çok acıyordu.

Bana tiksinç bir ifadeyle bakarak ;

"Dur daha ne yaptım ki çığlık atıyorsun bağırmayı kes beni sinirlendiriyorsun saymaya başla"diyince;

Titrek yorgun ve sessiz tonda konuştum.

"Neden sayı saydırıyorsun bu bir matematik işkencesi falan'mı?"dedim.

"Hayır çünkü sana çektirdiğim acıların yarısında kendinden geçmeni istemiyorum

Sen saydıkça bilincin yerinde kalıcak şimdi sesli sesli saymaya devam et" dedikten sonra yanımdan ayrıldı biraz sonra elinde bir poşetle geri geldi.

"Bak bu poşetteki ne biliyormusun?" diyip devam etti.

"Bu tuz bunu senin karnındaki kesiğe döküceğim" dedikten sonra iğrenç kahkahasını patlattı bense ürkekçe;

ARZULADIM KAYBETTİM(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin