FİNAL

154 6 5
                                    


Başlıktanda anlıyacağınız üzre
Finale geldik

İyi okumalar...

Her yeri gezmemize rağmen yorulmamıştık.

Şimdide otele gelmiştik. Çektiğim fotoğraflara bakıp sırıtıyordum.

Çocuğun biri dondurmasını Kaan'a sürmüştü. O zamanki hali oldukça komikti.

Bende kendimi tutamamış kahkaha atmıştım. Tabi sonra ona güldüğüm için bana sarılmıştı.

Bu sayede benimde her yerim dondurma olmuştu. "Ben duş alıcağım istersen sen de gel" diyince tüm sıcaklık yanaklarıma toplanmıştı.

"Yok saol ben alımıyım" dedikten sonra tekrar fotoğraflara döndüm. Aklıma düğün günü gelince sırıttım. Rabia ve Meriç nikah şahidim olmak istemişti.

Tek bir tane yeter diyen nikah memuru yüzünden kavga çıkmıştı. Bezgan teyze  kavgayı sonlandırmak için benim nikah şahidim olmuştu.

Kaan'ında nikah şahidi Cenk'ti. Banyo kapısı açılınca dışarı süzülen dumanların ardından Kaan belirmişti.

Beline sardığı havlu dışında üzerinde bir şey yoktu. Elindeki küçük havluyla saçlarını kuruturken oldukça kışkırtıcıydı.

Yüzümü ellerime çevirip oynamaya başladım Kaan yanıma oturup ellerini çeneme yerleştirdi yüzümü ona doğru çevirdi.

"Artık benden utanmanı istemiyorum yoksa hala hazır deil'misin" derken yüzündeki hüznü saklamaya çalıştığı her halinden belliydi.

Ellerini yüzümden çekip duvarı seyre daldı.  Bu zamanı ne kadar süredir beklediğini biliyordum. Onu istemediğimi söylesem pinokyo gibi burnumun uzuyacağına yüzde yüz emindim.

İki elimle Kaan'ın kafasını kavrayıp kendime döndürdüğüm gibi dudaklarına yapıştım.

Bu yaptığım hoşuna gitmiş olmalıki kontrolü eline alıp beni daha sert öpmeye başladı.

Elleri tişörtü'mün uçlarına gidip yukarı doğru çekiştirdi. Hızlı hareketlerle üzerimdekilerden kurtulunca beni yatağa yatırdı.

Öperken arada sırada dişlerini dudaklarıma geçiriyordu.

Dudaklarımdan boynuma ulaşan küçük ısırıklar bırakıyordu. Belimden kavrayıp iyice bana sokulduğunda kalbim üçyüz beşyüz diye atıyordu.

Cezbedici sesiyle gözlerimin içine bakarak  "Merak etme Arzu canını acıtmamaya çalışacağım"dedi.

🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅🌅

Güneşin yakıcı ışığı gözlerimi kamaştırırken zorlayarak açtım.

Kafamı çevirmemle Kaan'ın huzur dolu yüzünü görmem bir olmuştu. Saçları güneş'ten gelen ışıkla parlıyordu.

Yavaş yavaş gözlerini açıp yüzüme baktı. Utancımdan kafamı boynuna gömdüm.

Gülümsediğine emin olmak için yüzüne bakmam gerekmiyordu. "Orada nefes alabiliyormusun" diye sorduğunda kafamı olumsuz bir şekilde salladım.

Kafamı boynundan çıkarıp yüzüme baktı. Burnumu öptüğünde gülümsedim. Bende aynı şekilde onu öpünce gerçek mutluluğu bulduğumu anlamıştım.

"Ben acıktım" dediğimde Kaan gülümsedi. "O zaman tazmanya canavarı'nı yedirelim yoksa beni yiyebilir" dediğinde omzuna bir tane gelişi güzel vurdum.

Önümüzde koca kahvaltı masasına yaklaşık beş dakikadır bakıyordum. Masa sanki bir ordu için hazırlanmıştı.

"Daha ne kadar izlemeyi düşünüyorsun" diyen Kaan bütün masayı yiyecek kadar iştahlı yiyordu.

ARZULADIM KAYBETTİM(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin