Multi- Gizem Gündoğdu. :)
Bölüm şarkısı- Taylor Swift: Back to december. Güzel şarkı dinlemenizi tavsiye ederim. Ayrıca bölümü de bu şarkıyla okuyun mutlaka lütfen rica ediyorum yani. Gerçekten çok güzel oluyor. :) Multide var :)
Yeni bölüm geldii :)) yorumlarınız beni çok mutlu ediyor. Herkeze teşekkürler :)
Bu bölümü çok sevdiğim, kardeşim bildiğim gizemugur43 'e ithaf ediyorum. Kendisi yeni yazarlardan birisidir. 'Tehlike' adlı hikayesine bir göz atabilirsiniz...
------
Doğukan " seni seviyorum amına koyiyim! Çünkü seni seviyorum. Hiç kimsede yaşamadığım heyecanı sen beni öpünce yaşadım. Kimsede görmediğim masumluğu sende gördüm. Saçmalamanı, kızınca ki tatlılığını, utandığın zaman kızarmanı. Ben karanlığın içinde kaybolmuşken, hayatıma aydınlık oldun. Şimdi sana sormayacağım düşünceni. Sevgilim olur musun yada olmaz mısın diye. Çünkü sen benimsin! "
Bunları Doğukan'mı söylemişti gerçekten? Rüya görmüyordum değil mi? Bu yaşadığım şok karşısında konuşamıyordum. Dudaklarım şaşkınlıkla aralandı.
" D- Doğukan... şey.. ben, ben.. "
Gözlerimi kaçırdım. Gözlerine bakamıyordum. Başımı sağa çevirdim. Bakışlarımı yere odakladım. Utanmıştım. Kızardığımdan emindim çünkü yanaklarımın sıcaklığını hissediyordum. Sağ elimi sol koluma koydum. Doğukan bana yaklaştı. Aramızdaki zaten az olan mesafeyi kapattı. Elini çeneme getirdi ve ona bakmamı sağladı. Yüzlerimiz o kadar yakındı ki. Nefesininin yüzüme çarpışını hissedebiliyordum. Kendimi biraz toparlayarak konuşmaya çalıştım.
" B- ben.. ne diyece-.- " Doğukan işaret parmağını dudağımın üzerine koydu.
Doğukan " Ssshh. " dedi. Parmağını çekti. Elini yanağıma koydu. Ve yavaşça öpmeye başladı.
O an, dudaklarının dudaklarımda olduğu, o an. Nefesim kesilmişti sanki. Kalbim durmuştu. Zaman durmuştu. Öpüşünün sıcaklığıyla beraber. Hala bu anın gerçek olduğuna inanamıyordum. Elimi yanağına koyma isteği uyandı içimde. Elimi yanağına koydum. Öpüyordum. Ama nasıl olduğumla ilgili en ufak bir fikir yoktu aklımda. Doğukan dudaklarını, dudaklarımdan ayırdığı gibi sarıldı.
Bende sarılmasına karşılık vermiştim ki; etraftan alkış sesleri gelmeye başladı. Başımı kaldırdım etrafıma bakındım. Bir sürü kişi bizi alkışlıyordu. Zil çalmıştı ve ben fark etmemiştim bile. Herkez bizi izliyordu. Büyük bir mutlulukla gülümsedim. Etrafa bakarken, Derin'le göz göze geldim. Kollarını birbirine bağlamış, sağ ayağını yere vuruyordu. Bakışları kırmızıyı görmüş, boğa gibiydi. Öfkeliydi. Üzerime saldırmamak için kendini zor tutuyordu sanırım. Birden gözlerini kaçırdı saçlarını savurdu. Gül ve Leyla'ya gelin işareti yaptı. Sonra arkasını dönüp kalabalığın içinde kayboldu. Yüzümdeki gülümseme düştü. Bir an sadece kısa bir an onun için üzüldüm. Onun gibi birisine hemde. O da seviyor sonuçta. Zor olmalı. Değil mi? Beni düşüncelerimden kurtaran Doğukan'ın sesi oldu.
Doğukan " güzelim. "
Bakışlarımı Doğukan'a çevirdim. Doğukan vücudunu bana çevirmiş gülümsüyordu. Gözlerinin içine baktım ve bende gülümsemedim.
" bende, bende seni seviyorum. "
Artık saklamanın bir anlamı yoktu. Onu seviyordum. Bunu uzaktan gören birisi bile anlardı. Ama aklıma takılan bişey vardı. Doğukan gibi birisi nasıl bu kadar kısa sürede beni sevmişti? Yani tamam. Ondan beklenmeyen bir sürü şey yapmıştı bana karşı. Onu tanımam için fırsat da vermişti. Kafam gerçekten karışıktı. Buna inanmam sanırım biraz zaman alacaktı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALNIZ KURT
Hombres LoboBazen hayatında doğru ile yanlışı ayırt edemez insan. peki, ya bu hayat sırlarla doluysa? Babasının öldüğünü sanan Selen gerçekleri kaldırabilecek mi? Hayatında o kadar çok sır varken kime güvenecek? Normal olmayan insanlara ne demeli? Ya onlardan b...