YALNIZ KURT

part - 2

Multi : gizem

"Geç. beni rahatsız etme. "

Başımı öne arkaya salladım ve yanına oturdum. Aslında onunla konuşmak istiyordum adını öğrenmek bu taş çocuğu tanımak istiyordum hem de gereğinden fazla. Acaba ' adın ne ' desem kızar mı?

" adın ne ? " birden sormuştum böyle sorulur mu pat diye ya napıyorum ben.

" beni rahatsız etme demiştim ?! "

" sadece yanımda oturan öküzün kim olduğunu öğrenmek istedim? "

" Doğukan şimdi sus ! "

Oflayarak önüme döndüm bu kadar öküz birisi nasıl olabiliyor anlamıyorum biraz konuşsa ölecek sanki ...

Dördüncü derse gelmiştik. Nerdeyse hiç konuşmadık. Arada bir Fatma'yla konuşmuştuk. Ama o da yanındaki sarışınla ilgilenmekten bana pek vakit ayırmamıştı. Sarışın çocuğun adı Can'mış Fatma'nın söylediğine göre baya iyi anlaşmışlar. Sürtük tabi hemen kaptı tatlı çocuğu. Bense daha doğru düzgün konuşamadım bile. Dördüncü dersin çıkış zili çaldı. Doğukan kalktı. Yanımdan geçti. Bir kere bile bana bakmadan kapıya doğru yürümeye başladı. O cool yürüyüşü tavırları tüm kızların onu hayranlıkla izlemesini açıklıyordu. Ne var bu çocukta bu kadar gizemli yapan onu çözecektim. Bunu kafaya koydum yapacaktım--"

Fatma " kızım yine mi daldın sen? "

" hıh ne anlamadım bişey mi dedin ? "

Fatma " sonunda iletişim kurdun alkış kızıma "

" dalga geçme ya ! "

Fatma " şu yanındaki çocuktan hoslandın dimi ? "

" ne allah korusun kızım tobe de ! "

Fatma " bana da yalan soylemiceksin herhalde çünkü yalan söylemeyi beceremiyorsun en azından rezil olma kızım çocuğun içine düşeceksin be "

Ofladım. Cevap vermedim çünkü ondan sanırım gerçekten hoşlanıyordum. Ama o benimle hiç konuşmuyordu. Ve bu benim sinirimi bozuyordu.

------

" Ege seni öldürcem kaçma gel buraya !! "

Ege " he oldu kacmiyim de öldür dimi ben canımı seviyorum kızım nah gelirim ! "

" ne demek senin uğurlu kolyeni kopardım hı tabi öldürcem gel buraya "

Resmen babamın bana verdiği uğurlu kolyemi babamdan son hatıramı koparmıştı pislik. Kolyemde sonsuzluk işareti vardı ve ince bir zinciri o kolyemi çok seviyordum ama şimdi ne oldu Ege pisliği onu koparttı.. onu öyle yada böyle her türlü öldürecektim. Taki annemin terliğini kafama yiyene kadar. Bu kadın yemiyo içmiyo terlik atışımı çalışıyo ya.

" anneeggggg ben ne yaptım herşeyi Ege yaptı. bana niye terlik niye bana?? "

Ege " ha ha ha benimle ugraşırsan öyle olur tabi kızı-- "

Ege de kafasına yediği terlikle susmak zorunda kalmıştı. Bense gülmekten yerlere yatmıştım. kendi yediğim terliğin acısını hissetmiyordum bile.

Annem " yine neyin kavgasını yapıyordunuz hanginiz anlatacak biriniz bi daha kafasına terliği yemeden önce "

Anne terliğine saygımız büyük tabi bide üstüne annemin ciddi olan ses tonuyla kendimi susturup hemen

" ben anlatırım anne ! "

" ben anlatırım anne ! "

Tabi Ege eksik kalır mı? O da benimle aynı anda söylemişti. Pislik kendini savunacak ya gerçi bunun neresinde haklıysa artık. Benim ona pis pis baktığımı görünce benim anlatmama izin verdi göt korkusu malum olunca verir tabi .

" anne Ege benim babamdan kalan son hatıramı ve aynı zamanda uğurlu olan kolyemi koparmış ! "

Babam bir iş kazasında vefat etmişti üzerinden 3 sene geçti ve alıştım artık yokluğuna ama hala bir burukluk var içimde.

Ege " anne valla isteyerek olmadı elimdeydi birden koptu "

" birden kopmuşmuş nasıl birden kopar bu be fizik kanunlarına aykırı"

Annem " Tamam kesin bu kadar gürültü yeter . Selen kızım sende uzatma artık meseleyi "

" ama anneegg "

Annem " kızım ? "

Elindeki terliği bana doğru sallayınca susmak zorunda kaldım.

-----

Sınıfa girdim sırama doğru ilerledim. Doğukan yoktu. Sırama oturdum. Ders başladıktan bir on- on beş dakika sonra kapı tıkladı ve altında siyah kot pantalonu, üstünde koyu mavi vücudunu saran bir t-shirt bu kaslarının daha da fark edilmesini sağlıyordu. Yanıma oturdu ve bana baktı bir kac saniye sürmeden önüne döndü.

" neredeydin ? "

Doğukan " sana hesap vereceğim konusunda birsey söylediğimi hatırlamıyorum "

" bu kadar kaba olmanı gerektiren şey ne ? "

Doğukan" bak bana bulaşma. Ben senin tanıdığın kişilere benzemem, beni tanımıyosun ve tanımakta istemezsin ! "

" hayır, seni tanımak istiyorum !? "

Doğukan " ama ben senin beni tanımanı istemiyorum. Ha eğer benimle yatmak istiyosan ben herzaman açığım güzelim. "

Bana biraz daha yaklaştı bense ona şaşkın şaşkın bakıyordum söyleyecek birsey bulamadığım için konusamiyordum. birde onun bana yaklaşması içimde fırtına etkisi yaratıyordu. Ondan hoşlandığımı biliyorum ama bu farklı bişey onu seviyormuydum? O önüne döndüğünde ben hala onu izliyordum yüzündeki pürüzsüzlüğü saçlarının dağınık olmasına rağmen çok düzgün oluşunu--!

Doğukan " hala beni kestiğinin farkındamısın ? "

" be- ben şey dalmışım. "

Doğukan " benden hoşlandığını bu kadar belli etme bence güzelim"

" senden hoşlanmıyorum ! "

Doğukan " her zaman ki gibi böyle deyip akşam kendini benim yatağımda bulan kaç tane kız var biliyor musun sen ? "

Ofladım ve önüme döndüm bu çocukta başka bişey vardı neden onu tanımamı istemiyordu? neden çoğu kızla yatmıştı? Neden bu kadar yakışıklı olmak zorundaydı ? Ne diyorum ben yakışıklı mı kendine gel selen. Ya of tamam biraz yakışıklıydı, tamam ya çok yakışıklıydı. Onu tanıyacaktım bu kadar gizlediği şeyi bulacaktım.

------

Bu bölümün uzun olduğunu düşünüyorum gece gece yazdığım için yanlış olan yada beğenmediğiniz bir yer varsa soyleyin yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorummm ;) bir dahaki bölümde multide Dogukan olacak o taş çocuk merak edin biraz kimmiş :) :*