Önceki bölümden kesit
Bartu sert bakışlarını babama çevirdi. "Ezgi yarın benimle birlikte geliyor. Temelli." Sesi izin ister gibi değil de haber verir gibi çıkmıştı.
Peki benim niye bundan haberim yoktu?
Sevmek için güzel mi bakmalı?
Güzel bir ruh, çirkin bir bedende
Gözlerin, sadece gözleri mi görmeli?
Bir çiçeğin güzelliği neye bağlı?
Sevmek için güzel mi bakmalı?
9.BölümHayat bazen karşımıza beklenmedik koşullar çıkarıyordu. Bazılarına sevinirdik, bizim için iyi olanın o olduğunu düşünürdük. Tam tersi çıkardı. Bazılarına ise üzülürdük, hatta bunun kendimiz için yolun sonu olduğunu düşünürdük. Tam tersi çıkmayabilirdi.
Benim tam tersi çıkmıştı.
Galiba hayatımın tüm şansını burada kullanmıştım.
Kafamı geriye yaslayıp akıp giden yolu seyrederken gerginlikle çantamın kulbunu sıkmaya devam ediyordum.
Bartu'ya kaçamak bakışlar atarken bir anda kafasını bana çevirdi. O anki panikle kafamı aniden cama çevirip yolu izlemeye devam ettim.
"İstersen şarkı açabilirsin?" Bartu'nun sesiyle kafamı tekrar ona çevirdim. Gülümseyerek bana bakıyordu. Sorduğu sorunun cevabını beklediğini fark ederek kafamı iki yana salladım.
Şimdi şarkı açarsam eşlik ederdim ve bu şuan yapmak istediğim son şeydi.
Omuz silkerek önüne döndü ama bir eli radyoya gitmişti. Açtığı şarkının sakin melodisi uykumu getirirken birazcık bile olsa uyumak için gözlerimi kapattım.
* * *
Omzundan dürtülmemle yerimden sıçrayarak uyandım. Birkaç saniye nerede olduğumu kavramaya çalıştıktan sonra gözlerim Bartu'yla kesişti.
Hiçbir şey demeden ehliyet kemerini çözdüğünde bende ona ayak uydurdum. Merak ederek dışarı baktım. 5-6 katlı bir binanın önünde duruyorduk.
Sanırım yeni evim burasıydı.
Elimdeki çantayı sırtıma takıp arabanın bagajına yöneldim ama Bartu iki valizi de kendi almıştı. "1'ini ben taşıyayım istersen. Ağırdır onlar." Bartu beni hiç duymamış gibi yaparak binanın kapısına yöneldi. Bende peşinden gittim.
Kendi bilirdi.
Evin en yukarda olmaması için dua ederek asansöre bindim. Kapalı alanlar beni bunaltsa da bunu söylemek ya da belirtmek gibi bir lüksüm yoktu. Adamın evini işgal edecektim resmen.
Kafamdaki düşünceleri susturmak için Bartu'nun kaçıncı kata bastığına baktım.
Ne demek 6. Kat?! Allah'ım sana geliyorum!
Sakin kalmaya çalışarak derin bir nefes alıp verdim. Bu süre zarfı içerisinde Bartu'nun bana olan bakışlarını hissettim ama düz bir ifadeyle asansörün kapısına bakmaya devam ettim.
Sonunda asansör durduğunda rahat bir nefes verip dışarı çıktım. Bartu'nun da çıkmasını bekledikten sonra onu takip ettim.
Resmen gerginlikten karnıma ağrılar girmişti.
Valizleri kenara koyup kapıyı açarken ben yeri inceliyordum. Yapabileceğim en iyi şey buydu.
Sonunda kapıyı açtığında içeri valizleri aldık. İçeri girip girmemek arasında kaldım çünkü çekiniyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaralı Ervah
Chick-Lit"Yaralarının hepsini iyileştireceğim." Ant içer gibi konuşan Bartu'ya baktım. O ise omzuna bir öpücük kondurup saçlarımı kokladı. İlgisi gözlerimi doldururken titreyen sesime hakim olamadım. "Ya ruhum?" Kafamı kaldırıp dolu gözlerimle sevdiğim adamı...