Mert elini yüzünü yıkayıp soğuk suyla yüzünü uzun uzun yıkadı şişler hafiften geçsede yetersizdi Mert odadaki mini buz dolabından buz alıp iki gözünün üzerine uyguladığında bu daha çok işe yaramıştı..
Mert şişliklerin çoğundan kurtulduktan sonra hazırlandı bakımını yapıp çamaşırlarını ve üzerini giyindi..
Siyahlara bürünmüştü adeta siyah bol kumaş pantolon siyah düz tişört siyah ayakkabılar ve siyah ceket giyinmişti çok özenmemişti hevesi yoktu..
Mirzanın yanına geçtiğinde Mirzada giyinmiş balkonda sigara içiyordu. Mert yanına gitmek istemedi odadaki koltuklardan birine oturup boş duvarı izlerken Mirza içeri geldi..
Telefonundan bir şeyler kontrol ettikten sonra telefonunu ve sigarasını cebine atıp söze girdi..
"Hadi kahvaltı yapmaya gidelim biraz daha gezelim akşam uçak var gideceğiz." Dediğinde Mert bir şey demeden sadece ayağa kalktı ve kocasını takip etti..
Kahvaltıya geldikleri yer çok hoştu sade şık ve sessiz bir mekandı..
Kahvaltı sırasında Mirza söze girdi..
"Tabağındakileri bitir oynamayı kes dün ki saçmalıklarını da unut beni zorlama üstüne gelmek istemiyorum." Dediğinde Mert çaresizce iki kelime edebildi Mirza devamına izin vermedi..
"Ama ailem-" dediğimde Mirza uyardı net sesiyle..
"Senin ailen benim onlar hiç bir zaman ailen olmadı beni daha fazla zorlama!" Dediğinde Mert korkup sustu Mirza haklıydı aslında zaten Mirza Merti bıraksa ailesi onu asla eve tekrar almazdı..
Kahvaltıda bu konuyu kapatmışlardı ama Mertin burukluğu içinden eksilmemişti..
Kahvaltıdan sonra dün planladıkları gibi önce mucize bahçe adlı çiçekler ve bitkilerden oluşan iç açıcı sergiyi gezdikten sonra Mertin isteğiyle kayıp odalar akvaryumunu gezdiler Mert burayı çok sevmişti balıklar çok ilgisini çekmişti..
"Mirza şu balığa bak kocaman."
"Mirza bak bunlar da çok güzel."
"Bazıları gerçekten çok çirkin bazıları da çok göz alıcı.." diye diye Mirzanın peşinde dolanan Mert hangi balığı görse Mirzaya göstermeye çalışıyordu ama haklıydı gerçekten bu balıkların ihtişamı göz alıcıydı çerçekten o kadar büyük balıklar vardı ki hayrete düşürüyordu dubainin her konuda gelişmişliğide göz ardı edilemezdi her şeyi yapabiliyorlardı bu ülkede dubaide kayak yapmışladı dubayide kayak yapmak için alanlar vardı ülke çok zengin ve göz kamaştırıcıydı Mert buraya tekrar gelmek isterdi..
Artık akşam üstü kahvelerini içip lüks arabalarıyla gezerken Mirza söze girdi hem karısının moraline iyi gelirdi bu fikir Mert çok severdi..
"Yarışmak ister misin?" Dediğinde Mert anlamayıp sordu..
"Arabayla yarışmak ister misin benimle diyorum." Dediğinde Mert istemsiz heyecanla gülümseyip söze girdi..
"İ-isterim ama tek araba çıltık nasıl yarışacağız ki?" Dediğinde Mirza açıkladı..
"Ben seni önlem almadan yarıştırır mıyım bildiğim bir parkur var oraya götüreceğim seni." Dediğinde yola çıktılar Mert çok heyecanlıydı çok eğleneceğine emindi ki öyle de olmuştu yarış çok heyecanlı geçmişti ve Mert kazanmıştı sevinmişti ama Mirzanın Merti sevindirmek için kaybettiği ortadaydı yarıştan sonra Mert parkurda kendini geliştirirken çok eğleniyordu Mertle çalışanlar ilgilenirken Mirza da parkuru gören kafe kısmına geçip içeceğini içip karısını izledi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kocam Diyeceksin (+18) GAY
RomanceBu yaşıma kadar çocukluğum gençliğim elimden alınmıştı ben de geleceğe hayallerime sığınıp hayata tutunmuştum ama bu yaşıma kadar hayatımı elimden alan ailem şimdi geleceğimi hayallerimi de elimden almışlardı. (Arkadaşlar çok fazla +18 içerik bulund...