San kısık gözleriyle Wooyoung'a bakıyordu. Wooyoung ne dediğinin farkına vardığında ayağa kalktı ve koşarak lavaboya gitti. San, "Wooyoung ne oldu?!" diye bağırdığında Wooyoung tuvalete kusmaya başlamıştı.
Alışık değildi böyle şeylere. Hemde hiç değildi.
"Evine git" dedi Wooyoung tuvaletten kafasını kaldırırken. Ağzından damlayan salyalarını havlu kağıdına sildi ve lavaboya yürüyüp ellerini yüzünü yıkadı.
"Wooyoung, iyi misin?" dedi San telaşla. Umursamıyordu Wooyoung'un ona dediklerini. Wooyoung da onu umursamıyordu.
"Seninle konuşmam bile hatayken bana neler yaptırdığının farkında mısın?!" diye bağırdı, sesi biraz cırtlak çıkmıştı. San kaşlarını çatmıştı, dişlerini sıkıyordu. "Bağırma bana." dedi bastırarak.
"Defol git San. Bir daha seni görmek istemiyorum. Beni kötü etkiliyorsun." dedi Wooyoung.
San, "Kötü mü etkiliyorum? Aç şu kapıyı da göster o gözlerini bana!" dedi. Gözlerine bakıp teyit etmek istiyordu onu.
"Git, evine git. Sadece git!" diye bağırdı Wooyoung. Ağlıyordu, sinirden eline bulduğu her şeyi yere atmaya başlamıştı.
Kırılma sesleri ile San kapıya yumruk atmaya başlamıştı. "Wooyoung ne yapıyorsun, aç şu kapıyı!?" diye bağırdı San.
"Gitmezsen öldürüm lan kendimi! Siktir git be!" dediğinde San yumruklarını sıkıp kapıya doğru yan bir şekilde koştu ve kapıya bir kaç kez omuz attı.
"Öldürürüm diyorum gitsene!?" dedi Wooyoung. Ergen triplerine girmek değildi bu, belki de öyleydi. Onu kovmak için diyordu bunları zaten.
"Değiştirdin beni, bırak da eski halime geri döneyim!" dedi hıçkırarak. San son kez kapıya omuz attığında kapı yere düşmüştü. Wooyoung elleriyle kulaklarını kapattı ve gözlerini sıkıca kapadı. Ne sesini duymak istiyordu ne de kendisini görmek istiyordu.
San geniş omuzlarıyla Wooyoung'a sarıldığında yok olmuştu Wooyoung onun kolları arasında. San hafifçe geriye çekildi ve Wooyoung'un kulağındaki ellerini indirip, tek eliyle çenesini kavradı.
"Ergenliğe yeni mi girdin güzelim?" dediğinde Wooyoung gözlerini kırpıştırarak açtı ve San'a baktı. "Seni ilgilendirmez..." diye mırıldandı, gözlerini San dışında her yerde gezdirmeye başlamıştı.
San, "Ahah, cidden yeni girdin yani?" dediğinde Wooyoung çenesindeki kalın bileği kavradı ve ittirmeye çalıştı. "Wooyoung, ben body çalışıyorum. Bu bedenle bana hiçbir şey yapamazsın." dedi ve baş parmağıyla Wooyoung'un dudağındaki beni okşadı. Wooyoung'un göğsü hızla inip kalkmaya başladığında San yutkundu.
"Wooyoung, etkileniyorsun benden. Seni kötü mü etkiliyorum cidden?" dedi San, Wooyoung'un dudağına bakarken.
Wooyoung, "Etkilenmiyorum. Ve evet beni kötü etkiliyorsun, şimdi olduğu gibi" dediğinde San gözlerini Wooyoung'un gözlerine çıkardı.
"Benlerini çok seviyorum. Seni seviyorum Wooyoung. Seni cidden seviyorum. "
Wooyoung yutkundu ve bir adım geriye gitti. San elini indirdi ve baktı küçüğüne. San ona doğru yürüdükçe Wooyoung geriye doğru gidiyordu.
Arkasındaki küvete düştüğünde San elini Wooyoung'un kafasının arkasına koydu ve kafasının çarpmasını engelledi.
"Dikkatli olmalısın küçüğüm" dediğinde Wooyoung, "Aramızda çok yaş varmış gibi konuşma" dediğinde San kıkırdadı.
"Boyuttan bahsediyorum." dedi ve sırıttı. Wooyoung eliyle küvetin rastgele bir yerinden tutunduğunda San suyu açtı ve Wooyoung suyun altında ıslanmaya başladı.
"Aish, suyu kapat, çok soğuk." dediğinde San onu küvete yatırdı. Wooyoung ne olduğunu anlamamıştı. Bir anda üstüne çıkmıştı San. "Isınmak istiyorsan bana sarıl." dediğinde gözlerini Wooyoung'un göğüs uçlarına kaydırdı.
Küvet su doluyordu çünkü tıpası takılıydı. Wooyoung'un baksırı ıslanmıştı, bu rahatsız hissetmesine sebep olmuştu.
"Baksırını çıkarmak istersen çıkar." dedi San sanki onun aklını okumuş gibi. Wooyoung kafasını iki yana salladığında San bir eliyle Wooyoung'un gözlerini kapadı.
"Neden gözümü ka-" dediğinde aletinde bir el hissetti. Vücudundaki kanlar yanaklarına çıkarken göğsü daha hızlı bir şekilde inip kalkmaya başlamıştı.
"Seni tahrik ediyorum." dedi San memnun bir ses tonu ile. Wooyoung dayanamayıp kalçasını biraz hareket ettirdiğinde, San'ın eli de aletinde hareket etmişti. Wooyoung kısaca elini hareket ettir demek istemişti. Tabii utandığından anca hareket edebilmişti.
Aletindeki el hareket ettiğinde hafifçe inledi San'ın yüzüne doğru. San'ın yüzünü göremediği için daha az utanıyordu.
"Seni deli gibi becermemi istiyorsun değil mi?" dedi San. Wooyoung'un kalp atışları hızlanmıştı. Ancak kalbi sanki sikinde atıyordu. O derece etkilenmişti cümleden.
Wooyoung, küvete dolan suyu kollarında hissetmişti. "Boğulmadan kapatsan mı?" dedi Wooyoung mırıldanarak. San gülümsedi ve suyu kapattı.
"İstemiyorum." dedi Woooyoung. Geç cevap vermişti San'ın cümlesine. "Hmm... Tamam sana zaman vereceğim. Ama bu süre zarfında senin evinde kalacağım." dediğinde gözleri açıldı Wooyoung'un, kaşları çatılmıştı.
"Olmaz."
"Tamam o zaman, şimdi yapalım."
"Hayır?"
"Yarın?"
"Hayır diyorum."
"Sevişsek peki?"
"Ya San siktir git!"
"İnanılmaz, sen küfür edebiliyor muydun? Sikersem giderim"
"O sikersen değil miydi?"
"Sen sikemeyeceğine göre ben sikeceğim."
"Boş yapmaya başladın yine"
"Boş yapmayı bilmem de boşalmayı çok iyi bilirim. Öğretmemi ister misin?"
Wooyoung yaptığı kelime oyununa gülmemek için kaşlarını iyice çattı. "Odaya gidelim artık, burada daha fazla durmayalım." dediğinde anahtar sesi gelmişti. İkiside gözlerini açarak ayağa kalkmaya çalıştılar ancak daha beter olmuştu. San, Wooyoung'un üstüne düştüğünde Wooyoung acıyla inledi.
"Hassiktir"
"Ananı sikeyim"
"Çüş"
Gelen kişilerle birlikte ikiside şok içindeyken karşısındaki kişilere bakıyorlardı.
"Wooyoung?"
İşte bu ses Wooyoung'un hayatını karartmıştı. Çünkü bu sesin sahibini uzun zaman sonra duymayı beklemiyordu.
Song Eunseok buradaydı.
Yıllardır görmediği kişi şuan evindeydi.
Bölüm sonu💥😝
Sezon finali yaptım çünkü yeni woosan fic fikri buldum :>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman | Woosan
FanfictionWooyoung hiç tanımadığı proje arkadaşı tarafından ekilir ve projeyi kendi başına yapar. Proje arkadaşı olan San dersten 0 aldığı için okulda Wooyoung'u aramaya başlar. En sonunda bulur ve bu karşılaşmayla ikisi birbirine düşman olur. Skz × Ateez ×...
