✟21

520 46 15
                                    

"Rahip, giyindiysen salona gel."

Yui Satoru'ya seslenip arkasına yaslandı ve önündeki bardakların desenini incelemeye başladı.

Birkaç dakika sonra Satoru omuzlarındaki havluyla ve Yui'nin yatağa bıraktığı eşofmanın üzerine giydiği beyaz tişörtle odadan çıktı. Yavaş adımlarla kıza yaklaşarak saçını kurutmaya devam etti ve önce masanın üzerine sonra da Yui'ye baktı.

"Bunlar ne?"

Kız karşıdaki koltuğu gösterip "Otur." diyerek bacak bacak üstüne attı ve ortadaki alçak masaya eğilip viski şişesini açtı.

"Hiç sarhoş olmadın, değil mi?"

Adam başını onaylar anlamda salladı. Şaşkın mavi gözleriyle kıza bakarken son derece masum görünüyordu.

"Öyleyse olacaksın."

Viski melodik bir sesle bardakları doldurduktan sonra kız yüzünü dışardaki alacakaranlığa çevirdi.

Hava kızıldı ve akşam güneşi neredeyse kaybolmak üzereydi. Koltukların yanındaki şömineden odunun çıtırtı sesleri geliyordu.

Satoru yorgun hissetmiyordu fakat uykusu gelmişti ve ne zaman esneyecek gibi olsa karşısında oturan beden dikkatini bir şekilde dağıtıyordu.

"İstemiyorum." dedi kesin bir şekilde.

Yalan. İstiyordu fakat bundan daha çok istediği bir şey varsa o da Yui'nin tepkisini görmekti.

"Hm, demek öyle. Yapacak bir şey yok o zaman, sen odana dön."

"Ne?" Satoru afallayarak şaşkın gözlerini kıza dikti. Bu eve geldikten sonra ilk defa kızın bir şeyden vazgeçtiğine şahit oluyordu. "Odana mı dön? Hayır. İstiyorum." Bir kez de söylediklerine şaşırdıktan sonra her şeyi siktir etti ve bardaklardan birini alarak kafasına dikti. Sonuç pek de beklediği gibi olmamıştı ve bir süre içkiyi ağzında bekletmek zorunda kalmıştı.

"Yui! Bu şey iğrenç." Sırıttı. "Ama beğendim."

Bardağı masaya bırakıp diğerini de hızla içerek bir süre boğazındaki hissin geçmesini bekledi.

Yui kahkaha atarak bardakları yeniden doldurdu ve elini uzatan adamı elinin tersiyle itti.

"Satoru, bu bir oyun ama buna gerek kalmadan sen zaten... Uçacaksın gibi." Sona doğru sesi yumuşamış, gülüşü tebessüm halini almıştı. Karşısında gördüğü kişi 28 yaşında bir adam değil, 8 yaşında bir çocuktu.

"Nasıl bir oyun?" diyerek daha rahat bir pozisyon aldı ve koltukta bağdaş kurdu.

"Sırayla soru soracağız, soruyu cevaplamak istemeyen içecek."

"Hm, öyleyse benim iki tane pas geçme hakkım var mı?"

Yui tekrar kahkaha atarak önündeki şişeleri gösterdi. "Bunların hepsini tek başıma içebilirim. Öyleyse sadece ben mi soracağım?"

"Tamam en azından," işaret parmağını büzdüğü dudaklarına bastırdı, "bir tanecik olsun?"

"Pekâlâ pekâlâ."

"Kim başlayacak?"

Yui Satoru'nun bu sıcakkanlılığından alkolün etkisini göstermeye başladığını anlıyordu.

"Sen nasıl istersen ama kesinlikle yalan söylemek yok. Fark edersem iki kere içersin."

"Tamam tamam, sen sor."

Whore ✟ G. Satoru  [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin