Sabah camlardan içeri süzen güneş ışınlarıyla gözlerimi araladım. Saatin daha çok erken olduğunu fark etmemle yorganı kafamın üstüne çekmem bir oldu. Tam tekrar uykuya dalacakken başka bir odadan tanıdık bir ses geldi.
"Duru!"
Abim bana seslendi. Onu umursamadan gözlerimi kapattım ve uyumaya çalıştım. Ancak...
"Saat kaç oldu hala uyanmadınmı?"
Kafama yediğim yastıkla yataktan sıçradım. Bağırarak:
"Manyakmısın be? Saat daha 6.30. Bela mı arıyosun?"
Ona öldürücü bir bakış attım. Bu bakışımı gören abimse konuşmadan önce sırıttı.
"Antrenmana geliyomusun gelmiyomusun?"
"Ne işim var senin antrenmanında benim?"
Bu dediğim önce ufak bir kahkaha atmasına neden oldu.
"Dün çok hevesliydin halbu ki. Hem gelmezsen akşama yemek yok haberin olsun."
Dediklerini duyduktan sonra gözlerimi devirdim ve derin bir iç çektim. Canım sıkıla sıkıla yataktan kalktım ve dolabıma ilerledim.
"Tamam tamam hazırlanıyorum."
Yemek pişirmekten hiç hoşlanmadığımı bildiği için her fırsatta bana karşı koz olarak kullanır kendisi.
Dolabımdan gördüğüm ilk çiçekli elbiseyi üstüme geçirdim. Annemden bana kalma bir hatıra. Birkaç saniye elbiseye bakıp daldıktan sonra kafamı iki yana salladım ve kendime geldim. Saçlarımı biraz kabartıp at kuyruğu yaptım ve yüzüme hafif bir allık sürdüm. Makyaj yapmayı sevmediğim için genellikle biraz allık ve rimel yeterli oluyordu. İki fıs parfümümden sıktım ve aynada son bir kez kendime baktım. Hazırdım.
"Gören de kraliyet yemeği için hazırlanıyor sanır. Ne bu kadar uzun sürüyo anlamıyorum."
Abimin sesi tekrar duyuldu. Sözlerine yeniden gözlerimi devirdikten sonra çantamı da alıp odamdan ayrıldım.
"Geldim be geldim. Sözlere bak. Sanırsın 3 saattir hazırlanıyoruz."
Kendi kendime, abimin de duyabileceği bir tonda, söylendim.
5 dakika içerisinde arabadaydık. Yolculuğun çoğunluğunda sessizlik hüküm sürdü. Tam camdan dışarı bakıp dalmışken abimin bana mırıldandığını duydum.
"Şarkı dinlemek istermisin?"
Sorusuna başımı aşağı yukarı sallayarak yanıt verdim. Hemen telefonumdan playlistimi açtım ve arabanın radyosundan Back to Black çalmaya başladı.
You go back to her
And I go back to
I go back to us
Şarkının bu sözlerini kendi kendime mırıldanırken tekrar abimin sesini duydum.
"Onunla mı alakalı?"
Abimin sorusuna kafa sallayarak yanıt verdim.
'Dalgın halimi fark etmiş olmalı' diye düşündüm kendi kendime. Aslında saklamaya da çalışıyordum, ama çocukluğumuzdan beri, abim bir şekilde her türlü yalanımı ve duygu değişimimi fark etmişti. Bazen yardımı olsa da ona hislerimi göstermek istemediğim zamanlarda gerçekten kötü bir durumdu.
"Sıkma şu çocuk için canını. Daha kaç kere dicem bunu?"
"Biliyorum, biliyorum..."
Deyip tekrardan iç çektim.
O kadar kolay sanki unutmak. Beraber geçirdiğimiz onca zaman, paylaştığımız anılar, izlediğimiz filmler, her bir derbi olduğunda aramızda oluşan tatlı rekabet, gol attığında bana yaptığı kalpli gol sevinci... Bunları unutmak kolay mı?
Değil. En azından benim için değil.
İkimizden biri birşey diyemeden telefonuma bildirim geldi. Cebimden telefonumu çıkarttım ve bildirime baktım.
alperennsahin53 yeni bir post paylaştı.
alperennsahin53
liked by ferdikadioglu,edaerdem14 and 103.778 others
alperennsahin53: 🤍
icardibenimkocam- ıyyy
barisalperfans- futboldan umudu kesince voleybola yönelmiş :D
kadioglufan- gsliler yine yorumlarda kudurmuş
Postu beğenip beğenmemek arasında kaldım. Biraz düşündükten sonra elim usulca beğeni tuşuna gitti. Ama ben beğenemeden yandan bir el uzanıp telefonu elimden aldı. Kafamı kaldırıp abime baktığımda ise abimin telefonu kapatıp kendi cebine koyduğunu gördüm. Bana kafasını bile çevirmeden konuştu.
"Hadi geldik. İnelim."
Derin bir nefes alıp arabadan indim...
Merhabalar. Bu wattpad de yazdığım ilk hikaye. Yazım yanlışım varsa özür dilerim. Umarım hikayeyi beğenirsiniz <3333
Okul olduğu için çok sık yazamicam ama en yakın zamanda yeni bölümü paylaşırım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Galatasarayın Aşkı
RomantizmGalatasaraydan Boey gittikden sonra ilk 11 de yer alan Barış Alper Yılmaz ile, Galatasaray Voleybol takımı efsanesi Duru Aktürkoğlunun dağları delen aşkı... Bu çift size hiç bi türlü zorluğun gerçek aşkın önünde duramicağını göstericek.