Pineapple Scented

🎀15🎀

Selam minik tırtırllarımmm🎀

Nasılsınızz

Sınavlar bitti çok şükür

Neyse

İyi okumalar muahh🎀

...

Taehyung'dan

Duvarlarının boyası dökülmüş, ağır bir şekilde kan ve nem kokan, birbirine karışan çığlıkların yankılandığı odanın köşesindeki kanepede sağ bacağımı sol bacağımın üstüne atmış, kucağımdaki kaseden aldığım jelibonları ağzıma atarak deltamı izliyordum. Bir insan her haliyle çekici olabilir miydi?

"Özür dileyin! "

"... "

Ve birer yumruk sesi daha...

Odanın ortasında sandalyeye oturtulmuş, önlerindeki masaya bileklerinden kelepçelenmiş, yüzleri kandan görünmez halde olan dört aptal , ve onların karşısında elleri siyah pantolonunun cebinde, üstüne siyah kolsuz tshirt giymiş, ellerine kan bulaşan oldukça çekici görünen deltam.

Sanırım buraya geleli iki saati geçmişti.
Jungkook bana bir sürprizi olduğunu söyleyip buraya getirmişti. Odaya girdiğimde ise Bogum, Kwan, adını bile unuttuğum üvey amcam ve Bae'yi görmek ilk başta korkutmuştu. Fakat biricik sevgilim, onların benden özür dileyeceklerini söylemişti.

Şimdi ise sevgilimin onlara nasıl işkence ettiğini izliyordum. Çünkü özür dilememekte kararlıydılar. Onlar özür dilemedikçe bir yumruk daha yiyordular. Beni fazla etkilemiyordu böyle şeyler. Çoğu omega böyle şeylerden korma, iğrenme gibi tepkiler verir doğası gereği. Ama bana işlemiyordu bunlar. Hem... Hak etmişlerdi.

Bogum sonunda konuşmaya karar vermiş olacak ki kafasını kaldırdı.
"Tamam ben özür dileyeceğim. Ama söyleyeceğim şeyleri Taehyung'un bilmesi gerektiğini düşünüyorum."

Jungkook güzel, biçimli ve birinde piercing olan kaşlarını çatıp bir süre düşündü. Ardından belindeki silahı eline alıp sessizce konuştu
"O'na karşı ağzından en ufak bir hakaret çıkarsa gözümü kırpmadan alnının ortasına sıkarım. "

Bogum sadece kafasını salladı.

Jungkook aldığı onay ile bana döndü.
Bakışlarından gelmemi istediğini anlamıştım. Bacağımı diğerinin üzerinden indirip elimdeki kaseyi bırakmadan ayaklandım.
Sevgilimin yanına varmamla boşta kalan elini belime sarıp hemen önüne çekmesi bir oldu. Şimdi de sırtımı onun yapılı göğsüne yaslamıştım. O ise burnunu boynuma gömmüş soluklanıyor arada da öpüyordu. Ve bu beni aşırı derecede huylandırıyordu.

Bogum bize kısa bir bakış atıp boğazını temizledi ve söze atıldı.

"Alfa olan baban... Hepsi onun yüzünden oldu. Aslında benim yaptığım da aptallık. Senin bir suçun yoktu ve ben acısını senden çıkardım. Neyse... "

Dikkatle dinliyordum. Dinlerken de arkamdaki koca oğlana elmalı ve limonlu olan jelibonlardan veriyordum. Sadece elmalı ve limonlu jelibon seviyordu.

"Annem ve babam evlenmişler ama mühürlenmemişler onlar evlendikten kısa bir süre sonra ben doğmuşum. Ben ilk yaşıma bastıktan kısa bir süre sonra annem tekrar hamile kalmış.

Fakat babam bunu öğrendiğinde annemi ölesiye dövmüş. Neden biliyormusun? O bebek senin babandanmış çünkü."

Ne?! Bu da ne demek oluyordu?
Elimdeki kaseyi önündeki masanın üstüne bırakıp kollarımı göğsüm hizasında birleştirdim.

"Senin o çok sevdiğin baban annemi tehdit etmiş. Birlikte olmaya zorlamış. Neyse bunları öğrendikten sonra babam annemden boşanmak istemiş... Boşanmışlar da.