Pineapple Scented

🐇7🐇

Hi babys ben geldimmm

Nasılsınız iyi misiniz?

Umarım bölümü beğenirsiniz

Yazım yanlışı olabilir bazı yerlerde sorry

Bol yorum ve oy plss

İyi okumalar muahh

...

Minik omega gözlerini açtığında hâlâ yoldalardı.
Yanında kendisini içine sokmak istercesine sarılan delta ile huzurlu hissediyordu.
Başını biraz çevirip deltanın yanağına sulu bir öpücük kondurdu. Öpücüğün etkisiyle yavaşça gözlerini aralayan delta karşılartığı elma gibi kızarmış tombul yanaklarla tebessüm etti. Uykulu gözleriyle omeganın çenesini okşadı hafifçe. Omega huylandığını belli eden kıkırtı ve mırıltılarla deltaya iyice sokuldu. Deltanın eli narin omeganın belini okşayarak daha da yakınına çekti. Ardından küçük omeganın şakağına minik bir buse kondurdu ve saçlarını koklamaya başladı. Omeganın ananas aromalı kokusu deltayı iyice mayıştırırken omzuna bir öpücük kondurup gözlerini tekrar yumdu.

Birbirine sarılmış ikilinin uykusunu bölen yabancı dil öğretmenleri Bay Jung'un sesi oldu.

"Uyanın çocuklar geldik! "

Delta gözlerini aralayıp minik olanı uyandırmaya çalıştı fakat omega uyanmamakta ısrarcıydı

"Tae"

"Hm? "

"Geldik hadi kalk"

"Hmhm"

Delta tatlı omeganın yüzüne yaklaşıp ilk gözlerini sonra yanaklarını daha sonra da alnına öpücükler dizdi.

"Güzelim uyanman lazım geldik"

Taehyung gözlerini aralayıp gülümsedi.
Rüya gördüğünü sanıyordu. Ellerini deltanın yüzünde gezdirdi. Delta onun bu haline kıkırdayıp omeganın dudaklarına iki küçük öpücük kondurdu. Omeganın gözleri şokla irileşirken büyük olan kalkıp eşyaları eline aldı.

"Sonunda uyanabildin uyuyan güzel"

Deltanın bu dediğiyle Taehyung kıpkırmızı kesilmişti. Utanmıştı hemde çok fazla utanmıştı.

Taehyung'dan

Eşyalarımızı ve çadırlarımızı alıp kamp alanına doğru ilerlemeye başladık.

Çoğu kişi kamp alanının olduğu yere kurmaya başlamıştı çadırlarını. Ama biz Jungkook'un isteği üzerine diğerlerinden biraz daha uzak bir yere kurmaya başladık.

Çadırlarımızı kurduktan sonra sohbet etmeye başlamıştık ki okuldaki adını dahi bilmediğim kendini beğenmiş vita yanımıza gelip oturdu.
Bana iğneleyici bakışlar atıp gözlerini Jungkook'a çevirdi.

"Jungkook~"

Birde cilveyle konuşması yok mu

"Noldu Sieun neden geldin? "

"Ben çadır getirmeyi unutmuşum da senin çadırında kalsam olur mu?"

Jungkook başını eğip düşünmeye başladı.
Bir kaç saniye sonra dudaklarındaki sinsi gülüş ile konuşmaya başladı.

"Tabii neden olmasın"

Kızın gözleri parlamıştı resmen.

Ne yani gece onunla beraber mi kalıcaktı

"O zaman ben eşyalarımı buraya getiriyorumm~"

Şuan duyduklarıma inanmak istemiyordum.
Kıskandığımı kabul ediyorum tamammm