Baskın

55 4 0
                                    

Askerlerin içeriye girmesi, hazarın bağırması, sevda hanımın ağlaması, Kaan beyin sanki herşeyden haberi varmış gibi sessiz kalması ve en son gülşah'ın tiksinircesine bana bakıp götürülmesi hepsi 1 saat içerisinde gerçekleşmişti.

Mesajı alır almaz yatağıma girip uyuyor numarası yaptım. Kısa bir süre sonra kapı kırılma sesi ardından Kaan beyin 'neler oluyor' demesi bir olmuştu.

Hazarı yatağında yanında Gülşah ile yakalamışlardı. Sevda hanım nasıl yakalandı bilmiyorum Kaan beyle üst kattan elleri kelepçeli inmişlerdi.

Beni ise rol icabı kelepçeleyip götürüyorlardı. Şuanda arabada hepimiz kelepçeli bir vaziyette oturuyorduk.

Bizimle beraber 4 Asker daha vardı yanımızda. Kafamı çevirip askerlere baktım. Onlarda bana bakıyorlardı anlaşılan haberleri yoktu, beni öldürecek gibi bakıyorlardı.

Bakışlarımı onlardan çekip yolu izlemeye başladım ne kadar izleyebilirsem. Araba durduğunda geldiğimizi anladım.

Hepimiz teker teker indirelerek karargaha sorgu odasına doğru ilerlemeye başladık. Askerler beni görünce ilk şaşırıyor sonra ise önlerine dönüyorlardı. Birkaç kez burdayken görmüşlerdi beni.

Herkesi sordu odasına götürmek için hepsi yollarını ayırdı. Ben ve yanımdaki Asker onların gittiği yönün tersine gidiyorduk.

Girdiğimiz koridor tanıdık gelince elimdeki kelepçeyle üstümü düzeltmeye başladım ne kadar düzeltebilirsem tabi.

Yaptığım hareketler ile askerin bakışları bana dönmüştü askere dönüp ne var dercesine kafamı saladım. Gözlerini devirip kapıdaki askere  bir şeyler söyledi.

İçeriye giren Asker dışarıya çıkıp içeriye geçmemizi söyledi. Asker kolumdan sıkıca tutup içeri girmemi sağladı. Kolumu kopartacaktı az daha sanarsın vatan haini'yiz, tövbe tövbe.

Asker temkil verip beklemeye başladı. Gözlerimi albaya değdiği an duruşumu dikleştirdim bana bakıyordu.

"GÖREV BAŞARI İLE TAMAMLANMIŞTIR KOMUTANIM"

"Rahat Asker! Çekilebilirsin"

Asker tekrar temkil verip bana kısaca göz atıp dışarıya çıktı. Bakışlarım tekrar albaya dönünce boğamızı temizledim.

"eylül hanım bizde yolunuzu gözlüyorduk" diyerek ayağa kalktı. Yanıma gelerek kelepçelerin kilidi açtı ve ellerim sonunda serbest kalmıştı.

"albayım kelepçeleri açmak sizcede doğru mu?" sağ taraftan gelen sesle bakışlarımı o tarafa döndürdüm.

Kaslı, ihtişamlı, aşırı yakışıklı, karizmatik, Asker üniformasıyla biri vardı. Odaya ne zaman girmişti acaba geldiğimide yoktu yada vardı ben dikkat etmedim.

Bakışalarımız kesişince içimde tuhaf bir his belirdi bu neydi şimdi?

Bakışalarımı ondan kaçırıp albaya döndüm. Askere bakıyordu.

"geç kızım otur" diyerek sol taraftaki koltukları gösterdi ardından yerine geçerek oturmamızı bekledi.

Askerin karşısındaki koltuğa oturarak bakışlarımı albaya çeviridim.

"aslı ile yolladığın çanta elimize ulaştı, içindeki bilgiler hepsini içeriye atmamız için yeterde artar"

"görevimi yaptım albayım"

"sen onlardan değilmisin?" gelen ses ile bakışlarımı karşımdaki adama çevirdim o his tekrar belirirken

"hayır" diyerek cevap verdim.

"tanıştırayım sizi" diyen albay ile bakışlarım ona döndü.

"Binbaşı Ayaz Gözcü" diyerek karşımdaki askeri gösterdi. Bakışlarımı ona çevirerek baş selamı verdim.

"bu kızımızda Özel Harekat Polisi Bade Kaya" boğaz temizleme sesiyle ayaz beye baktım.

"memnun oldum" aynı şekilde karşılık verdim. İkimizde birbirine bakıyorduk zaman durmuş gibiydi. O his artarkan kahvelerinin içinde kayboluyordum sanki.

Albayın konuşması ile bakışlarımı kaçırıp albaya baktım. Suratına ufacık bir gülümseme vardı.

"şimdi anlat bakalım 9 ay boyunca neler oldu"

~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"bir şey sorabilirmiyim?" ayaz beyin seslenmesi ile bakışlarımı ona çevirdim.

"tabi ki dinliyorum"

"bebeğinizi kaybettiğinizi söylediniz yalanmıydı gerçekmi" sorduğu soru ile baka kaldım cidden bunu merak etmişmiydi.

Bakışlarımı tekrar suratına çevirince suratında ciddi bir ifade vardı. Bakışları birini öldürücekmiş gibi bakıyordu aynı zamanda kaşlarını çatmıştı.

"hayır hepsi rol icabıydı" dememle kaşlarını yavaşça indirip derin bir nefes aldı.

"nasıl yani?"

"şöyle, hazar Gülşah ile gelmeden önce sevda hanıma hamileyim diyerek yalan söyledim, o zaman hazar eve gelmiyordu. Sevda hanım gidip Kaan beye söylemiş, sevda hanım evdeki hizmetlileri tembihleyip benim için sağlıklı şeyler yapılması gerektiğini hamile olduğumu söylemiş. Aslı vardı evdeki diğer polis arkadaşım bunu öğrenince yanıma geldi ona planın bir kısmından bahsettim. O gece aslının getirdiği gıda boyasını yatağa döküp beklemeye başladım. Sevda hanım uyuduğumu sanıp beni uyandırmaya geldi. Yorganı üstümden kaldırdığımda döktüğüm kırmızı boyayı görüp şok oldu. Doktor diye tanıtığım İremi arayıp gelmesini istedi. Plan bu şekilde ilerledi baskından 1 hafta öncede hazarın Gülşah ile gelmesi banada sürpriz oldu. Aslında bahsetmeyi planlamıyordum fakat Kuma getirdiğinde beni evden göndereceğini anlayıp söylemek durumunda kaldım." albay konuşmak için ağzını açacaktı ki içeri giren Asker ile hepimizin bakışı ona döndü.

" komutanım hazar sorguya giren askere saldırmış"

" ne demek saldırmış"

" eylül diye birini görmek istiyormuş "

Albay ile azay beyin bakışları bana dönünce bakışlarım onlara döndü. Beni görmeyi neden istemiştiki?

KİMSİN SEN?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin