Unutulmak

229 34 55
                                    

Ne oldu?"
"Ön duvar... Yıkılmış."
"Ne?"
"Ve zombiler ikinciyi de zorluyor."

𓃗

Odada dört dönüyordu endişeli bir şekilde. Yere bakıyor ve tırnaklarını kemiriyordu."
H

yunjin biraz sakin olur musun?"
"Nasıl sakin olayım Jeongin! Başımız belada ve içeride birsürü insan var. Ne bok yiyeceğiz!"
"Hyunjin ama eğer sakinleşmezsen çözüm bulayamayız otur şöy-"
"Bunu söyleyen sen misin?! Durmadan krizler geçirip etrafı dağıtan kişi gelmiş bana sakin olmamı söylüyor! O kafanı çalıştır ve götünü nasıl her beladan kurtarabiliyorsan bizi de kurtar!!"

Evet bu fazlaydı. Sinirle bakıyor ve bir cevap bekliyordu. Ama benim gözlerim yavaş yavaş doluy- şaka şaka ben asla ağlamam. Bu sinirle söyledikleri beni de sinirlendirmişti. Dişlerimi sıkarak ayağa fırladım
"O komutan Park'ın bir fikri yok mu?! Ya da senin?! Test işi fikrini nerenden çıkardıysan şimdi bir çözüm bul!!!"

Şaşkındı, sanırım ağlamamı bekliyordu ama ben o tanıdığı pısırıklardan değilim bana nasıl davranıyorsa ben de öyle davranırdım.

Kapıya yöneldim ama beni kolumdan tuttu. Sinirle kolumu çektim. O da sinirlenmişti.
"Hiçbir yere gitmiyorsun Yang!"
"Neden gitmiyormuşum. Yeter artık! Neden kaçmadım ki buradan!! Neden sen ve Park'ın sözünü dinledim ki!"

Dışarı çıktım ve direkt asansöre ilerledim. Zemin kata geldiğimde etrafta endişeli ve telaşlı insanlar vardı. Bazıları ağlıyor bazıları tövbe ediyordu. Adımımı attığımda hepsi her ne yapıyorsa bana dönmüştü. Şimdi de hayrete düşmüşlerdi. Ne yani cidden öldüğümü mü düşünmüşlerdi. Alaylı bir nefes verdim. Arkamdan biri
"Bu canavar gebermedi mi?"
demişti. Başkası
"Teste gitmişti oradan da mı kurtuldu Tanrım bu nasıl bir canavar?"
"Katil geri döndü ama umarım ki geberir."

Sinirlenmiştim ama sinirimi onlardan çıkarmayacaktım. Şu an hepsini öldürme isteği ile doğmuştum ama elimi kolumu tutmam gerekti yoksa Hyunjin'i haklı çıkaracaktım.

Biraz duraklamış ve sabır dilenmiştim sonra yoluma devam ettim. İnsanlar da bir an korkmuştu ama yoluma devam ettiğimi görünce rahatlamışlardı. Dışarı adımladığımda gözler tekrar çevrilmişti bana çünkü Minho koşar adım gelmişti üstüme. Sinirliydi onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Dibime gelip yüzüme sağlam bir yumruk yerleştirmişti. Haklıydı, herkese katil olmadığımı ispatladıktan sonra adam öldürmem saçmaydı. Sınırları aşmıştım ve ona ihanet etmiştim. Doğrulup yüzüne baktım
"Neden gebermedin Jeong!!!"
Ona baktım çok kırmıştım. Diğerleri de yanımıza geldi. Jisung hemen tuttu sevgilisini
"Sakin ol sevgilim."

Minho Jisung'un sesini duyunca biraz rahatlamıştı. Ama bana nefretle bakıyordu
"Testten nasıl kurtuldun bilmiyorum ama keşke ölseydin! Çok düşündüm Jeongin ölmen en iyisi."
Sözleri ağırdı eziliyordum.
"Senin gibi bir piskopat aramızda oldukça başımıza her türlü dert gelecek. İlk teshiş konduğunda da bunun farkındaydım şimdi kanıtladın. Artık Jeongin adında bir kuzenim yok!!"

Sığınak || HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin