10.BÖLÜM

18 4 2
                                    

*Ertesi gün

Gözlerimi açtığımda Emir hala yanımdaydı ve hala elimi tutuyordu sanırım bütün gece uyumamıştı gözleri kıpkırmızıydı

"Günaydın prensesim"
"Günaydın da sen uyudun mu?"
"Hayır"
"Neden?"
"Eğer uyursam sana bişey olmasından korktum"
"Ne gibi bişey?"
"Bilmiyorum herhangi bişey işte"

Emir beni gereğinden fazla önemsiyor ve bu çok hoşuma gidiyor

"Hadi bakalım sana sürprizim var"
"Sürpriz?"
"Evet bekle burda hemen geliyorum"

Odadan çıktı ve geldiğinde kucağında iki tane çocuk vardı olamaz sanırım onlar benim çocuklarım

"Al bakalım çocukların daha doğrusu ikiz çocukların"
"B-Ben--"
"İsimlerini ne koyacaksın bakalım biri kız biri erkek"
"P-Pusat ve efsun"
"Güzel seçim hadi bakalım besle bebeklerini ikiside aç"
"Ben nasıl yapacağım bilmiyorum"

Emir hemşire çağırdı ve kendisi çıktı hemşire bebekleri nasıl emzirmem gerektiğini öğretti ve sonra hemşire de gitti hemşire öğretirken zaten çocuklar doydu şimdilik

"Öğrendin mi bakalım"
"E-Evet"
"Güzel ne yemek istersin kahvaltıda"
"Uraz-- özür dilerim Emir ben eve gitmek istiyorum"

Emir'e Uraz diye seslendim ve sanırım bu onun canını acıttı

"Sorun değil ama şuanlik hastenede kalman gerekiyor"
"Ama neden"
"Çünkü bebeklerin ve senin sağlığınız daha tam olarak iyi değil"
"Uraz bunlara hep bebeklerimiz dersi sen neden bebeklerin diyorsun ki?"
"Çünkü onlar benim çocuklarım değil dahası ben senin kocan bile değilim"
"Haklısın"
"Hadi bakalım ben sana kahvaltılık birşeyler getireceğim burda bekle tamam mı"
"Sanki kalkıp gidebiliyorum"

Emir gitti ve ben burda Emir'i beklemeye başladım masada onun telefonu vardı alıp almamak konusunda kararsızdım ama aldım çünkü sürekli bildirim geliyordu merak ediyorum

"Emir aşkım neden tersliyorsun beni?"
"Ben senin aşkın değilim"
"Kimin aşkısın?"
"Sanane be bak susmazsan engellerim"
"Hadi ama aşkım bunu yapma"
"Bunu sen istedin"
*Bu kişiyi engellediniz engeli kaldırmak için dokunun

Kim acaba bu kız Emir'e kim böyle şeyler yazıyor ki kapı açılmaya başladı ve ben telefonu kapatıp hemen masaya bıraktım

"Umarım fazla bekletmemişimdir"
"Yok sorun değil"
"Sıkıldın mi?"
"Biraz"
"Peki kahvaltını et belki biraz gezebiliriz"
"Sahi mi!"
"Evet"
"Yaşasın!"
Küçük bir çocuk gibi onun boynuna sarıldım ve Emir rahatlamış gibi bir nefes verdi ve o da benim sarılmama karşılık verdi

"Hadi bakalım yemeğini ye"
Çatalı elime aldığımda çatal elimden düştü sanırım yemek yiyecek enerjim yok

"Anlaşıldı sanırım enerjin yok" adeta aklımı okudu
"Galiba yok o zaman hadi yemeği pas geçip gezmeye gidelim"
"Saçmalama" yeni bir çatal aldı ve yemeği kendi elleri ile bana yedirmeye başladı. Bir kaç dakika sonra yemek bitti

"Afiyet olsun prensesim"
"Sağol"

O tabakları toplarken ben sadece onun dudaklarını izliyordum neden bilmiyorum ama dudaklarından kopamıyorum o da bunu farketmiş olmalı ki son tabağı bıraktığında bana yaklaştı ve dudaklarımı öpmeye başladı

"Sanırım bunu yapmamı bekliyrodun"
"B-Ben şey"
"Sorun değil benden herşeyi isteyebilirsin  canımı bile ne olursa olsun senin için herşeyi yaparım"
"Emir seni çok seviyorum gerçekten teşekkür ederim"
"Bende seni seviyorum canım"
"Hadi artık gezmeye gidelim yemeğim bitti"
"Tamam hadi üstünü giy gidelim"

Çemberin EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin