16- Mʏ Sᴏᴜʟ(ᴍ)ᴀᴛᴇ

2.6K 169 296
                                    

Merhabalarrr

Umarım hepiniz iyisinizdir. Gece gece bölüm atıyorum, neyse. Sınav haftasına gireceğimiz için buralarda olamayacağım :/

Sınır koymayacağım. Ondan dolayı şimdiden iyi okumalar...

Yazım yanlışları varsa affoluna...

Sevgilerle Victoria ailesinin gölge avcılarına...

•••

Jungkook'tan

"Bu illetten nasıl kurtulabilirim?" dedim üşüyerek.

"Beni sevmeye başlayabilirsin küçüğüm." dediğinde kasıklarıma balyoz yemiş gibi sarsıldım.

Benden kat ve kat iri olan Şeytanın sıcak kolları arasında sıkışıp kalmıştım. Bunu hiç beklemiyordum.

Şeytan... Benim sevgimi ne yapacaktı?

Hızla kolları arasından çıkmak için hareketlendiğim de burnuma nüfus eden kül kokusu yoğunlaştı. Anlam veremez iken kasıklarımın acı içerisinde yanmaya başladı.

Ellerim refleksle birlikte kasıklarımın olduğu bölgeyi tuttum. "Ne yapıyorsun sen?" diye sinirle çıkıştığımda omzumdan bana bakarak aramız da ki mesafeyi sıfıra indirdi.

"Aşağı dünyalıların çiftleşme dönemi geldi küçüğüm. Büyücüler de buna dahil," yüzümde oluşan yaramı ufak bir öpücük kondurdu. Öpücüğü yüzünden daha fazla kasıklarımın acımasıyla dişlerimin arasından tısladım.

Annemin soyundan geldiğim için etkileniyordum. Bu çiftleşme olayını tamamiyle unutmuştum ve ilk defa böyle bir şey oluyordu.

Hızla yüzümü ondan uzak tutmak için sağ tarafa doğru başımı döndürdüm. Saniyeler içerisinde boynumda hissettiğim sıcak nefes ve ardından gelen sulu bir öpücük sebebiyle bir kez daha kasıklarıma vurmuştu acısı. Siktir!

Burnuma gelen koku ise beni daha fazla zor duruma sokarken istemsizce ona çekiliyordum. Bütün gücüm gitmişti sanki, kullanamıyordum. Bir şeyler yapmam gerektiğinde bu sefer debelenmek yerine kolları arasından çıktım. "Sakın bir daha bana yanaşma." kasıklarım fena acıyordu. Vücudumun titremelerini durdurmak fazla zordu.

En son bu kadar acıdığını hiç hatırlamıyordum. Çünkü benim bu işlerle alakam yoktu. Cahilliğin diz boyu deseler bu olsa gerek.

Taehyung yavaşça yanıma gelerek kızıl hareleriyle gözlerimi yakaladı. Cehennem kadar sıcak ama bir o kadar tahrik edici bakışlara sahipti. Karşısındakini gözleriyle çekicek kadar etkileyiciydi. Kızıl saçları ve onunla uyum içerisinde olan kızıl hareleri ile normal bir insan tarafından korkunç olsada ben onu ürkütücü bulamıyordum. Dışardan korkunçtu ama... Bana baktığında o ürkütücü bakışlarını hiç yakalayamamıştım.

Belki de gözümü körelttiğim içindi... Kim bilir.

Boğazım kuruduğu için yutkunurak bir adım geriye gittim. Göz bağımızı bozmadan aramızda ki mesafeyi kapatarak yanıma vardı. Hem de iki adım atmasıyla. Arkamda hissettiğim duvarla birlikte bozguna uğradım. Şaşkınlıkla arkama bakındım. Refleksle önüme döndüğümde nefesim kesildi. Dibimde olan yüzünü görmemle irkilerek duvara daha çok sindim. Kırmızı gözleri beni delip geçerken bir kez daha yutkundum. Ellerim istemsizce kaşınıyor sırtımdan aşağıya inen terimi ise ürpertici bir etki bırakıyordu. Kalp atışlarım ise normalinden fazla kan pompalamaya başlamıştı. Tanrının yüzünü bu kadar yakından gördüğüm hatırlayamıyordum. Fazla çekici hatlara sahipti.

Devil's Blood - TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin